Alaattin Karaer
GAP GEZİMİZ ! (22) 47 – MARDİN
Tarihi Mardin sokaklarındayız demiştim. Durmak yok, yola devam. İncelemeden, fotoğraf dahi zor çekiyoruz… Mardin Sanat Merkezi önünden, tarihi Kermozade Hacı Mehmet Ağa ait binadan, Uçurtma Atölyesinden önünden geçiyoruz. Mardin Müzesi önündeki, Mardin yazısı önünde hatıra fotoğrafı çekiyoruz. Akşam ışıkları içindeki, Müze ve geriden gördüğümüz Mardin Kalesi görülmeye değer bir manzara oluşturuyordu! Saat 17.30 gibi olduğu için, bu saatte ne kale ne müzeyi gezmemiz mümkün değildi! Bizim gezimiz tadımlık diyeceğim, tadımlık da olmadı.
Mardin Müzesi; Yörenin tarihsel ve kültürel zenginliklerini yansıtan, arkeolojik ve etnografik koleksiyonlara sahiptir. Arkeolojik koleksiyonları arasında Bronz Devri, Asurn, Urartu, Helenistik, Ahameniş İmparatorluğu, Roma İmparatorluğu, Bizans İmparatorluğu, Selçuklu Hanedanı, Artuklular ve Osmanlı İmparatorluğu dönemlerine ait tabletler, silindir ve damga mühürler, kült kapları, figürinler, metalden bızlar, takılar, seramikler, , altın, gümüş ve bakır sikkeler, gözyaşı şişeleri ve kandiller yer alırken etnografya kısmındaysa Mardin ve çevresine ait gümüş işlemeciliğinin örnekleri olan kolyeler, küpe, bilezik, halhal, alınlık, saçlığın yanı sıra, eski giysiler, kılıçlar, kahve (mırra) takımları, hamam eşyaları, tespihler, ısınma araçları ve bakır eşyalar da sergilenmektedir.
Müzenin binası 1895'te Antakya Patriği İgnatios Behnam Banni tarafından Süryani Katolik Patrikhanesi olarak yaptırılmıştır. Doğu kısmında Meryem Ana Kilisesi yer almaktadır. Uzun bir süre dini amaçlı hizmet veren yapı, daha sonraları askeri garnizon, çeşitli siyasi partilerin merkezi, kooperatif binası, sağlık ocağı ve polis karakolu olarak kullanılmıştır. Bina, Süryani Katolik Vakfından bakanlıklar tarafından satın alınmış ve 2000'de restore edilerek Zinciriye Medresesi'ndeki eserlerin taşınmasıyla "Mardin Müzesi" olarak hizmete açılmıştır. Müze ve İdari birimden oluşan iki ayrı binada hizmet vermektedir.
Güneye bakan U planlı ve üç katlı olan yapı, geleneksel Mardin evi mimarisinin özelliklerini taşımaktadır. Üç katlı olarak planlanmasının sebebi, bulunduğu alandaki arazi eğiminin ve parsel derinliğinin fazla olmasıdır.
Mardin Kalesi; Birden çok medeniyete ev sahipliği yapmış olan Mardin’de gezilmesi gereken yerlerden bir tanesi Mardin Kalesiymiş... Kale şehrin ev sahipliğini yaptığı medeniyetlerin izlerini en iyi şekilde yansıtan yapı. Binlerce yıllık geçmişiyle şehrin ortasında dimdik duran, Mardin Kalesinin diğer bir isminin "Kartal Yuvası" olduğunu öğreniyoruz.
Eşsiz bir güzelliğe sahip olan Mardin Kalesi, tarihi geçmişi sebebiyle her yıl binlerce turist tarafından ziyaret edilirmiş. Yüksek bir konumda yer alması sebebiyle ziyaretçiler tarafından şehir kaleden izlenebilirmiş. Kalesi’nin tarihi, özellikleri ve bulunduğu yerle ilgili bilgiler şunlardır;
Mardin Kalesi tarihi binlerce yıllık geçmişe sahip olan doğal kaledir. Ancak M.S 975-976 yılları arasında Hamdaniler tarafından kale üzerine eklemeler yapılmıştır. Bu nedenle de kalenin kuruluş tarihi olarak Hamdaniler’in yaptığı tarih kabul edilir. Kale pek çok medeniyet tarafından kullanılmıştır. Bu medeniyetler arasında Pers, Babil, Roma, Sümerler, Abbasiler, Subari, Mitaniler, Asur, Bizans, Hamdaniler, Akkoyunlu, Karakoyunlu, Safaviler, Emeviler, Artuklular, Selçuklular Hanedanlığı ve Osmanlılar vardır. Bu medeniyetler zamanında da kale birtakım değişiklikler yaşamıştır.
M.S. 330 yılında ateşe ibadet eden ve güneşe tapan Şad Buhari isminde bir kral gelip Mardin kalesinde kalır. Hastalanmış olan kral, kalede yaşadığında iyileşince, kendisine bir kasır yaptırıp, 12 yıl burada hayatını devam ettirir. Sonra kendi memleketi Pers ve Babil'den birçok asker ve sivil getirip, onlar için Mardin'e yerleşim yeri yaptırır. Halkın etkisi sayesinde M.S. 442 yılına kadar ilerlemeler görülür. MS 442'de veba hastalığının yaygın hale gelmesi kaledekilerin hayatını kaybetmelerine neden olmuştur. MS 542'e kadar Mardin Kalesi kullanılmadı.
Günümüzde de kalenin bir bölümü tahrip olmasına rağmen büyük bir bölümü dimdik ayaktadır.
Mardin Kalesi gerek konumu gerekse doğal özellikleriyle dikkat çeken bir kale olduğu görünce anlaşılmaktadır.
Mardin Kalesi’nin sahip olduğu özellikler şunlarmış;
- Kale 1 km uzunluğundadır.
- Kalenin genişliği ise 150 metredir.
- Kalenin kayalıklar üzerine kurulmuş olması Mardin manzarasının kaleden izlenilmesini sağlar.
- Mardin Kalesi gizemli olan geçitlere sahip bir yapıdır.
- Kale aynı zamanda Kartal Yuvası ismiyle anılan bir kaledir.
- Kalenin eşsiz güzellikleri şairlerin şiirlerine ilham kaynağı olmuştur.
- Kale Mardin’deki tarihi yapılar arasında önem bakımından ilk sırayı alır.
- Günümüzde kalenin bir bölümü yıkılmış olsa da hala dimdik duran ve insanlara farklı atmosfer yaşatan bir yapı konumundadır.
devam edecek…
![2-.[51030].jpg](http://www.ilgazetesi.com.tr/d/other/2-.[51030].jpg)
![3-.[51031].jpg](http://www.ilgazetesi.com.tr/d/other/3-.[51031].jpg)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.