Ahmet Polat
KOZMETİK ÜRÜNLER
Bu haftaki yazımızda, -özellikle- hanımların kullandığı kozmetik ürünlerinin; ortaya çıkış nedeni, tarihi seyri, geçirdiği evreler, hangi şartlar altında kullanıldığı, sağlık açısından zararları, muhteviyatı gibi farklı yönlerini ele almaya çalışacağız.
Kozmetik Nedir?
Kozmetik, Yunanca asıllı olup “süslemekte usta” anlamına gelen “kos-metikos” kelimesinden türetilmiştir. Günümüzde ise “İnsan vücudunun çeşitli dış kısımlarına (epiderma, tırnaklar, kıllar, saçlar, dudaklar ve dış genital organlar) ya da dişlere ve ağız mukozasına uygulanmak üzere hazırlanmış ürünlerdir” manasında kullanılmaktadır.
İslâm’ın Baktığı Çerçeve
Bir Müslümanın dişlerini fırçalaması, tırnaklarını kesmesi, saçını taraması, güzel koku sürünmesi, temiz ve uyumlu giyinmesi gibi kendi öz/kişisel bakımını yerine getirerek dış görünüşüne ihtimam göstermesi (temizlik bağlamında) dinimizin tavsiyesi ve emridir. Ancak şu kadar var ki, muhtevasında haram kılınan bir hammadde varsa veyahut israf derecesine varan maddi külfeti bulunuyorsa bu takdirde tavsiyedir/caizdir denilemez.
Ortaya Çıkış Nedeni
İlk olarak Antik Mısır’da ortaya çıktığı anlaşılan makyaj malzemeleri, güneşten korunma, güzel görünme, düşman korkutma ve sosyal rütbe/statü belirleme gayeleriyle kullanılmıştır. Hatta büyü için makyaj yapıldığı dahi ifade edilmektedir.
Günümüzde Kullanma Nedeni
Günümüzde, güzel kokma, dış görünüşü daha cazip hale getirme ve güzel görünme adına yüz, cilt, tırnak, saç, kirpik, dudak ve ağız boşluğundaki mukoza zarı için muhtelif kozmetik ürünleri kullanılmaktadır.
Tarihi Seyri
Kozmetik ürünlerinin tarihi seyri araştırıldığında, insanlık tarihi kadar geçmişe sahip olduğu gözlemlenmektedir. Sürmenin, MÖ 10.000’lerde ilk olarak Mısır’da kullanıldığı anlaşılmaktadır. Dış görünüşe önem veren Mısırlılar tarafından kullanıldığı hatta toplum tarafından dışlanmama adına kullanmaya mecbur kaldıkları tarihi vesikalarda geçmektedir. Kozmetik kullanımı, Mısırlılardan da Antik Yunan Medeniyetine geçmiştir.
Avrupa ise Haçlı Seferleri vasıtasıyla kozmetik ürünleriyle tanışmıştır. Bilim ve teknolojinin geliştiği XVIII. yüzyılda İngiltere ve Fransa’da kozmetik kullanımı çok yaygınlaşmış, parfüm hazırlamak için açılan ilk mağazalar Paris'te ortaya çıkmıştır. Paris’te parfümün çıkmasının arkasındaki ana etken isi Batı’nın; (senede bir yıkanma, kasıkların tıraşı vb.) temizlikten yoksun yaşamalarından kaynaklandığını da belirtmeliyiz.
1880'lerde makyaj malzemeleri, kadınlar tarafından henüz büyük ölçekte kullanılmıyorken, yayıncılık ve reklam sektöründeki gelişmelerin sonucunda “elit tabaka” diye niteleyebileceğimiz hali vakti yerinde kadınların ilgisini çekmeye başladı.
Kozmetik ürünleri, reklam ve yayın faaliyetlerinin 1910’larda yoğunlaşmasıyla birlikte Avrupa’dan Amerika kıtasına intikal etmiştir.
1915’de ABD’nin Kansas Eyaletinde, 44 yaş altında bulunan kadınların makyaj kullanmalarını suç sayan kanun çıkarılmıştır. Zira makyajlı bir kadın, yaratılış kodlarının (fıtratın) dışına çıkarak dış görünüşünü doğallığını bozuyordu.
Kısa zaman zarfında ABD, Fransa, İngiltere, İtalya, Almanya gibi ülkelerde kozmetik fabrikaları kurulmuş ve bunların dünyadaki şubeleriyle, kozmetik ürünler üretilmeye başlanmıştır.
21. yüzyılda kozmetik en popüler seviyesine ulaşmıştır. Ayrıca bugün dünyanın pek çok ülkesinde kozmetikle ilgili fakülteler, yüksek okullar, kozmetik eğitimi veren devlet ve özel sektöre ait eğitim kurumları mevcuttur.
Muhtevası
Dış görünüşe çok önem verilmesi, sanat, estetik ve göz zevki açısından elbette bir anlam taşır. Bununla birlikte biz Müslümanların, helal-haram hassasiyetinden kaynaklı tükettiğimiz her bir şeyin mahiyetini de sorgulamalıyız. Daha açık ifadeyle, zihnimizin köşesinde “içinde ne var?” sorusu daima bulunmalıdır. Günümüzde, değerlerimizi ve mevzilerimizi bir bir kaybetmemizin arkasında da helal-haram hassasiyetinin kaybolması yatmaktadır. Haliyle harama giden yollar rahatlıkla aşılabiliyor.
Makyaj/kozmetik malzemelerinin hammaddesi incelendiğinde, hayvansal, bitkisel ve kimyasal hammaddelerin kullanıldığı anlaşılıyor. Elbette helal olması kaydıyla genelde helal (mübah nesne), özelde ise hayvanlardan istifade edilebilir.
Hayvansal hammaddeler
Hayvanların; kozmetik deney uğrunda türlü işkencelerle ve laboratuvar ortamında psikolojik baskılarla öldürülmeleri de mevcut başlığın ayrı bir bahsidir. Günümüzde Kurban Bayramı vesilesiyle kurban kesimini eleştirenler, nedense bu sektör karşısında sağır ve dilsizdir. Oysa araştırmalar; fare, tavşan, domuz, köpek, balık ve sıçan gibi günde yüzlerce hayvanın, kozmetik ürünlerin üretimi esnasında göz ve cilt denekliği sonucunda korku ve psikolojik gerginlikle yaşadığını veya ızdıraplar içinde can verdiğini gösteriyor.
Öte yandan, bilim adamları, insanlar ve hayvanların genetik yapıları farklılık arz etmesi sebebiyle bu deneylerin sağlıklı neticeler veremeyeceğini dile getirmektedirler. Türlü işkenceler altında denek olarak kullanılan ve deneğe tutulan yılda en az 111 milyon hayvana karşı tepkimizi “bu ürünleri almayarak” gösterebiliriz.
Fabrikasyon Hayvansal Hammaddeler: Balık pulları, salyangoz, arı, balina kusmuğu ve dışkısı, domuz ve jelatini, samur derisi, keçi tüyü, gelincik derisi, kedi tüyü, Orta ve Güney Amerika’dan ithal edilen ve Dactylopius coccus isimli böcek vd. hayvanlar; kozmetik ürünlerin hayvansal hammaddeleridir. Ayrıca mezbahanelerin kıyı ve köşelerinde kalan küçük et parçaları ve iç yağları da bu kapsamdadır.
Geleneksel Hayvansal Hammaddeler: Bazı kesimlerde amatör ruh ve geçmişten gelen birikimle ticaret kaygısı gütmeden üretilen hammaddeler vardır. Deve sütünden imal edilen güzellik sabunu bu kabildendir.
Bitkisel Hammadde
Tavsiye edilebilecek, sağlığa zarar vermeyen, ticari kaygı gütmeyen ve geleneksel diyebileceğimiz yöntemlerle üretilebilen kozmetik ürünlerinin hammaddeleri bitkiseldir.
Yağ cihetinden şunları sayabiliriz: Zeytin yağı (oliveoil), pamuk tohumu (cottonseed), ayçiçek yağı (Sunfloweroil), hint yağı (castoroil), makademiyafındık, kamelya yağı, soya fasulyesi yağı vd.
Yöresel otlar, bitki yaprakları, bal mumu, atkuyruğu, aynısafa çiçeği, sarı kantaron, ceviz yaprağı, ebegümeci, civanperçemi, gülyağı ve gülsuyu, ıhlamur, ısırgan otu, kekik, oğulotu/melisa, mayıs papatyası vd. şeklinde sıralanabilir.
Kimyasal Hammadde
Vücudumuza (özellikle böbrek, beyin ve solunum sistemine) uzun vadede büyük zararları dokunabilecek ürünler, kozmetik ürünler aracılığıyla zerk ediliyor.
Kozmetik ürünlerin kimyasal hammaddeleri şunlardır: Petrokimyasallar, isopropyl alcohol (ya da isopropanol), metil alkol (methyl alcohol ya da methanol), buthyl alcohol (butanol), ethyl alcohol (etil alkol ya da ethanol) formları ile ürün içeriklerinde yer almaktadır. Dinimizce haram kılınan alkol de kozmetik aracılığıyla kullanılıyor.
Sentetik boyalar, SLS (sodyum lauryl (loril) sülfat), formaldehit ve buna benzer onlarca kimyevi ürünler; farklı formülasyonlarla üretilen kozmetik ürünlerinin kimyevi hammaddesidir.
Konumuzun hacmi geniş olması hasebiyle haftaya devam edeceğiz inşallah.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.