Engelleri birlikte aşalım
Vatanını ve milletini seven, şartları ve imkanları ne olursa olsun, imkansızlıklarına, eksiklerine, engellerine rağmen hiç vazgeçmeden hizmet etme gayesiyle çalışan tüm kardeşlerimi selamlayarak cümleme giriş yapıyorum.
Bu yazıyı kaleme alma sebebim Engelliler Günü dolayısıyladır. Uluslararası Engelliler Günü 1992 yılından bu yana 3 Aralık günü Birleşmiş Milletler tarafından uluslarararası bir gün olarak kabul edilmiştir. Engelliler Günü adı verilerek Engelli kardeşlerimiz bir güne sığdırılamaz elbette ki fakat özel günler vesilesiyle insanlarımızın engelli kardeşlerine dair farkındalıklarının artıyor olması bugünlerde yaptığımız çalışmaları da arttırdı.
Aslında benim yolculuğum her geceyi Kadir bil, her geleni Hızır bil meselinde vurgulanan konuya benzer nitelikte yaşandı. Yani her günü engelliler günüymüş gibi yaşama kararı almamla başladı. Toplumumuzda engellilere dair farkındalığı arttırma gayretini üstlendiğim günle birlikte.
Bir gün kendi kendime şöyle dedim:
"Benim elimden ne gelebilir toplumum için, ben ne yapabilirim?" ve sonra
cevabımı fiili olarak gösterme kararı aldım.
İlk iş olarak kendime, kendi engellerimi aşabileceğimi göstermeliydim çünkü kendi dünyamın kahramanı olduğumda yeni dünyalardaki kardeşlerime de engellerini aşabileceklerini gösterecek ve onların da kendine dair inancını artıracaktım.
Cesur adımlarla ayak bastığım yeni dünyamda
benim için cesaret gerektiren çok olay yaşansa da evden çıkıp ekmek almaya gittiğim gün ayrı bir cesaret timsaliydi. Sonrasında farkındalığa dair çalışmalar yapma niyetiyle verdiğim ilk seminerle kalplere erişmeye başladığımı fark ettim. Özellikle de toplumun harcını, en temelini ve geleceğini oluşturan genç kardeşlerime erişmek çok kârlı bir işti. Çünkü onlar farkındalık kazandığında bizlerin dünyasını güzelleştirmek için bugünlerinde, içinde bulunduğumuz anda çalışma yapmaya başlıyor ve gelecekteki hizmetleri de şekillendiriyorlardı. Bir ikinci durum da genç kardeşlerimin de kendi engellerini aşabilmesi noktasında onlara örneklik teşkil ediyordum ve kendi dünyalarını daha da geliştiriyorlardı böylelikle.
Ben bir engelli olarak asıl engelin kalplerde olduğunu fark etmiştim.
Kalbinde kendine dair inanç olduğu sürece her engel aşılabilirdi. Kalbimdeki engelleri aşarsam beynimdeki engeller de bir bir çözülecekti. İşte bu hakikati genç kardeşlerime de anlatmıştım.
Nitekim bunu bir nebze de olsa başarabildiğimi fark ediyorum. Hayata yeniden başlamak isteyen, umudunu yitirmiş genç kardeşlerimden çok güzel dönüşler alıyorum.
Engeller zihinlerde ve uzuvlarda değil, asıl engel engellileri eksik gören kalplerde. Bu bilinci tüm topluma yaymak konusunda gayret göstermeye devam ediyorum.
Kararlı duruşları ve çabalarıyla hepimize örnek olan engelli kardeşlerimizi 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nde tüm kardeşlerimi engellilik konusunda daha sorumlu ve duyarlı olmaya çağırıyorum.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.