NAMAZDA İMAM’A UYAN KİMSENİN HALLERİ 4

Ramazan ayı girmesi ve bu aydaki (oruç, fitre, zekât ve fidye gibi) gündem yoğunluğu nedeniyle yazı dizimize ara vermiştik. Hâliyle, “Namazda İmam’a Uyan Kimsenin Halleri” başlıklı yazı dizimiz sekteye uğramıştı. Kaldığımız yerden devam edeceğiz inşallah. Bilindiği üzere önceki yazımızda, mesbûk kimsenin, dört rekâtlı namazlarının nasıl tamamlaması gerektiğini işlemiştik. Bu hafta da Hanefîler bağlamında mesbûk kimsenin, sabah ve akşam namazlarının tamamlanma usulüne değineceğiz. Hanefî Mezhebine Göre Mesbuk Kimsenin Sabah Namazı Daha önceki yazımızda belirtildiği üzere, cemaatle birlikte namaz kılan kimse, imama, birince rekâtın rükûunda tesbih okuyabilecek kadar yetişmişse bu takdirde namazını müdrik gibi tamamlar. Diğer bir ifadeyle, birinci rekâtın rükûunda bir tesbih okuyacak kadar imamla birlikte rükûda kalırsa hükmen birinci rekâtı eda etmiş sayılır. Sabah namazının birinci rekâtı da böyledir. Muktedî (imama uyan) kimse, birinci rekâtın rükûu eda edildikten sonra imama (ikinci rekâta) yetişse, direk imama tabi olur. Sırasıyla şöyle hareket eder: • Ka’de-i âhirede (son oturuş) sadece tahiyyat duası okur ve imamın sola selam vermesini bekler. • İmam, sola selam vermeden sehiv secdesine giderse imamla birlikte secdeye gider. • İmam, sehiv secdesine gitmeden sola selam verirse (ki, genelde böyle olur) muktedî, namazdan eksik kalan bir rekâtını tamamlamak üzere “Allâhü Ekber” diyerek ayağa kalkar. İmamdan ayrıldıktan sonra, namazını aşağıdaki gibi kaza eder: I. Rekât: Sübhâneke + eûzü besmele + fâtiha + zammı sure + rükû + kavme + secde + celse + II. secde + son oturuş (tahiyyat + allâhümme salli + allâhümme bârik + rabbenâ + rabbenağfirlî) + selam. Muktedînin, imamdan ayrılıp münferiden eda eylediği bu rekât, her ne kadar ikinci rekât gibi gözükse de birinci rekâttır. Hanefî Mezhebine Göre Mesbuk Kimsenin Akşam Namazı Akşam namazının farzının üç rekât olması, mesbûk kimselerin zihinlerinde büyük bir soru işaretini de beraberinde getirmektedir; “akşam namazının farzına sonradan yetiştiğimizde, namazımızı nasıl tamamlamamız gerekir?” Akşam namazı için imama uyan kimse (muktedî), birinci rekâtın rükûundan sonra (ikinci rekâta) cemaate yetişirse, direk imama tabi olur. Sırasıyla şöyle hareket eder: • Ka’de-i âhirede (son oturuş) sadece tahiyyat duası okur ve imamın sola selam vermesini bekler. • İmam, sola selam vermeden sehiv secdesine giderse imamla birlikte secdeye gider. • İmam, sehiv secdesine gitmeden sola selam verirse (ki, genelde böyle olur) muktedî, namazdan eksik kalan rekâtları tamamlamak üzere “Allâhü Ekber” diyerek ayağa kalkar. İmamdan Ayrıldıktan Sonra, namazını aşağıdaki gibi eda eder: I. Rekât: Sübhâneke + eûzü besmele + fâtiha + rükû + kavme + secde + celse + II. secde + ka’de-i âhire (tahiyyat + allâhümme salli + allâhümme bârik + rabbenâ + rabbenağfirlî) + selam. Görüldüğü üzere, sabah namazının birinci rekâtı kaçırıldığında, nasıl kılınması/ tamamlanması gerekiyorsa akşam namazı da aynen böyle kaza edilir. Akşam namazı için imama uyan muktedî, ikinci rekâtın rükûundan sonra (üçüncü rekâta) cemaate yetişirse, sübhâneke duasını okuyarak direk imama tabi olur. Sırasıyla şöyle hareket eder: • Ka’de-i âhirede (son oturuş) sadece tahiyyat duası okur ve imamın sola selam vermesini bekler. • İmam, sola selam vermeden sehiv secdesine giderse imamla birlikte secdeye gider. • İmam, sehiv secdesine gitmeden sola selam verirse (ki, genelde böyle olur) muktedî, namazdan eksik kalan rekâtları tamamlamak üzere “Allâhü Ekber” diyerek ayağa kalkarak birinci rekâtı sonradan kılması/tamamlaması gerekir. İmamdan Ayrıldıktan Sonra, namazını aşağıdaki gibi kaza eder: I. Rekât: Sübhâneke + eûzü besmele + fâtiha + zammı sure + rükû + kavme + secde + celse + II. secde + ilk oturuş (-sadece- tahiyyat) II. Rekât: Besmele + fâtiha + kıraat (zammı sure) + rükû + kavme + secde + celse + II. secde+ ka’de-i âhire (tahiyyat + allâhümme salli + allâhümme bârik + rabbenâ + rabbenağfirlî) + selam. Yukarıda görüldüğü üzere, akşam namazının her üç rekâtında da (tahiyyat için) teşehhüde oturuluyor. Mesbuk, şayet ikinci rekâtta (unutarak) teşehhüde oturmazsa sehiv secdesi gerektirmez. Zira birinci rekât mesabesindedir.

Bu yazı toplam 9099 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ahmet Polat Arşivi

Piyango Bileti Almayalım

18 Aralık 2025 Perşembe 10:00

Unutmak III

10 Aralık 2025 Çarşamba 13:25

Niyet

28 Kasım 2025 Cuma 10:01

Musa, Harun ya da hiç olmak

21 Kasım 2025 Cuma 15:00

Kelimelerimiz

13 Kasım 2025 Perşembe 12:40

İlgi Alanımız

30 Ekim 2025 Perşembe 09:44

Seferden Sorumluyuz

23 Ekim 2025 Perşembe 10:37

Unutmak

16 Ekim 2025 Perşembe 11:04

Kur’an’ı Anlama XVI. Cüz

25 Eylül 2025 Perşembe 10:04

İtidal ve Denge

17 Eylül 2025 Çarşamba 10:47