Mehmet Bayrak

Mehmet Bayrak

Bir annenin kızına nasihat mektubu

Bir annenin kızına nasihat mektubu

Sevgili kızım.

Akrabalarından, dost veya arkadaşlarından her kim olursa olsun, ona karşı kocanı sakın övme! Sakın şikayet de etme! Aile içinde mahrem kalması gereken mahrem veya bildik şeyler de olsa anlatma.

Derler ki: söyleme dostuna, dostunun da dostu vardır, o da söyler dostuna. Ağızdan çıkan bir söz sır olmaktan çıkar. Sırrın ucunu ele veren arkasını getiremez. Mümkünse onların da bu tür sana anlatacaklarına fırsat verme. Bu tür söylenenler veya anlatılanlar fitneye, dedikodulara ve yuvaların yıkılmasına fırsat ve zemin hazırlar.

Aile hayatının karşılıklı sevgi, saygı ve merhametle yürütülmesi temeldir. Dinimiz aile reisliği vazifesini erkeğe vermiştir. Erkek, fizik gücüne, kuvvetine sahip, cesur ve mücadelecedir. Fizyolojik bakımdan daha zayıf olan eşini gözetip kollayandır. Ailenin geçim ve ekonomik giderlerinin temini öncelikli olarak erkeğe aittir. Biz hanımlarda ise erkekte bulunmayan anneliğin verdiği yüce bir görev olan çocuğun doğumu ve bakımı, terbiye ve yetiştirilmesi yuvada huzur ve sükunun temininde duygusal gayret, aileye içten bağlılık gibi daha birçok üstünlükleri bulunmaktadır.

Eşinin eve geleceği saati iyi belle. Mümkün mertebe onu kapıda güler yüzle, temiz ve pak olarak karşılamaya çalış. İçeri girer girmez elindeki eşyaları al. Velev ki sıkıntılı ve moralsiz olsan bile. Yumuşak ve tatlı konuş. Hemen sızlanma ve şikayetlere başlama. Söylemen gerekenleri kocana yemekten sonra onun huzurlu bir anını bularak söyle. Anlayamadıklarını ve meselelerini tatlı dille hallet. Tatlı dil, güler yüz sıkıntılarının yüzde doksan dokuzunu çözer. Farklı bile düşünseniz sen uzlaşmayı tercih et. Hayata sık sık onun penceresinden bakmayı dene. Göz yaşlarını asla silah olarak kullanma. Bu, kadının zayıflığını gösterir. Bilirsin ki evlilikte dürüstlük esastır. Zaman zaman espri yap. İyi bir espri zor günlerinizi kolay atlatmanızı sağlar. Evini, kendini ve çocuklarını temiz tut. Eşin eve geldiğinde sakın üstün pis ve pas çamaşır ve bulaşık kokusu içinde olmasın. O geldiğinde mümkün mertebe mutfakta ve banyoda bulaşık ve çamaşır gibi şeylerle oyalanma. Yapacaklarını ya onun gelmesinden önce ya da o gittikten sonra yap. Daima yanında olmaya çalış. Hal ve hatırını sor. Onun anlattıklarını dinliyormuş gibi yapma. Onu canı gönülden dinle. Onun dertleriyle dertlen. Sevincine ortak ol. Sevdiklerini sev, değer verdiklerine değer ver.

Eve getirdiklerini yerinde değerlendir, çöpe atma. Ona söylemeden oraya buraya dağıtma. Neyi sevip neyi sevmediğini bil. Bilmiyorsan uygun şekilde sorarak öğren. Sevdiklerini yap, sevmediklerinden kaçınmaya çalış. Canı neyi çekiyorsa onları getirip ikram et. Bezen elma armut gibi meyveleri dilimleyip bizzat sun.

Özürlü olmadığın sürece yatarken de abdest al. Ağzın, yüreğin dualı olsun. Bilmediklerini en kısa zamanda öğrenmeye çalış. Onun sıkıntılı günlerinde tatlı sözle, teselli ile yardımcı ol. Böylesi anlarda zaruri olmayan isteklerini ertele.

İkide bir hastayım deme. Halinden şikâyetçi olma. Sürekli canlı ve dinamik ol. Sabahleyin mutlaka ondan önce kalk. Eşine kahvaltısını erken hazırla. Onun yemesi için sen de iştahla ye. Ve yine tatlı sözlerle görevine yolla. Eşinin bütün istek ve arzularını ima etmesine gerek kalmadan yerine getir. Onu çok sevip saydığını söyle ve hem de uygula. Her fırsatta karşısına bakımlı çık. Cuma, bayram, mübarek geceler ve evlilik yıldönümlerinde mutlaka özel bir hazırlık yap. Her şeyinle adamın gözünü de, gönlünü de doldur.

Erkekler hakkında birkaç şifre daha

Başı sıkışmaya görsün, eşiniz şefkati sizin kollarınızda arayacaktır. İş hayatında bunalan koca, sokakta dayak yemiş çocuğun anne kucağına sığınması gibi, eşinin şefkatinde çözüm arar.

Bazen erkekler utanmadan gençlikte aşık olduklarından, hatta çoğu zaman uydurarak bahsetmeyi severler. Dertleri yapmacık da olsa sizi kıskandırmaktır. Bırakın dedikleri gibi olsun. Fakat araya biraz sitem eklemeyi unutmayın.

Kendi dişlerinin halini görmezler de inci gibi dişleriniz olsun isterler. Dişlerinizin bakımına özen gösterin.

Alıngan olmayın. Yani her sözden nem kapmayın. Alınganlık eşle muhabbeti öldürür.

Beklemekten deliye dönerler. Eşlerinizi kapı önünde sizi bekler vaziyette bırakmayın. Bir beraber geziyi daha baştan zindan etmeyin.

İçinize atıp, bir fırsatını bulduğunuzda ona ait olumsuz bir konuşmayı hatırlatıp başına kakmayın. Aranızda korkunç uçurumlar meydana gelebilir, dikkatli olun. (Alıntı)

Allah’a emanet olunuz..

Mehmet Bayrak

Bu yazı toplam 4231 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet Bayrak Arşivi