ZEYNEL SEVİNDİK VE MUSTAFA ÇALIŞYURT
1964 yılında Delice Mal Müdürlüğü’nde askerî, mülkî emekli dul ve yetimleri’nin maaşlarını avans olarak alıyor, maaşları ödeyince bordro üzerinden...
1964 yılında Delice Mal Müdürlüğü’nde askerî, mülkî emekli dul ve yetimleri’nin maaşlarını avans olarak alıyor, maaşları ödeyince bordro üzerinden mahsûben avansı kapatıyordum.
***
Delice’nin Kocabaş köyü’nden Zeynel Sevindik: Bu kimse, benim 15.7.1964 târihinde Delice Mal Müdürlüğünde Muhasip Veznedar olarak göreve başladığım, 1.7.1964 târihinden itibâren emekli maaşlarının T.C. Emekli Sandığına devredildiği 1969 yılına kadar Delice Mal Müdürlüğü’nden, “askerî mütekaid” maaşı aldı. Zeynel Sevindik: Sînâ çölünde İngilizlere karşı, Teğmen olarak Osmanlı ordusunda savaşmış. Sevindik’in verdiği bilgi sâdece İngilizlere karşı savaşmış olması. Zeynel Sevindik’in rütbesi, maaş kayıt belgesine göre Teğmen idi. Zeynel Sevindik, eski ve yeni harfleri bilmez, yâni okur yazar değildi. Bu sebeple Zeynel Sevink’in, “Z. Sevindik” yazılı mührünü, maaş bordosundaki adının karşısına basar, Zeynel Sevindik’in maaşını öderdim. Devlet’in kayıtlarında gördüğüm bu durumu yazmamın sebebi, Zeynel Sevindik’i küçümsediğimden değildir. Zeynel Sevindik Vatanını savunan gazilerden biri olduğu gibi, yetenekli biri de olabilir. Buna elbette saygı duyarım.***
Israrla Mustafa Kemal, Mustafa Fevzi ”Çakmak” Mustafa İsmet “İnönü” Kâzım Karabekir gibi paşalara dil uzatıp, Osmanlıyı düşman değil, isim vererek bu paşalar yıktı, bu paşalar batırdı” diyenlere elbette karşı çıkar; “Sevr muâhedesini yukarıda adı yazılı paşalar mı imzâladı; İngiliz’e İstanbul’u, Yunan’a İzmir’i, Antalya, Konya’yı İtalyan’a, Adana, Gaziantep, Kahramanmaraş ve İskenderun’u; Fransız’a, doğu illerimizi Rus ve Ermenilere bu paşalar mı işgal ettirdi” diye sorarım. Osman Dedemin evet Osman Dedemin kurduğu devletin, son birkaç torunu tarafından olduğu gibi, birinci cihan savaşı sırasında ne hâle getirildiği nasıl olur da TÂRİH ÖĞRETMENİNCE bilinmez ve yukarıda adı yazılı paşalar suçlanır. Okur yazar olmayan Zeynel Sevindik’in Teğmen rütbesi Osmanlı ordusunun ne hâle getirildiğini sapasağlam anlatmıyor mu? Osmanlı’yı ben de çok seviyorum amma gerçekleriyle. Kim bilir, Osmanlı ordusunda okur yazar olmayan, amma rütbesi Teğmen olan daha nice kimseler vardı?MUSTAFA ÇALIŞYURT:
Delice’nin Dağobası köyü’nden mütekaid Mustafa Çalışyurt; soruma cevap verirken aşağıda yazacaklarımı anlattı. “Çanakkale savaşında Türk askerlerinin attığı toplardan biri, İngiliz gemisinin penceresinden içeri girdiydi, Allah etmesin denizin yüzü sığırcık serilmiş gibi oldu.” Mustafa amca! Denizin yüzü niçin sığırcık serilmiş gibi oldu? “Şey yâni efendi. Gemi batıncı gâvur askeri boğulmaya başladı. Gâvur askerlerinin başında ne kadar şapka varsa hepisi denizin yüzüne sığırcık gibi serildi, şapkalar denizin üstünde yüzmeye başladı.” Yazımın Zeynel Sevindik ve Mustafa Çalışyurt’a âit bölümü {Araştırdım ve Gördüm ki “I”} adlı kitabımdan.***
Bâzı kimseler, “İngiliz deniz askerlerinin şapkaları sığırcık gibi kara değil, hâki renginde” derler. Ancak; bu kimseler, Mustafa Çalışyurt’un yerinde olsalardı, bombalar burunlarının dibinde patlarken, renkleri doğru görebilirler miydi?
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.