'Yaralarımızı birlikte saracağız'

'Yaralarımızı birlikte saracağız'

Başbakan Binali Yıldırım ve eşi Semiha Yıldırım’ın masasında, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya’nın yanı sıra, Vali Erol...

Başbakan Binali Yıldırım ve eşi Semiha Yıldırım’ın masasında, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya’nın yanı sıra, Vali Erol Ayyıldız, eşi Didem Ayyıldız, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, eşi Türkegül Kocaoğlu, Ak Parti Genel başkan Yardımcıları Nükhet Hotar, Öznur Çalık, Ege Ordu Komutanı Orgeneral Abdullah Recep, Eşi Alev recep, 1 Ekim 2015 tarihinde Silvan’da şehit olan Astsubay Tolga Topçuoğlu’nun eşi Aysun Topçuoğlu, 11 aylık oğlu Utku Baran Topçuoğlu, kayınvalidesi Leyla Çetin, 18 Mart 2016 tarihinde Nusaybin’de şehit olan özel harekat polisi Cebrail Sayan’ın annesi Döne Sayan, kardeşi Mikayil Sayan, Lice’de şehit olan Astsubay Başçavuş Halit Zilani Çelik’in eşi Suna Çelik, babası Mehmet Çelik, 2012 yılı Ağustos ayında Hakkari Çukurca’da teröristlerin saldırısı sonrasında gazi olan Serhat Koca, eşi Esra Koca ile 5 aylık oğlu Çınar Koca, Ak Parti İl Başkanı Bülent Delican, eşi Dilek Delican, kentteki gazi ve şehit derneklerinin yöneticilerinden Yavuz Alphan, Recep Doğru, Yüksel Çelik, oturdu. Başbakan Yıldırım ile birlikte kente gelen Ulaştırma, Haberleşme ve Denizcilik Bakanı Ahmet Arslan, Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Ekonomi Nihat Zeybekçi ile milletvekilleri, farklı masalarda şehit aileleri ve gazilerle oturdu.

'YARALARIMIZI BİRLİKTE SARACAĞIZ

' İftar yemeğinin açılış konuşmasını yapan Vali Erol Ayyıldız’ın ardından Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya kürsüye çıktı. Bakanlık bünyesinde yapılan çalışmaları özetleyen Betül Sayan, “Acıları birlikte hafifletecek, yaralarımızı birlikte saracağız. Hükümet olarak ne yapılması gerekiyorsa yaptık, yapmaya devam edeceğiz. Gazi bir neslin evlatlarıyız. Şehitliği, gaziliği en iyi bizler biliriz. Tarihimiz büyük davalar uğruna verilen gazi ve şehitlerin adıyla doludur” dedi. Kısa konuşmalardan sonra iftar vaktine kadar Kuran okundu. Daha sonra kürsüye çıkan Başbakan Binali Yıldırım, İzmirlileri, şehit yakınları ve gazileri selamlayarak başladığı konuşmasında, “Biliniz ki gazilik, Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk’ün en büyük ünvanıdır. Şehitleri anmak, onlara dua etmek içini buradayız. Bu vesileyle şehit babasına karne günü mektup yazan Miraç evladımızı, diğer evlatlarımızı gözlerinden öpüyorum. Miraç evladımız şehit babasına yazdığı mektubunda, ‘İnşallah baba cennette kavuşuruz’ diyor. Mirac’ın duasına yürekten katılıyoruz. Biz de şehitlerimizle birlikte cennette haşrolmayı diliyoruz. Kendileriyle gurur duyan Miraç gibi evlatları, anaları, babaları şükranla anıyorum. Bu akşamın manevi ikliminde şehitlerimizin ruhaniyeti de burada bir araya gelen bizlerle beraberdir. Şehitlerimize rahmet diliyorum. Mekanları cennet olsun” dedi.

ŞEHİTLERİMİZİN AZİZ HATIRALARINI DAİMA CANLI TUTACAĞIZ

Şehadetin inancımızda önemli bir yer tuttuğunu söyleyen Başbakan Binali Yıldırım, “Şehitlerimiz, izzetimize, nefsimize, namusumuza, onurumuza sahip çıkmak için canlarını verdiler. Bizler devlet olarak, hükümet olarak, millet olara aziz şehitlerimizin hatıralarını daima canlı tutacağız. Asla unutturmayacağız. Ecdadımızı dün Gelibolu’da, Çanakkale’de, Dumlupınar’da, Kahramanmaraş’ta, Gaziantep’te bu ülkenin istiklal mücadelesini verdiler. Bize muhteşem güzel bir Türkiye armağan ettiler. Bu cennet vatanı gözümüz gibi korumaya devam edeceğiz. Şehitlerimizin kanlarını temsil eden ay yıldızlı bayrağı en yükseğe çıkarmak namus borcumuzdur. İnancımız bizlere karamsarlığı yasaklamıştır, bizde umutsuzluk yoktur. Rahat olun Türkiye bugün daha öncesinden daha güçlüdür” dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la, yapımı yeni biten korvetlerin, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nın envanterine katılma törenine de atıfta bulunan Başbakan Binali Yıldırım, “Cumhurbaşkanımızla birlikte İstanbul’da, korvetlerin teslim töreninde bir kez daha gördük ki, Türk milleti büyük bir devlet. Türk ordusu, milleti güçlendikçe güçlenmeye devam ediyor. Türkiye coğrafyası itibariyle, güçlü olmak, güçlü kalmak gibi bir mecburiyetimiz var. Bunun için TSK’nın ihtiyaçlarını yerli ve milli kaynaklarımızdan temin etmek için günden güne yeni yeni projeleri hayata geçiriyoruz” dedi.

MİLLETİMİZİN GÜCÜNE GÜÇ KATMAK İÇİN ÇABALIYORUZ

Hükümet olarak ülkemizin, milletimizin gücüne güç katmak için çabaladıklarını vurgulayan Başbakan Binali Yıldırım , “Her türlü çalışmayı yapıyoruz. Milletimize ve değerlerine hep sahip çıktık. Tarihimizin, inancımızın emanetlerine sahip çıkmaya devam ediyoruz. Bu değerlerinde başında şehitlerimizin maddi ve manevi emanetleri gelmektedir. Her zaman şehit yakınları ve gazilere sahip çıkma konusunda samimi bir gayret içinde olduk. Millet ve devlet, her zaman sizlere şükranlarını ifade etmeyi borç biliyor. Sizin yaptığınız fedakarlık karşısında ne yapsak azdır. Bizim yapmaya çalıştığımız şehitlerimizin aziz hatırasına layık olmaktır. Yapmaya çalıştığımız, şehitlerimizin emanet bıraktığı sizlere sahip çıkmaktır. Şehitlerimizin anaları, babaları, eşleri, çocukları, yakınları bizim Türkiye Cumhuriyeti’nin, teminatı altındadır. Hükümet olarak devletimizin bütün imkanlarını kullanmaktan kaçınmadık. Bundan sonra asla kaçınmayacağız. Devletin şevkatinden, sizlerin emin olmasını isteriz” dedi.

'ŞEHİTLER İÇİN ANAYASAL GÜVENCE VERDİK'

Şehitlerle ilgili düzenlemeleri referandumla güvence altına aldıklarını vurgulayan Başbakan Binali Yıldırım, “Halk oylamasıyla, anayasayı değiştirdiğimizi biliyorsunuz. Getirdiğimiz bir madde, önemlidir. Şehit yakınları ve gaziler için alınacak tedbirler, eşitlik ilkesine asla ve asla aykırı sayılmayacağını anayasal güvence altına aldık. Şehitler için yapılacak her şey, bir ülke, memleket vazifesidir. Bir vefa görevidir. Şehit yakınlarımızın, gazilerimizin şartlarını, kademe kademe daha da iyileştirmeyi hedefliyoruz. Şehitlik peygamberlikten sonra en yüce mertebedir. Onlar, vatanın istiklalimiz, geleceğimiz uğrunda canlarını verdiler. Ay yıldızlı bayrağın tesadüfen oluştuğunu kim zannediyor. Rengi şehitlerimizin kanıdır. Hilal, bağımsızlığımızın sembolüdür. Onun için şehitlerimizin hatırasını sonsuza kadar yaşatmak en büyük vatandaşlık borcumuzdur. Türkiye Cumhuriyetinin de en önemli görevidir” dedi.

'ŞEHİT YAKINLARININI ATAMALARINI HİÇ BEKLEMEDEN YAPTIK'

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın çalışmaları hakkında da bilgi veren Başbakan Binali Yıldırım, şöyle konuştu: “Bakanlık bünyesinde şehit yakınları dairesini kurduk. Son iki yılda işlemler çok daha kısa sürede gerçekleşmeye başladı. Yılda iki kez atama yapılırken, bundan böyle yine bakanımıza talimat verdik. Şehit yakınlarımızın atamalarında bu kural değişti. Hiç beklemeden hemen atamaları gerçekleşecek. Şehitlerimiz ve onların yakınları gündemde olduğunda mevzuat teferruattır. Asla mevzuatının arkasına sığınmayacağız, sığınanlara da müsamaha göstermeyeceğiz. 30 binin üzerine şehit yakınının atamasını yaptık, onlara sahip çıkmanın gayreti içinde olduk. Şehit yakınlarına tanınan istihdamı birden ikiye çıkardık. Kapsamı biraz daha genişlettik. Şehitlerimizin 45 yaşından aşağı olan hak sahibi olmaması halinde 45 yaş üstü yakınına da devlette çalışma imkanı getirdik. Aynı zamanda anne ve babaya da bu hakkı tanıdık. Terörden mağdur olan sivilleri de bu bağlamda bazı haklara kavuşturduk. Sivillerden hayatını kaybedenlerin yakınlarına veya engelli hale gelenlere sosyal güvence getirdik, aylık bağlanma hakkı verdik. Vazife malülü er ve erbaşlar ile kamu görevlilerinin yakınlarına aylık bağlamadaki muhtaçlık maddesini kaldırdık. Ayıklarını da arttırdık. 2002 yılında ilkokul mezunu birinci derece malül bir er ya da erbaşa, 440 TL aylık veriliyordu. Bu rakam 3 bin 137 TL’ye çıktı, ortalama 7 kat artış oldu. Çalışmaya devam edene malüllerin aylıkları kesiliyordu, bunu da ortadan kaldırdık. Gazimiz, malül şekilde çalışıyorsa, ayrıca malüllük maaşını da almaya devam edecek. Faizsiz konut temin etmesi için gerekli imkanları sağladık. Evlerinde kullandıkları elektrikte yüzde 40, suda yüzde 50 indirim sağladık. Ulaşım masraflarını bir nebze olsan rahatlattık. Bu masraf kalemini kaldırdık. Bu saldıklarımızı küçük biri cemile olarak sayın.”

'BARIŞ VE ADALET TEMELİNDE İLİŞKİLERİ ŞİAR EDİNDİK'

Türkiye Cumhuriyeti’nin her ülkeyle dostluğu istediğini, Atatürk’ün dediği gibi 'Yurta sulh cihanda sulh' sözüne inandıklarını söyleyen Başbakan Binali Yıldırım, “Türkiye tüm dünya ile barış ve adalet temelinde ilişkileri sürdürmeyi şiar edinmiştir. Bu bağlanmada AB’ye tam üyelik hedefi bizim için geçerlidir. Rusya ve ABD ile dostluk ilişkisi içinde olduğumuz önemli ülkelerdir. Komşularımız bizim kaderdaşlarımız olduğu gibi, bizden onlara zarar gelmez, onlardan da bizlere zarar gelmesini istemiyiz. Herkes şunu bilmedir ki; 79 milyon vatandaşıyla, her türlü ihaneti, terörü bertaraf edecek kudrete sahiptir. Şehitlerimiz aziz vatanımızın bağımsızlığımızın güvencesi olmaya devam edecek. Bizim sorumluluğumuz da terörü Türkiye’nin gündeminden çıkarmaktır. Herkes emin olsun, terör Türkeye’nin gündeminden çıkacaktır. 32 yıldır bizi meşgul eden bu anlamsız terör belası artık Türkiye’nin gündeminde kalmamalıdır. Barış ve huzur, Türkiye’nin her köşesinde egemen oluncaya kadar operasyonlar devam edecektir. Doğu ile batının, kuzeyle güneyin kucaklaşacağı günleri hep birlikte göreceğiz. Milletin onurlu yürüyüşüne kasteden planları olanlar, asla yolumuzdan dönmeye yetmeyecektir. Çok yönlü olarak yürüttüğümüz çalışmalar, netice alıncaya devam edecektir” dedi.

TERÖRE DESTEK VEREN ÜLKELERE MESAJ

Teröre destek verene ülkelere de seslenene Başbakan Binali Yıldırım , “Teröre destek veren ülkelere mesajım var. Biz bu terörü halledeceğiz. Sizi bu teröre destek verdiğiniz için, bir gün bu milletin yüzüne bakamayacak hale geleceksiniz. Ankara’da, durakta otobüs bekleyen masum insanlar, Veznecilerde dükkanlarını açmaya hazırlanan güzel insanları katleden teröristlerden hiçbiri insani değer savunucusu olamazlar. Cenazesine katılıp adeta Türkiye’ye meydan okumaya çalışanlar da bunun hesabını elbette lime lime burunlarından gelinceye kadar verecektir. Milletimiz cinayet şebekelerinin bertaraf edildiğini görecektir. Teröre verilecek en güzel cevap İzmir’dir, İzmir’de bir araya gelen kardeşlik iklimidir. Türkiye tek bayrak, tek vatan, tek millet altında ilelebet yaşamaya devam edecektir. Gece günüz yanınızda olmaya devam edeceğiz” dedi.

ADIM ADIM İZMİR İSTANBUL’A YAKLAŞIYOR

30 Haziran’da İstanbul’u İzmir’e bağlayan Osmangazi Köprüsü ve 40 kilometrelik otoyol açılışını yapacaklarını hatırlatan Başbakan Binali Yıldırım, “Adım adım İzmir, İstanbul’a yaklaşıyor. Hedefimiz İzmir’i İstanbul ile yarıştırmaktır. Bunu İzmir başarır. Çünkü İzmir işgali gören, başkaldıran ve bağımsızlığın ilan edildiği şehirdir. Onun için İzmir’e yerel yönetimlerle el ele vererek, İzmir’i Türkiye’nin parlayan yıldız yamaya hep birlikte gayret edeceğiz” dedi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.