M.Bilge Demir

M.Bilge Demir

Türkiye'nin En Büyük Kitap Okuma Platformu: Bi Dünya Kitap

Türkiye'nin En Büyük Kitap Okuma Platformu: Bi Dünya Kitap

turkiye.jpg

"Seni kitap okuyan insanlarla tanıştıracağım. Hayat, ancak böyle insanlarla bir araya geliyorsan yaşanmaya değer olur." Jack London

Ülkemizin "Kitap Okuma" tablosunun yürek burkan sonuçları açıklandı. Açıkçası pek şaşırmadım desem isabetli olur.

2024 Tüik verilerine göre,

*Kitap okumayanların oranı: %73 (15 yaş ve üzeri nüfus için)

*Kitap okuyanların oranı: %27

*En çok kitap okuyan yaş grubu: %50,9 (18-27 yaş)

*En az okuyan yaş grubu: % 14,1 (65 yaş ve üzeri)

Kütüphaneler

*Türkiye'deki kütüphane sayısı: 49.537

*Kütüphanelerdeki kitap sayısı: 209.106

*Kütüphanelere üye olanların sayısı: 173.648

Okuma Alışkanlıkları
* Ortalama kitap okuma süresi: Haftada 3 saat
* En çok kitap okunan yer: Ev
* En az kitap okunan yer: Toplu taşıma

Kaynak:
*Türkiye İstatistik Kurumu (Tüik)
*Kültür ve Turizm Bakanlığı
*Yayıncılar Birliği

turkiye1.jpg

Tam da bu noktada, kendini bu istatistikleri değiştirmeye niyet ederek yola çıkmış, Türkiye'nin en büyük kitap okuma platformu olan "bi dünya kitap grubu" hiç durmadan çalışıyor.

Yasin Emre Bulut tarafından kurulan okuma grubumuzun, yardımcısı Sevgili Kübra Öznur Çelik, Moderatörümüz Ali Bektaş, Ümit Bayraktaroğlu ve ismini yazamadığım birçok değerli arkadaşım ile koskoca bir ekip var arkada. Hiçbir maddi kaygı gözetmeksizin tek amacı okurlara hizmet etmek olan "Bi Dünya Kitap" 3.500 üyesi ile her geçen gün büyümeye devam ediyor. Türkiye'nin birçok ilinde okur buluşmaları gerçekleştiren grup üyelerinin çabası takdire şayan.

Benim de üyesi olduğum grup,yıllık okuma listeleri oluşturarak, her hafta belirlenen kitaplar hakkında söyleşiler yaptığı gibi, ülkemizin değerli yazarlarını konuk ederek yazar-okuyucu bağını canlı tutuyor.
Bu konuda büyük bi özveri ile çalışan "bi dünya kitap" ekibine başarılar diliyorum. Ve bütün kitapseverlere kapısı açık olan bir grup. Bekleriz efendim.

Neden okumuyoruz, sorusuna verilecek binlerce cevap olabilir. Siz de lütfen bu sorunun cevabı sorun kendinize.

Bazı okurlar var, onları gördükçe sanki onlar okumayanların da yerine okuyor gibi geliyor bana. Dolup taşan kitap fuarları, imza günleri, basıma giren onca kitap derken maalesef istenilen seviyeye ulaşamıyoruz.

"Okumaktan başka yapacak bir işim yoktu, gidecek bir yerim yoktu; çünkü çevremde saygıya layık, beni kendine çekebilecek bir meşguliyet bulamıyordum." Dostoyevski

Konu öyle derin ve geniş bir konu ki, hangi açıdan baksan yazacak, çizecek birçok şey bulanabilir. Genellikle okuma alışkanlığım yok diyor insanlar. Aile, okul, çevre, toplum düzleminde baktığımızda mutlaka bir itici güce ihtiyaç duyabiliyor insanlar. Sonuçta bireysel farklılıklarımız var. Kimi kendiliğinden, kimi zorlayarak, kimi ilham bekleyerek, kimi de ne yaparsan yap olmuyor, okuyamıyorum diyerek bu istatistikleri belirliyor.

"Okuyorum, hastalık gibi bir şey bu. Elime ne geçerse, gözüm neye değerse okuyorum: dergiler, okul kitapları, ilanlar, sokakta bulduğum kağıt parçaları, yemek tarifleri, çocuk kitapları. Kağıda basılmış ne varsa."
Âgota Krisòf-Okumaz Yazmaz kitabından...

Ülkemizde dört kişiden birinin okuduğu bir okuma kültürü ile sanırım gelişmiş ülkeler seviyesine biraz zor çıkarız. Konforun müthiş bir cazibesi var. Saatlerce kafelerde oturmak, film izlemek, dedikodu yaparak kirlenmek, zamanı acımasızca öldürmek kisa vadede kârlı çıkartabilir bizi. Ancak insanların ilerleyen yaşlarda bu alışkanlığa sahip olamadıkları için üzüldüğünü, keşke dediğini biliyorum/uz.

Akademik başarı ile okuma alışkanlığı ve okuma kültürü farklı şeyler. Ama okuma alışkanlığı akademik başarıyı ciddi oranda etkiliyor. Sonuçta okuduklarımız havada kalmıyor. Bellegimizde, algımızda, hayal gücümüzde, konuşma ve ifade becerilerimizde, muhakeme gücümüzde ve her yerde kendini belli ediyor.

Kış mevsiminin biraz bağlayıcı bir yanı olduğuna inanıyorum. Soğuk kış günlerimizi kitaplarla sıcacık bir şekilde geçirmemiz dileğiyle.

Ve günün sonunda, kitaplarla yeterince hemhal olduktan sonra, dillere pelesenk olan Sokrates'in şu sözünü söyleyip, bir tevazuya bürüneceksiniz.

"Bildiğim bir şey var, o da hiçbir şey bilmediğimdir." Sokrates

Keyifli okumalar diliyorum.

Bu yazı toplam 2352 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
M.Bilge Demir Arşivi