"Tıp Fakültesi’nde dert de çok sıkıntı da çok"

Türk Eğitim Sen Kırıkkale Şube Başkanı A. Yücel Karabacak ve yönetimi, Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi önünde eylem yaparak  ‘Hastanede dertte çok sıkıntı da çok’ dedi.   KIRIKKALE’YE YAKIŞIR HİZMET Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi önünde yapılan eyleme Türk Sağlık Sen Şube Başkanı Şuayip Keskin’de destek verdi. Başkan A. Yücel Karabacak, hem vatandaşların hem de çalışanların hak ettiği fiziksel şartlara bir araştırma ve eğitim hastanesine yakışır fiziksel görüntüye Tıp Fakültesi’nin kavuştuğunu söyledi. Hastane yeni binasının hayırlı olmasını dileyen Karabacak, “Ancak bu fiziksel yapıya paralel ve yakışır bir çalışma sistemi ve çalışma şartları maalesef oluşturulamadı. Bunun ayıbı da bu kurumu yönetenlere aittir” KURUMSAL BİR YAPIYLA ALAKASI YOK Bugün bu kurum sorunlar, eksiklikler, problemler kurumu haline geldiğini dile getiren Karabacak, “Kurum dedim ama kurumsal bir yapıyla uzaktan yakından alakası yoktur. Düşünün yazdığımız bir yazıya dahi cevap veremiyorlar. Bir yazıya dahi, cevap vermeyen ya da veremeyen bir yerde kurumsal bir yapıdan bahsetmek mümkün değildir. Maalesef hastanemiz derebeyliğin ve keyfi yönetimin sürdürüldüğü adeta birilerinin çiftliği haline gelmiştir. Böylesine bir yapıyı sorunlar yumağı haline getirmeye hiç kimsenin hakkı yoktur. Yazık olmuştur, yazık” 1 YILDIR RANDEVU VEREMEDİ Hastaneye bir dekan atandığını söyleyen Karabacak, “Her şeyin daha iyi olacağını umut ettik. Kendisinden randevu istedik. Kimdir necidir bilmem. Derdimiz niyetimiz de bellidir. Burada çalışan sağlık çalışanlarının, hastane koşullarının, sıkıntılarını ve çözüm önerilerimizi Dekanımıza iletmekti. Ancak 1 yıl oldu talebimize hala bekliyoruz geri dönecekler diye. Biz, bu dekan kimdir necidir ya da kara kaşı kara gözü için randevu talebinde bulunmadık. Anadolu da bir tabir vardır senin has yüzüne havas değilim diye. İnsanların sıkıntısı var problemi var” ÇALIŞANLAR MUTSUZ Çalışanların mutsuz ve motivasyonunun düştüğünü belirten Karabacak, “Çalışma koşulları çok ağır yani dert çok sıkıntı çok ve bunların da çözülmesi gerek. Biz de dedik ki Rektör zaten meşgul! Adam yoğun, kimi görevinden alsam, bugün kime kıysam diye onun hesabın da. Dekan da demek ki bizi dinlemek istemiyor biz de dedik ki madem siz bizi dinlemek istemiyorsunuz, çalışanların sorunlarına kulak tıkıyorsunuz bizde inelim meydana oradan seslenelim. Belki o zaman görmeyen gözler görür duymayan kulaklar duyarlar dedik” SERVİS PROBLEMİ VAR Tıp Fakültesi Hastanesi’nin 1 yıl gibi bir süredir hizmet verdiğini belirten Karabacak, “Ne yazık ki hala birçok eksiği bulunmaktadır. Daha önceki dekana bu eksiklikleri gerek yazılı gerekse sözlü olarak iletmiştik. Üniversite de bir servis problemi var. Hatırlarsanız geçen aylarda bu mağduriyetle ilgili bir eylem yapmıştık. Eylemimiz üzerine bazı sıkıntılar kısmen çözülmüştü” SERVİS ARAÇLARI PROBLEM “Ancak şöyle bir problem hala devam etmekte, servis araçlarının yetersizliği ve zamanında gelmemesi servisle gelen personelin servise bağlı işine geç gelmesine neden olmaktadır. Ancak bunun müsebbibi olarak çalışanlar gösterilip idare geç kalanlar hakkında tutanak tutuyorsa burada büyük bir haksızlık yapılıyor demektir. Amacınız nedir anlayabilmiş değiliz. Siz servis hizmetini sunmak zorundasınız. Fakat bu hizmeti geç sunuyor ve çalışanlar geç geliyorsa ve burada bir açık arıyorsanız önce kendinize bakacaksınız. Sizin makam araçlarınız olabilir özel araçlarınızı da kullanıyor olabilirsiniz. Fakat insanların ekonomik şartları kısıtlı olduğu için servis araçlarını kullanmak durumundalar. Ve servis hizmeti almak hakları da. Eğer bir eksiklik arıyorsanız kendiniz de arayın. Yeteri kadar servis aracı çıkartacak ya da bu eksikliği giderecek yeterliğiniz yoksa kimseye de diyeceğiniz bir şey olamaz” NÖBETE GELENLER TEDİRGİN “Hele hele tutanak tutarak insanları rahatsız etmeye hiç hakkınız yok. Böyle saçma bir şey duymadım. İnsanları servis aracınızla alıyorsunuz işe getiriyorsunuz sonra da geç kaldınız diyorsunuz. Bu insanlar yolda piknik yapıp gelmiyor. Servise binip işlerine geliyor. Bir yönetici de azıcık izan ve akıl varsa bunu idrak edebilir. O akıl ve izan yoksa da sizlerin o makamlarda oturmaması gerekir. Bu tavırla sağlık çalışanlarına baskı kurulmak istendiği çok açıktır. Ayrıca gece nöbete gelen personel için kiralanan aracın sivil olmasından kaynaklı nöbete gelen bayan çalışanların tedirgin olduğu da idarece bilinmesi rağmen henüz bir çözüm üretilmemiştir” YEMEKTE PROBLEM “Bir diğeri yemek problemi. Çıkan yemeğin kalitesinin düşüklüğü ve yetersizliği, gece nöbetçilerine verilen kahvaltının yetersizliği de personele olan özensizliğin açık göstergesidir. Personelin açığını arayan personel hakkında tutanak tutmakla meşgul olan idareye tavsiyemiz sorunların çözümü noktasında işlem tesis etmesi adım atmasıdır. Bugün personelin soyunma odası ve tuvaletler iç içe kullanılmaktadır. Hastanede yataklı tedavi kurumlarının işletme yönetmeliği gereği nöbet listelerinin aylık yapılması gerekirken haftalık yapılması, bir çok birimde personel yetersizliği bahane edilerek aylık elli ile yüz elli saat fazla mesai yaptırılması, radyoloji çalışanlarının acil farkının ödenmemesi, asistan hekimlerimizin branşı olmadığı birimlerde çalıştırılması, döner sermayenin adaletsiz dağıtılması çözümü bekleyen sorunlardır” YASALARIN VERDİĞİ HAKKI SEN NASIL ENGELLERSİN “ Bir de şunu duyuyoruz. Bilindiği üzere her vatandaşın dilekçe ile şikayet ve müracaat hakkı vardır. Tıp Fakültesi’nde çalışan personellerin dilekçesinin kayda alınmadığı yönünde bilgi geliyor bize. Bu açık şekilde suç teşkil etmektedir. Yasaların verdiği hakkı sen nasıl engellersin. Çok açık ifade ediyorum. Böyle bir engelle bir kişi dahi karşılaşırsa bilsin ki dekan hakkında ve o evrakı almayan her kim ise onun hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunacağım. Ben o yazıyı getireyim de sen de nasıl almıyorsun göreyim” SUSMAYACAĞIZ “Çalışanlara mobbing uygulayarak ya da baskı yaparak sorunları çözemezsiniz. Ancak ve ancak daha karmaşık bir hale sokarsınız. Sevginin, saygının ve demokrasinin olmadığı bir kurumda siz verim alamazsınız. Çalışanların mutsuz, kaygılı ve güvensiz olduğu bir kurumda siz başarı yakalayamazsınız. Siz zannedersiniz ki çalışanlar mağdur oldu. Bilmelisiniz ki gerçek mağduriyeti Kırıkkale halkına yaşatmaktasınız. Yetkili Sendika Tıp Fakültesi’nde bizim sendikamız. Ancak henüz sendikamıza temsilcilik odası tahsis edilmedi. Hatta ilan panoları dahi asılmadı. Sebebini şimdi çok iyi anlıyorum. Bu yanlışları ve eksiklikleri sendikamızın dile getirmesini engellemek. Ama bilin ki biz susmayacağız” ÇALIŞANLARINIZA, PERSONELİNİZE SAHİP ÇIKIN “Çalışanlara baskı kurmaya çalışan bu zihniyet bilmeli ki sendikamız sağlık çalışanlarımız için her türlü mücadeleyi ortaya koyacak asla geri adım atmayacaktır. Yaptığınız her haksız işlemde sendikamız tam karşınızda olacak gereken cevabı verecektir. Buradan Rektöre ve Dekana sesleniyorum. Rektör insanlarla uğraşmayı bırakıp biraz da işle güçle uğraşsın, problemlerin çözümü için uğraşsın. Çalışanları görevinden alarak, onlara baskı yaparak insanları kutuplaştırarak kamu yararına bir iş yapmış olmazsınız. Kamu zararına çalışmış olursunuz. Ve o kamu gün gelir sizden o zararın hesabını sorar. Çalışanlarınıza, personelinize sahip çıkın” dedi.   KIRIKKALE HABER MERKEZİ