TAŞUCU’NDA ATATÜRK EVİ (3)

11 ŞUBAT 1931 MUSTAFA KEMAL TAŞUCU’NDA

      Siyasi entrikacılar Mustafa Kemal’i Sadık Taşucu’ndan uzaklaştırmaktadırlar. Ege gemisi Taşucu Limanına gelir. Mustafa Kemal’in en güvendiği Sadık Taşucu, Mustafa Kemal’i karşılamaya giden heyete katılmamıştır. Heyete üçüncü defa tekrar milletvekili olan Hafız Emin, Vali Sait Bey, Belediye Başkanı Sait Uğur, C.H.P. İlçe başkanı ve çiftlik müdürü Nazım Bey Taşucu Limanındaki Ege vapuruna çıkarak, Mustafa  Kemal’i karşılılamışlar. Mustafa Kemal’in öncelikli konusu Serbest Fırka’nın Silifke’de seçimi kazanmasıyla ilgili heyete soru sorması üzerine, bir no.lu sorumlunun Sadık Taşucu olduğunu söyleyerek yanlarında getirdikleri, Sadık Taşucu’nun  çıkardığı İçel Gazetesini Mustafa Kemal’e verirler. Gazetede C.H.P.’yi eleştiren, yol gösteren bir yazı vardır. Mustafa Kemal, Sadık Taşucu’nun yazısını okur, “bize akıl mı veriyor” diye tepki gösterir. Gemiden iskeleye gelen Mustafa Kemal halkın coşkulu sıcak ilgisi ile karşılaşır. O anda iskeleye karşılamaya gelen Sadık Taşucu, iskeleye çıkacak olan Mustafa Kemal’e elini uzatır. Mustafa Kemal, Sadık Taşucu’nun uzattığı eli iter, kabul etmez. Sadık Taşucu bu hareket karşısında şok olur ve ne yapacağını bilemez. Halkın arasına katılan Mustafa Kemal’in yanına giderek, hemşehrilerini Mustafa Kemal’e ismen tanıtmak ister. Sadık Taşucu’nun bu hareketine de tepki gösteren Mustafa Kemal, “bu senin görevin değil belediye başkanının görevi” der. Sadık Bey hemşehrilerinin yanında yıkılmış bir vaziyette ne yapacağını bilmez durumdadır. Bu durumu izleyen Mustafa Kemal’in muhafız alay komutanı İsmail Hakkı Tekçe, daha önce tanışmış oldukları Sadık Taşucu’na,  sabırlı ol Sadık, paşa seninle konuşup, seni dinleyecektir demesi üzerine bu söz Sadık Taşucu’na bir umut ve doping olur bu moralle Sadık Taşucu, Mustafa Kemal’in konvoyunu takip ederek Silifke Türk Ocağına gelmiştir. Türk Ocağında herhangi bir hazırlık yapılmamış, ortada eski bir soba yanmaktadır. Mustafa Kemal sobanın yanındaki tahta sandalyeye oturur, o anda Sadık Taşucu’da Mustafa Kemal’in yanına gelir, Paşaya sigara ikram eder, Paşa sigarayı kabul etmez, “ben kendi sigaramı içerim” der. Sadık Taşucu’nun yapacak hiçbir şeyi kalmamıştır bu durum karşısında. 1930 yılına kadar Mustafa Kemal’in Silifke’de en çok güvendiği Sadık Taşucu, siyasi entrikaların kurbanı olarak, Türk Ocağı merdivenlerinden yalnız olarak inerek, Mustafa Kemal’le bir daha görüşmemek üzere evine dönmüştür. Türk Ocağı’ndan ayrılan Mustafa Kemal, beraberindeki Afet İnan, Ordu Müfettişi Fahrettin Altay,  diğer arkadaşları ile birlikte vilayete gelirler. Oradan da Tekir çiftliğine hareket eden Mustafa Kemal, çiftlikteki çalışmaları inceledikten sonra, Susanoğlu köyüne giderek Taşucu’ndan gelecek Ege vapurunu beklerler. Silifke 1933 yılında vilayetlikten ilçe konumuna getirilmiştir. İlçe halkı Mustafa Kemal’i karşılamak için caddelerde toplanmışlardı. Mustafa Kemal ve arkadaşları ilçe halkını selamlayarak, durmaksızın eski köprüden hızla Gazi çiftliğine giderler. Mustafa Kemal ve arkadaşları bu hızlı gidiş nedeniyle, Mustafa Kemal heykelini görmeleri kısmet olmamıştır..       “MUSTAFA KEMAL’İN BU SON GELİŞİ VE GİDİŞİ OLDU.” Mustafa Kemal’in baba evinin Taşucu projesi Avustralyalı Gros tarafından yapılmış olmasına rağmen Mustafa Kemal’in sağlık durumunun bozulması, Hatay sorunu nedeniyle gerçekleşmesi kısmet olmamış. Silifke’de muhafazakar azınlık bir grubun dışında Silifke halkı Mustafa Kemal’in tüm devrimlerine sahip çıkmış, çıkmaya da devam edecektir. Mustafa Kemal bu gerçeği gördüğü için Türk Ocağı defterine “Silifke’ye geldiğime çok memnunum, beni unutmayacağınızı bilirim, sizi kalbimden çıkarmam” diye yazmıştır…  

devam edecek…