Tanık: "Halkın su kullanım hakkı engellenemez"

Cumhuriyet Halk Partisi Çankaya Belediye Başkan Adayı Bülent Tanık, İstanbul'da 16-22 Mart tarihleri arasında düzenlenecek Dünya Su Forumu'na karşı oluşturulan Alternatif Su Forumu'na destek vererek, suyun küresel piyasa faktörleri tarafından ekonomik bir mal olarak tanımlanmasının insan hakları ile bağdaşmadığını ve bunun asla kabul edilemeyeceğini söyledi. Dünya Su Konseyinin, düzenledikleri bu forumlarla ülkemizdeki tüm suların özelleştirmesini amaçladığına dikkat çeken Bülent Tanık, su kaynaklarının halkın malı olduğunu ve halkın su kullanım hakkının engellenemeyeceğini belirtti. Suyun toplumun yararına, ekonomik bir meta olarak değil, yaşam ve sosyal değerlere öncelik veren bir politika ile yönetilmesinin önemine değinen Tanık, "Bunun en acı örneklerini Başkent Ankaramızda yaşadık. Ankara, keyfi, plansız ve suyun meta olduğu anlayışının en acımasız şekilde uygulandığı bir kent konumuna dönüştürüldü. Bu politika sonucu Ankara'da su fiyatları hızla artmış, halkın su ihtiyacı ‘kirli' ve ‘arıtılmamış Kızılırmak' suyu ile temin edilme yoluna gidilmiş; bu yetmiyormuş gibi kirli suya bir de zam yapılmış; 2007 yılında Ankara susuz bırakılmış, beceriksiz yönetim sonucu su şebeke boruları patlatılmış; halk sağlığı tehdit edilmiş, çaresizlik ve beceriksizlik sonucunda su sorunu takdir-i ilahi'ye havale edilmiş, 2007 Ağustos'unda herkesin 2 ay Ankara dışına çıkması tavsiye edilmiştir. Özetle küresel su politikalarının izleri ve bu politikaların ülkemizdeki aktörleri suyun özelleştirilmesi uğruna çevreyi tahrip etmişler, halkın sağlığı ile oynamışlar ve halkın su hakkını ellerinden almışlardır. Dünya Bankası, Birleşmiş Milletler ve IMF aracılığıyla egemen kılınmaya çalışılan, su hizmetlerinin özelleştirilmesi politikalarının oluşturulmasının aracı olan Dünya Su Forumuna karşı, ülkemizde sendikalar, meslek örgütleri ve sivil toplum kuruluşlarının oluşturduğu Alternatif Su Forumu girişimleri ve Kadıköy Mitingi Ülkemiz şartlarında özel bir anlam taşımaktadır. Suyun özelleştirilmesine karşı suyun yaşam ve sosyal boyutunu ulusal ve uluslararası arenaya taşımaya çalışan Alternatif Su Forumu'nun girişimlerini, seçildiğim takdirde Belediye Başkanlığım döneminde ortaya koymaya çalışacağım ‘Yeni Toplumcu Belediyecilik' modeli ile uyum içinde görüyor ve destekliyorum" şeklinde konuştu. Bülent Tanık, su yönetimi konusundaki önerilerini de şöyle sıraladı: 1. Su, toplumun yararına ekonomik bir meta olarak değil Yaşam ve sosyal değerlere öncelik veren bir politika ile yönetilmeli, 2. Su hakkının bir yaşam hakkı olduğu kabul edilmeli, 3. Su daha etkin ve bütüncül yönetilmeli ve suyun kamusal bir kaynak olduğu kabul edilmeli, 4. Su ve sanitasyon hizmetlerine kesintisiz erişim sağlanmalı, 5. Su ve sağlık ilişkisi birlikte ele alınmalı, 6. İnsan ve ekosistem ihtiyaçları üzerine su yönetimi kurulmalı, 7. Su kullanım verimliliği programları ile "kuraklıkla mücadele planları" ve "sel gibi aşırı meteorolojik olayları kontrol altına alma çalışmaları" yapılmalı; afet yönetimi sistemi kurulmalı, tek elden, sel ve kuraklık gibi meteorolojik afetlere öncelik verilmeli, Su kullanım verimliliği programı kapsamında tarım, sanayi ve ticarette su ihtiyacını en aza indirecek teknolojiler desteklenmeli, atık suların geri kazanımı sağlanmalı, şebeke su kayıpları önlenmeli