SİVAS’TA MASA TENİSİ AŞKI-ALİ AYDEMİR

Masa tenisi diğer ismiyle ping pong kolay oynanan ve çoğu kişinin rahatlıkla yapabileceği bir spor dalı olarak bilinir. Yüzme sporuyla birlikte insan sağlığına en çok etki eden spor olduğu da söylenmektedir. Dünyada Japonya, Kore, Çin gibi ülkelerde bu spor çok yaygındır ve Dünya’ya yayılmıştır. Uluslararası yapılan müsabakalarda bu ülkeler kendinden söz ettirmektedirler. Bu ülkeleri sporcuları Türkiye başta olmak üzere kapışılmakta ve kulüplere transfer yapılmaktadır. Masa tenisi sporu son yıllarda yurdumuzda hayli ilerleme kaydetmiştir. Masa tenisinde Sivas’ın apayrı bir özelliği ortaya çıkmaktadır. Yediden yetmişe masa tenisi sporuna ilgi gösterenler gün geçtikçe artmaktadır. Türkiye’nin en büyük Mega kenti olan İstanbul’da lisanslı masa tenisi sporcu sayısı 4500 civarında iken; Sivas’taki lisanslı masa tenisi sporcu sayısı 6500 ü aşmıştır. İki İl’in nüfusunu karşılaştıracak olursanız Sivas farkını görürsünüz. Sivas’taki ilk-orta ve lise dengi 150 okulda masa tenisi çalışmaları ve antrenmanları yapılmaktadır. 2. lig de bir takımı olan Sivas’ta, 8 ulusal hakem ve 20 İl hakemi mevcuttur. Sık sık ilçelerde ve İl merkezinde turnuvalar yapılmakta ve dereceye giren okullar ve öğrenciler ödüllendirilmektedir. Turnuva başlarken ve biterken yetkililerden birilerinin bulunmasını gerekli görüyoruz. Spor salonlarında diğer spor aletlerinin çokluğunun yanında masa tenisiyle ilgili spor aletlerinin çokluğu ve son sistem malzemelerin mevcut olduğu görülmektedir. Masa tenisi robotlarıyla çalışmaların daha modern olması gözden kaçmamaktadır. Hafta sonları salonlar dolmakta ve çalışmalar devam etmektedir. 28-29-30 Mayıs 2014 tarihleri arasında Sivas merkezindeki 4 Eylül Kapalı Spor Salonunda yapılan İlkokullar arası minikler masa tenisi yarışmalarında bulundum. Tertipli, düzenli ve sistemli bir şekilde hazırlanan salonda 12 adet masanın oluşu, 8 ulusal hakemin ciddi bir şekilde maçları zamanında kusursuz yönetmeleri dikkat çekiciydi. Bu sporu ciddiye alan ve öğrencilerini çalıştıran öğretmenler ve okullar müsabakalar sonunda karşılığını almışlardır. En çok dikkat çeken bir takımda Yıldızeli’nin Menteşe Köyü İlkokulu minikler kız takımıydı.40 öğrencilik bir okuldan böyle başarılı çocuklar çıkarmak çok önemli bir hizmettir. Menteşe Köyü’nün öğretmeni oğlum, Mehmet’in azimli bir şekilde çalıştırdığı takım; üç gün boyunca yaptıkları tüm maçları alarak şampiyon olması, madalyalarını ve kupalarını almaları bizleri son derecede mutlu ettiği gibi otoriteleri de hayrette bırakmıştır. Geçen yıl yapılan minikler erkek takımı İl ikinciliğini elde etmiştir. Bu yılki Turnuvaya katılan 10 takımın içinden namaglûp olarak tüm maçları Menteşe’nin kazanması ayrı bir güzellikti. Bir ay kadar önce Yıldızeli’nde yapılan minik kızlar ferdi müsabakalarında yine birinciliği ve ikinciliği alan Menteşe Köyü öğrencileri maçları izleyenleri etkilemişlerdir. Şampiyon ekibin en başarılı oyuncusu Hava nur ÖZTÜRK, yaptığı bütün maçları kazanmıştır. Hevesin, ciddiyetin ve yeteneğin olduğu yerde başarılı işler yapılır. Kendisi teknoloji ve tasarım öğretmeni olduğu halde masa tenisi antrenörlüğü yapan Günay GÜZEL, kendisini bu spora ve Sivas’a adamış bir eğitimcidir. Ulusal hakemliğinin yanında Sivas bölgesi başhakemliğini de yürütmektedir. Açılan kurslarda kursiyerlerle bir bir ilgilenmesi, başarılı sporcular yetiştirmesini takdir etmemek mümkün mü? Başarılı çalışmalarda bulunan öğretmenleri umarım yetkililer değerlendirmeye alır ve ödüllendirme yoluna giderler. 1992 ila 1993 yılları arasında Kırşehir’in Mucur İlçe’sinde ki Hacı Ömer Sayın İlkokulunda müdürlüğüm sırasında sosyal etkinlikleri yürütmek için diğer okullarda olduğu gibi bende masa tenisi egzersiz kursuna açmıştım. Siyasilerce tercih yapılıp bir resim öğretmeninin ilköğretim müdürlüğüne getirilirse ve bu müdür spora ilgi duymazsa; tabi ki problem çıkacaktır. Yardımcısını sık sık kontrole gönderdiği yetmiyormuş gibi ilçedeki diğer kursları da keyfi olarak kapattı. 2010 yılında görev yapıp emekliye ayrıldığım Cumhuriyet Okulun çok amaçlı bir salonu yoktu. Salon olmayınca sosyal ve kültürel faaliyetler haliyle yapılamıyordu. Ek bina yapılacak bahçede bir bölüm olmasına rağmen, defalarca yazılar yazarak salon yapılmasını istememizi müdür ve yetkililer ciddiye almadılar. İlçe Milli Eğitim Müdürü;”Bahçeyi daraltırız. Çocuklar nerede oynayacak? ”. Diyerek konuyu kapattı. Sivas’taki spora gönül vermiş idareci ve öğretmenleri katkılarına bakıyorum ve o günlerle kıyaslamalar yapıyorum. Üzülmemek elde değil. Katkıları olanları hizmetlerde yarış edenleri kutluyorum. Başarılarının daim olmasını diliyorum. “Bazı insanları hak etmedikleri makamlara getirirlerse; o idareciler, kendinden aşağıdakileri kaparlar. Kendinden üsttekilere taparlar.”Demiş atalar. Hak edenler haklarını almalıdırlar. Farklılık yaratanlar gözetilmeli, yan yatanla, çamura batanlar ayırt edilmelidir. Saygılarımla…