Şifa için kaplıca seçimine dikkat
Kaplıcalar, şifa bulma umuduyla her yıl milyonlarca kişinin akın ettiği özel alanlardır. Ülkemizde de birçok kaplıca mevcut. Uzun yıllar Basketbol A...
Kaplıcalar, şifa bulma umuduyla her yıl milyonlarca kişinin akın ettiği özel alanlardır. Ülkemizde de birçok kaplıca mevcut. Uzun yıllar Basketbol A Milli Takımı’mızın doktorluğunu yapan, hala da Galatasaray LİV Hospital Basketbol Takımı Doktoru olan Adnan Bağrıaçık konu ile ilgili bilgiler verdi.
Adeta bir kaplıca cenneti olan güzel ülkemizin; bu zenginliğinden tam anlamıyla, doğru bir şekilde faydalanamadığımızı söylememiz gerekiyor maalesef.
Allah vergisi bu muhteşem mirası bozmadan sağlığın ve turizmin hizmetine sokmak konusunda başarılı olduğumuzu söylemek zor. Kaynağın hemen etrafına onlarca yapı yaparak,her şeyi kirletmek tesis yapmak olmuyor mesela… Tam tersine kaynak bölgesinin hemen çevresi koruma altına alınmalı, doğallığını bozmamalı, kirlenmesine izin vermemeliyiz. Sağlık için faydalanmak için de mutlaka bir doktorun onayını almalı, onun önerileri doğrultusunda şifa kürlerini gerçekleştirmeliyiz.
Şifalı sular genelde iki şekilde ortaya çıkar. Yağmur ve eriyen kar sularının yer altına inmesiyle minerallerle karışarak tekrar yeryüzüne çıkarak meydana gelebilir. Ya da; yer altında sıvı veya hamur kıvamında uçucu gazlarla doymuş olarak bulunan (magmatik) suların, yüksek basınç ve yer çatlakları sayesinde yeryüzüne çıkmasıyla oluşan şifalı sulardır.
Kaplıcalar; başta kas-iskelet sistemi rahatsızlıkları ile dolaşım, solunum, sindirim, sinir ve kadın hastalıklarının tedavisinde kullanılır.
Kaplıca seçiminde dikkat edilecek noktalar; Gideceğiniz kaplıcayı seçerken bilinçli olmak, bilgi sahibi olmak size büyük avantajlar sağlar. O halde kulak verin. Termal su demek için, doğal sıcaklıkları 20 °C’nin üzerinde olan sular kastedilir.
Tuz oranı yüksek kaplıcalar; romatizmal ortopedik hastalıklar, periferik sinir sistemi hastalıkları ve jinekolojik hastalıklarda faydalıdır.
Cilt hastalıkları kükürt oranı yüksek termal suları tercih etmelidir.
Kalp hastalıkları ise radon ve karbondioksit içeren suları tercih etmelidir.
İçme küründe kullanılan suyun sıcaklığı genellikle 25°C dir. İçme’de’ içilen suyun içindeki minerale göre tedavi öngörülür. Mineralli su kaynakları içilmelidir.
Su içildikten sonra belirli bir süre dinlenmelidir. Günlük doz mutlaka ufak miktarlara bölünerek verilmelidir.
Bazen de şifalı suların solunum yoluyla alınan minerallerinden faydalanılır. (inhalasyon)
Mesela; bikarbonatlı sular akciğerler deki dolu bronşları boşaltır, kalsiyumlu sular ödemi azaltır, antialerjiktir, magnezyumlu sular ise spazm çözücüdür. İnhalasyonlar 28-31°C lik sıcaklıklarda 5 ila 15 dakikalık sürelerde yapılır. İnhalasyon ağız yoluyla yapılmalı, yavaş ve derin nefes alıp,10saniye tutulup, hızla nefes verilmelidir.
PEKİ, HANGİ DURUMLARDA KAPLICA TEDAVİSİ UYGUN DEĞİLDİR?
Hastalıkların akut (alevlenme, kriz) dönemlerinde, ateşli enfeksiyon hastalıklarında, Kalp, böbrek, karaciğer gibi organların yetersizliklerinde, Aktif tümör varlığında ve Kanama ile seyreden hastalıklarda
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.