ŞEREFİMİZLE ÖLMEK...

ŞEREFİMİZLE ÖLMEK...

Ölüm fani hayatın sonu, ebedi alemin başlangıcı. Ebedi aleme hazırlık, tabiri caiz ise azık hazırlamak, hazırlıklı olarak gideceğimiz yere gitmek....

Ölüm fani hayatın sonu, ebedi alemin başlangıcı. Ebedi aleme hazırlık, tabiri caiz ise azık hazırlamak, hazırlıklı olarak gideceğimiz yere gitmek. Bu hazırlıklar içerisinde insan oğlunun öğle azıklar hazırlaması gerekir ki! Vardığın yerde o azıkların güzelliğini görmek, o azıkların güzelliğini Yaradanın taktir etmesi " sen benim için bu yola çıkarken hazırlamış olduğun azıktan memnunum" demesi gerekmektedir. Yaradanın memnun olacağı azıklarsa onun yolunda, göstermiş olduğu menzilde yürümek, yürürken de adımını ona yaklaşmak için atmaktır. Ona yaklaşmak o kadar kolay olmaya bilir. Ama fani dünyanın gösterişinden uzaklaşarak ölümü beklemek ve ölürken de şerefli ölmek, alnı açık olarak Yaradanına varmak en güzellerinden olması gerekmektedir. Şerefle ölmek, insanın en güzel hasletlerinden birisidir. Şerefli ölmenin vasıflarını şöyle azda olsa sıralayabiliriz: vatanına, bayrağına, namusuna, şerefine, geleceğine göz dikenlere karşı can siper hane mal ve canıyla karşı koymak. Bu karşı koyma belki de güç bakımından eşit olmaya bilir. En modern silahlar karşısında azın çokluğa karşı direnişi olabilir. Silahların karşısında sapanla taş atmalarla olabilir. Kerbelada olduğu gibi 30.000 kişiye karşı 72 kişi olabilir, Çanakkale savaşlarında olduğu gibi dünyanın en modern ordularına karşı yek vücut çarpışma olabilir. Gazze de emperyalist güçlere karşı soba borularından yapılma roketlerle olabilir. Çocukların ve yaşlıların , kadın ve kızların ölürken kelimeyi şahadet getirerek ölmesi olabilir. Şerefli ölüm; Bosna Hersek de ırzına musallat olan Sırplara karşı kahramanca direnen bacılarımızın analarımızın ölmesi gibi olabilir. Şerefli ölmeyi, Allah'a ulaşma yollarını daha çok sayabiliriz. Şimdi: dünyada adı çok kendisi yok olan İslam dünyasının bakışları arasında katliama, soy kırımına uğrayan, emperyalistlerin ise İslam'a karşı birlik olduğunu, camilerin ve ibadet hanelerin yerle bir olduğu, çoluk ve çocukların akan göz yaşları arasında ölen ana, baba ve din kardeşlerinin şerefli ölümü seçmeleri elbette Allah'a ulaşmanın en güzel örneğidir. Yahudi ve yandaşları kan kusturdukları yavruların, ölümlerinin nereye uzandığını elbette bilemezler. Onlar ancak ölüm tarlasında kan içmeyi bilirler. Ya sizler!!! O vampirlere göz yuman, bir eli yağda, bir eli balda olan Arap alemi! Sizler ölürken şerefli mi öldük diyeceksiniz?. Bu olaylar sizlerin başına da er veya geç gelecek o zaman şerefli yaşamanın ve şerefli ölmenin ne olduğunu kavrarsınız. ama iş işten geçmiş olur. Mısır devleti kapıları kapatıyor, Arabistan bana değmeyen yılan bin yaşasın, Suriye, Umman daha niceleri kendinize gelin, ölenler senin din kardeşin, ölenler senin yavrun, anan, baban, bacın kardeşin dinin her şeyin. Kendine gel, unutma bu olanları. Bak Pakistan'a, Afganistan'a bak, Irak'a bak etrafın ateş çemberi, ateş halkası genişliyor, yanacaksın, servetin kül olacak. Ama şerefli ölemeyeceksin. Ölümlerin en güzeli şerefle ölmek, tıpkı GAZZE deki yavrular gibi. Ölürken bile bağırıyorlar " TA ÖLÜM YA İSTİKLAL" ŞEREFİMİZLE ÖLELİM. Gökyüzünden atarlar, kimyasal silahları, Görün hele ey! İslam alemi, ölen aslanları. Arap alemi; bir gün saracak ateş, sizin paraları Allah da biliyor ki, Gazze de yara saranları. Bende bir bebeyim, daha emmedim annemi, Yahudi kan emiyor, aradığı bendemi? Şerefli öleyim, alın benimde kellemi. Sualler sorulacak, bizlere ayıracaklar Cenneti.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.