Öğretmen okulları 161 yaşında
‘Tarihi olmayan bir millet köksüz ağaca benzer' Öğretmen Okullarının Kuruluşunun 161'inci yılı, çeşitli etkinliklere kutlandı. Programın açılış...
‘Tarihi olmayan bir millet köksüz ağaca benzer'
Öğretmen Okullarının Kuruluşunun 161'inci yılı, çeşitli etkinliklere kutlandı. Programın açılış konuşmasını yapan Okul Müdürü Kemal Erdem, Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk'ün ‘Tarihi olmayan bir millet köksüz ağaca benzer' sözü ile örnek vererek, öğretmen okulları 161 yıllık geçmişi ile tarihteki haklı ve önemli yerini aldığını belirtti.
ÖĞRETMEN YETİŞTİRME
16 Mart Öğretmen Okullarının Kuruluşunun 161. yıldönümü münasebetiyle Kırıkkale Anadolu Öğretmen Lisesi tarafından Kültür Merkezi'nde kutluma programı düzenlendi. Programın açılış konuşmasını yapan Okul Müdürü Kemal Erdem, "İnsanoğlu var olduğu günden bu yana öğrenme ihtiyacı içindedir. Bu ihtiyacı karşılamak üzere sürekli bir öğretene ihtiyaç duyulduğunu görmekteyiz. Bu anlamda öğretmenlik insanlık tarihi kadar eskidir. 161 yıllık bu süreçte; Darulmuallimin, Darulmuallimat, Köy enstitüsü, Eğitmen kursları, ilk öğretmen okulu, Yüksek öğretmen okulu ve 1982 yılından itibaren de Eğitim fakültesi adlarıyla öğretmen yetiştirme işi devam etmiştir"
BÜYÜK SORUMLULUK
"1989 yılında mevcut 27 Öğretmen Lisesi Anadolu Öğretmen Lisesi'ne dönüştürülmüş ve bugün sayısı 194 e ulaşmış bulunan bu okullar Eğitim fakültelerinin en önemli kaynağı haline getirilmiştir.
Başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk'ün ‘Tarihi olmayan bir millet köksüz ağaca benzer' veciz sözünde belirttiği gibi, öğretmen okulları 161 yıllık geçmişi ile tarihteki haklı ve önemli yerini almıştır. Dünyanın her tarafında öğretmenler insan topluluğunun en fedakar ve saygıdeğer unsurlarıdır. Toplumun düşmanı bilgisizlik, Bilgisizliğin düşmanı öğretmendir. Öğretmenler sizin başarınız Cumhuriyetin başarısı olacaktır. Biz öğretmenlere büyük bir sorumluluk yüklediğini de görmekteyiz" diye konuştu.
515 ÖĞRENCİ
Okulun durumu hakkında da bilgiler veren Okul Müdürü Erdem "Okulumuz 09 Şubat 2009 tarihinde yeni eğitim-öğretim ve pansiyon binalarına taşınarak fiziki yetersizlik sona ermiştir. Okulumuzda beş yönetici 35 öğretmen 515 öğrenci ile eğitim öğretime devam edilmektedir. Öğretmen ihtiyacı ve boş geçen dersimiz yoktur. 2008 yılında mezun öğrencilerimizin yüzde 76'sı üniversiteye yerleşmişlerdir. Okulumuzun eğitim öğretimini etkileyecek acil bir sorunu bulunmamaktadır" açıklamalarına yer verdi.
BİLGİ BİRİKİMİ
Erdem'in konuşmasından sonra Milli Eğitim Müdürü Mehmet Peker bir konuşma yaptı. Peker, 16 Mart 1848 de açılan Darül Muallimi'nden başlayarak tüm öğretmen yetiştiren kurumlarda, o günden günümüze değin ülkemizde binlerce öğretmen, bilim adamı, siyasetçi, sanatçı yetişmiş ve bunlar, bilim ve aklın ışığındaki çabalara öncülük ettiğini belirtti. Peker "Bilgi birikiminin hızla arttığı, uzmanlaşmanın önem kazandığı gelişmiş toplumlarda bireylerin belli amaçlar doğrultusunda planlı bir şekilde yetişmesi gerekmektedir. Ancak bireyin yaşamı için gerekli tüm bilgileri, modern teknolojinin bu kadar geliştiği bu çağda bile yalnızca kitle iletişim araçlarından kazanması mümkün değildir"
SONSUZ FEDAKARLIK
"Çünkü bu tür öğrenmelerde olumsuz bilgiler ve telafisi güç zararlar da doğabilmektedir. Öğrenmenin gerçekleşmesinde öğreten ile öğrenen arasında özel bir bağ kurulmalıdır. Bunu da yüreğindeki tükenmek bilmeyen sevgi ve ile sonsuz fedakarlıkla ancak öğretmenlerimiz gerçekleştirebilmektedir. Öğretmen okulları kuruluşundan Cumhuriyet dönemine kadar belirli bir gelişme göstermekle beraber istenilen düzeye ulaşılamamıştır. Cumhuriyet dönemine geçilirken toplumun yüzde 10'u bile okur- yazar olmadığı için, öğretmen yetiştirme konusu en büyük öncelikler arasında yer almıştır"
SORUMLULUK BÜYÜK
"Eğitimin önemi her zamankinden fazla anlaşılmış ve eğitim seferberliği başlatılmıştır. Atatürk, bizzat kendisi "Başöğretmen" unvanı ile tebeşiri alarak, kara tahta başında halka ders vermiş, toplumun eğitimi için büyük çaba harcamıştır. Büyük Önder Atatürk, bir köy okulunu ziyaretinde, ders vermekte olan genç bir öğretmenin sınıfına girdiği zaman, öğretmenin, yerini kendisine bırakması üzerine söyledikleri: ‘Hayır yerinize oturunuz ve dersinize devam ediniz! Eğer izin verirseniz, biz de sizden istifade etmek isteriz. Sınıfa girdiği zaman Cumhurbaşkanı bile, öğretmenden sonra gelir" sözleri öğretmenlik mesleğinin önemini belirtmenin yanında, sorumluluklarının da ne kadar büyük olduğunu vurgulamaktadır" ifadelerine yer verdi.
ÖĞRETMEK BİR RUH
Geleceğimizi şekillendirecek mimarlar olma arzusu taşıyan Sevgili Gençlere seslenen Peker "Öğretmenlik mesleğini sevdiğinizi, okullarınızı severek seçtiğinizi, bu mesleğin öneminin bilincinde olarak, bu ağır sorumluluğu almaya ve gereken özveriyi göstermeye hazır olduğunuzu biliyorum. Öğretmek bir ruh, bir heyecan, bir aşk işidir. Sizler başarılarınızla bizleri onurlandırmaktasınız. Üstün gayretler göstererek daha büyük başarılara ulaşacağınıza gönülden inanıyorum. Hayatlarını eğitime adamış emekli öğretmenlerimizin, bütün eğitimcilerin ve öğretmen adayı sevgili gençlerimizin bu anlamlı gününü kutluyor, başta Başöğretmen Atatürk olmak üzere, ebediyete intikal etmiş bütün öğretmenlerimizi saygıyla anıyorum" şeklinde konuşmasını tamamladı.
TÜRKİYE'DE 7'İNCİ SIRADAYIZ
Programda son olarak Kırıkkale Belediye Başkanı Veli Korkmaz konuştu. Korkmaz, bir bireyin yetişmesinde 5 temel unsurun bulunduğunu söyleyerek "Eğer bir birey yetişiyorsa, ailesi, okulu, öğretmeni, çevresi gibi en büyük etkendir. Öğretmenlik en önemli mesleklerden biridir. Gençlerin büyük sorumluluğu vardır. Kırıkkale Eğitim anlamında özel bir yere sahiptir. Yapılan bir araştırmada Kırıkkale eğitim durumunda Türkiye'de 7'inci sıradadır. 7'inci sırada olmanın ayrıcalığını ve bununda hakkını vermeliyiz. Bundan sonraki dönemde Osmangazi Bölgesini eğitim için kullanacağız. Öğrencilerimizin vakitlerini geçirebileceği bir mekan oluşturmaya çalışacağız" dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.