Müteahhitliğin standardı yok
Tüm İnşaat Müteahhitleri Federasyonu (TİMFED) buluşmasında kentsel dönüşüm ve sektör sorunları konuşuldu. Türkiye’deki 80 bin üyesini 30 birlik...
Tüm İnşaat Müteahhitleri Federasyonu (TİMFED) buluşmasında kentsel dönüşüm ve sektör sorunları konuşuldu.
Türkiye’deki 80 bin üyesini 30 birlik çatısı altında buluşturan TİMFED, 81 ilden 300 delegesiyle 5. Olağan Genel Kurulu’nu gerçekleştirdi. İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu (İMKON) bünyesindeki 52 birlikte üye olan 150 bin müteahhidin temsilcilerinin de katıldığı genel kurulda Tahir Tellioğlu tekrar Genel Başkanlığa seçildi.
TOBB Kuleleri Konferans Salonunda gerçekleştirilen Genel Kurul’a Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Halil Etyemez, TOBB Genel Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu, Tüm İnşaat Müteahhitleri Federasyonu (TİMFED) Genel Başkanı ve İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu (İMKON) Başkanı Tahir Tellioğlu, katıldı.
NEDEN BİRİNCİ OLMAYALIM Kİ?
Genel Kurula hitaben bir konuşma yapan Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, Dünya üzerinde İnşaat sektörünün 12 trilyon dolarlık bir hamulesi olduğunu ve Türk inşaat sektörünün dünya ikincisi konumunda bulunduğunu belirterek, “Federasyonumuzun ülkeye gelmiş olması inşaat sektörümüzün de büyümesinin ve bir araya gelmesinin ışığını yakıyor. Bu bana dünyada inşaat sektöründe birinci olacağımızın da umudunu veriyor. Neden birinci olmayalım ki” dedi.
Kentsel dönüşümle ilgili olarak zaman zaman basında çıkan haberlere de değinen Güllüce “Bakanlık bütün Türkiye’de deprem riski olan binaları derhal yıkıp, yapıp millete teslim etmelidir” şeklinde haberler çıkıyor. Söylenilen harika bir temenni, temenni olarak katılmamak mümkün değil hepimiz buna katılırız. Ama dünyada matematik diye, sayı diye bir şey icat edilmiş. İnsanoğlu sayı saymayı, matematiği biliyor. Şimdi çarpacaksın, böleceksin kaç bina ve her bina kaç lira ve sonunda ne çıktı. Bugün basında yer aldı, “Bakan’ın itirafı: ‘Bütçemizde bu kadar para yok’ “ diye. Bu bütçe mütçe işi değil. Bu inanılmaz bir rakam, yani 7 milyon yazacaksın sonuna da 6 tane sıfır koyacaksın bu kadar para lazım. Onu okumaya biraz zorlanırsınız. Bir yılda, üç yılda bu işleri yapacaksın. Türkiye Cumhuriyeti devletinin değil dünya devletlerinin böyle bir gücü var mı? Diye sorarsınız. Kentsel dönüşümün eksikleri yok mu? Daha farklı olmalı mıydı? Modeli var mı? Bunların hepsi tartışılabilecek şeyler. Model oluşturulabilir mi? Zor. Çünkü her yerin özellikleri çok farklı farklı, belki böyle gruplaştırılabilir “A” grubu, “B” grubu, “C” grubu diye, ama İstanbul’da yapacağınızla Kars’ta yapacağınızla Ardahan’da, Yozgat’ta yapacağınızla, Çorum’da yapacağınızla, Ankara da yapacağınız; bunların birbiriyle benzemeyen o kadar farklılıkları var ki bir model oluşturamazsınız. Gruplaştırabilirsiniz belki. Sıkıntıları çok olan, çok zor yapılabilen bir şey ama buna rağmen yapmak zorundayız ve bu yolda ilerleyeceğiz.” dedi.
200 CİVARINDA ALT SEKTÖRÜ ETKİLİYOR
ÇSGB Bakan Yardımcısı Halil Etyemez, TİMFED’in kuruluşunun ardından bugüne kadar geçen süre içinde, hızla büyüyerek, ortaya koyduğu ilke ve vizyonla Sivil Toplum Kuruluşları arasında kendisine müstesna bir yer edindiğini, Bakanlık olarak, TİMFED’in çalışmalarını yakından takip ettiklerini ve faaliyetlerini takdirle karşıladıklarını belirtti.
“Türkiye’nin her alanda büyümesi ve gelişmesi elbette ki inşaat sektörüne de yansımaktadır. İnşaat sektörü, istihdam ve katma değer açısından ülke ekonomileri için son derece önemli bir sektör olup, 200 civarında alt sektörü dolaylı olarak etkilemektedir” diyen Etyemez, büyük ve güçlü Türkiye yolunda ilerlerken lokomotif sektörlerden biri olan inşaat sektöründe, iş sağlığı ve güvenliği konusunda çeşitli sıkıntılar yaşandığını belirtti. İnşaat sektörünün, inşaat işlerinin geçici olması, branşlaşmanın çok fazla olması, birden fazla alt işveren olması gibi kendine has bazı özellikleri ile iş sağlığı ve güvenliği açısından zor bir alan olduğunun bilincinde olduklarını ifade eden Etyemez, Kongrenin inşaat sektöründe faydalı sonuçlar ortaya koyacağına inancının tam olduğunu söyledi.
MÜTEAHHİTLİĞİN BİR STANDARDI YOK
TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu, İnşaat sektörünün Türkiye ekonomisinin lokomotiflerinden birisi olduğuna değinerek milli gelirin %6’sını oluşturan ve 2 milyon kişiye istihdam sağlayan sektörün Türkiye’de geleneksel sermaye birikiminin en büyük halkası olduğunu belirtti. Dünya ekonomisinin %13’ünü teşkil eden müteahhitlik sektöründe Türk müteahhitlerin ikinci sırada yer aldığına değinen Hisarcıklıoğlu, en önemli konunun müteahhitlik mesleğinin standartlarının ortaya konması olduğunu belirtti ve “Kentsel dönüşümle eskiyen, standartlara uymayan üst yapımızı yeniliyoruz ama maalesef kimlerin müteahhitlik yapabileceğini, standardın ne olacağını bilmiyoruz. Böyle bir standardımız yok. Aramızdaki çürükleri ayıklayamıyoruz” dedi. “Yaklaşık 10 tane kanun bizim nasıl iş yapacağımızı tarif ediyor. Buna bağlı olarak her bir belediye farklı bir uygulama yapıyor” diyen Hisarcıklıoğlu bunların standartlaştırılmasına, tekleştirilmesine acilen ihtiyaç olduğunu söyledi.
ARAMIZDAKİ ÇÜRÜKLERİ AZALTALIM
TİMFED Genel Başkanı Tahir Tellioğlu, Türkiye’de 7 milyon civarında çürük yapı olduğunu belirterek “Müteahhitlik sektörünün en önemli sorunlarından biri olan Çürük yapı stokunu biriktiren sebepler neyse, bunların aktörleri de kim ise bu aktörlerin gerekli ıslahı yapılmadan aynı aktör, aynı kapı, aynı mantalite ile bu işin çok sağlıklı yürümeyeceği de ayrı bir önem konusudur” dedi. Bu aktörlerin müteahhitler olduğunu belirten Tellioğlu, “Bu müteahhitler kim?” diye bana sorulduğunda ben tanımlamakta zorlanıyorum. Meslek olarak 0 ile 100 arasında bir standartta müteahhitler var. Bu standartsızlık içinde bir tanımlama yapmakta zorlanıyorum” dedi. Kentsel dönüşümün en önemli aktörlerinden olan müteahhitlerin yasal bir mevzuata kavuşturulması, mesleki tanımının yapılması, kısaca aralarındaki çürüklerin ayrılması gerektiğini söyleyen Tellioğlu, 600 milyon nüfusa sahip 27 Avrupa ülkesindeki müteahhit sayısının 100 bine varmadığını, Türkiye’de ise bu sayının 300 bin olduğunu belirtti. Tellioğlu; Aktif ve faal olan ve ciddi anlamda bu işi yapan 150 bin civarında müteahhit olduğunu, 50 bin civarında da iyi niyetli ve bu işi yapmaya meyilli olan meslektaşları bulunduğunu, kalan 100 bin müteahhitin ise tamamen mesleğin ayıbı olduğunu ve bu meslekteki olumsuz tabloya sebep olduklarını ifade etti.
[gallery ids="215944,215951,215950"]
NEDEN BİRİNCİ OLMAYALIM Kİ?
Genel Kurula hitaben bir konuşma yapan Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, Dünya üzerinde İnşaat sektörünün 12 trilyon dolarlık bir hamulesi olduğunu ve Türk inşaat sektörünün dünya ikincisi konumunda bulunduğunu belirterek, “Federasyonumuzun ülkeye gelmiş olması inşaat sektörümüzün de büyümesinin ve bir araya gelmesinin ışığını yakıyor. Bu bana dünyada inşaat sektöründe birinci olacağımızın da umudunu veriyor. Neden birinci olmayalım ki” dedi.
Kentsel dönüşümle ilgili olarak zaman zaman basında çıkan haberlere de değinen Güllüce “Bakanlık bütün Türkiye’de deprem riski olan binaları derhal yıkıp, yapıp millete teslim etmelidir” şeklinde haberler çıkıyor. Söylenilen harika bir temenni, temenni olarak katılmamak mümkün değil hepimiz buna katılırız. Ama dünyada matematik diye, sayı diye bir şey icat edilmiş. İnsanoğlu sayı saymayı, matematiği biliyor. Şimdi çarpacaksın, böleceksin kaç bina ve her bina kaç lira ve sonunda ne çıktı. Bugün basında yer aldı, “Bakan’ın itirafı: ‘Bütçemizde bu kadar para yok’ “ diye. Bu bütçe mütçe işi değil. Bu inanılmaz bir rakam, yani 7 milyon yazacaksın sonuna da 6 tane sıfır koyacaksın bu kadar para lazım. Onu okumaya biraz zorlanırsınız. Bir yılda, üç yılda bu işleri yapacaksın. Türkiye Cumhuriyeti devletinin değil dünya devletlerinin böyle bir gücü var mı? Diye sorarsınız. Kentsel dönüşümün eksikleri yok mu? Daha farklı olmalı mıydı? Modeli var mı? Bunların hepsi tartışılabilecek şeyler. Model oluşturulabilir mi? Zor. Çünkü her yerin özellikleri çok farklı farklı, belki böyle gruplaştırılabilir “A” grubu, “B” grubu, “C” grubu diye, ama İstanbul’da yapacağınızla Kars’ta yapacağınızla Ardahan’da, Yozgat’ta yapacağınızla, Çorum’da yapacağınızla, Ankara da yapacağınız; bunların birbiriyle benzemeyen o kadar farklılıkları var ki bir model oluşturamazsınız. Gruplaştırabilirsiniz belki. Sıkıntıları çok olan, çok zor yapılabilen bir şey ama buna rağmen yapmak zorundayız ve bu yolda ilerleyeceğiz.” dedi.
200 CİVARINDA ALT SEKTÖRÜ ETKİLİYOR
ÇSGB Bakan Yardımcısı Halil Etyemez, TİMFED’in kuruluşunun ardından bugüne kadar geçen süre içinde, hızla büyüyerek, ortaya koyduğu ilke ve vizyonla Sivil Toplum Kuruluşları arasında kendisine müstesna bir yer edindiğini, Bakanlık olarak, TİMFED’in çalışmalarını yakından takip ettiklerini ve faaliyetlerini takdirle karşıladıklarını belirtti.
“Türkiye’nin her alanda büyümesi ve gelişmesi elbette ki inşaat sektörüne de yansımaktadır. İnşaat sektörü, istihdam ve katma değer açısından ülke ekonomileri için son derece önemli bir sektör olup, 200 civarında alt sektörü dolaylı olarak etkilemektedir” diyen Etyemez, büyük ve güçlü Türkiye yolunda ilerlerken lokomotif sektörlerden biri olan inşaat sektöründe, iş sağlığı ve güvenliği konusunda çeşitli sıkıntılar yaşandığını belirtti. İnşaat sektörünün, inşaat işlerinin geçici olması, branşlaşmanın çok fazla olması, birden fazla alt işveren olması gibi kendine has bazı özellikleri ile iş sağlığı ve güvenliği açısından zor bir alan olduğunun bilincinde olduklarını ifade eden Etyemez, Kongrenin inşaat sektöründe faydalı sonuçlar ortaya koyacağına inancının tam olduğunu söyledi.
MÜTEAHHİTLİĞİN BİR STANDARDI YOK
TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu, İnşaat sektörünün Türkiye ekonomisinin lokomotiflerinden birisi olduğuna değinerek milli gelirin %6’sını oluşturan ve 2 milyon kişiye istihdam sağlayan sektörün Türkiye’de geleneksel sermaye birikiminin en büyük halkası olduğunu belirtti. Dünya ekonomisinin %13’ünü teşkil eden müteahhitlik sektöründe Türk müteahhitlerin ikinci sırada yer aldığına değinen Hisarcıklıoğlu, en önemli konunun müteahhitlik mesleğinin standartlarının ortaya konması olduğunu belirtti ve “Kentsel dönüşümle eskiyen, standartlara uymayan üst yapımızı yeniliyoruz ama maalesef kimlerin müteahhitlik yapabileceğini, standardın ne olacağını bilmiyoruz. Böyle bir standardımız yok. Aramızdaki çürükleri ayıklayamıyoruz” dedi. “Yaklaşık 10 tane kanun bizim nasıl iş yapacağımızı tarif ediyor. Buna bağlı olarak her bir belediye farklı bir uygulama yapıyor” diyen Hisarcıklıoğlu bunların standartlaştırılmasına, tekleştirilmesine acilen ihtiyaç olduğunu söyledi.
ARAMIZDAKİ ÇÜRÜKLERİ AZALTALIM
TİMFED Genel Başkanı Tahir Tellioğlu, Türkiye’de 7 milyon civarında çürük yapı olduğunu belirterek “Müteahhitlik sektörünün en önemli sorunlarından biri olan Çürük yapı stokunu biriktiren sebepler neyse, bunların aktörleri de kim ise bu aktörlerin gerekli ıslahı yapılmadan aynı aktör, aynı kapı, aynı mantalite ile bu işin çok sağlıklı yürümeyeceği de ayrı bir önem konusudur” dedi. Bu aktörlerin müteahhitler olduğunu belirten Tellioğlu, “Bu müteahhitler kim?” diye bana sorulduğunda ben tanımlamakta zorlanıyorum. Meslek olarak 0 ile 100 arasında bir standartta müteahhitler var. Bu standartsızlık içinde bir tanımlama yapmakta zorlanıyorum” dedi. Kentsel dönüşümün en önemli aktörlerinden olan müteahhitlerin yasal bir mevzuata kavuşturulması, mesleki tanımının yapılması, kısaca aralarındaki çürüklerin ayrılması gerektiğini söyleyen Tellioğlu, 600 milyon nüfusa sahip 27 Avrupa ülkesindeki müteahhit sayısının 100 bine varmadığını, Türkiye’de ise bu sayının 300 bin olduğunu belirtti. Tellioğlu; Aktif ve faal olan ve ciddi anlamda bu işi yapan 150 bin civarında müteahhit olduğunu, 50 bin civarında da iyi niyetli ve bu işi yapmaya meyilli olan meslektaşları bulunduğunu, kalan 100 bin müteahhitin ise tamamen mesleğin ayıbı olduğunu ve bu meslekteki olumsuz tabloya sebep olduklarını ifade etti.
[gallery ids="215944,215951,215950"]
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.