Muhsin Yazıcıoğlu ve..
İnsanlar vardır Peygamber Yusuf Cemîlullah gibi çile çeker, sonunda Mısır'a Sultan olur. Kendini kuyuya atan kardeşlerine yardım elini uzatır, onları...
İnsanlar vardır Peygamber Yusuf Cemîlullah gibi çile çeker, sonunda Mısır'a Sultan olur. Kendini kuyuya atan kardeşlerine yardım elini uzatır, onları doyurur ve babası onun hasretiyle Ya'kub Hazînullah olur. İnsanlar vardır İbrâhim Halîlullah gibi Nemrud'un eline düşer, ateşe atılıp yakılmak istenir. Rabbi ona; dağlar kadar büyük ateşi cennet bahçelerinden bir bahçe eder; serin su başında, nice nîmetler içinde safâ sürdürür. İnsanlar vardır Yazıcıoğlu gibi, 5 buçuk yıl hücrede, iki yıl cezâevinde yatar, cezâ almadan cezâevinden çıkar veyâ çıkarılır ve ona, "yürü git suçun yok" denilir!.. Muhsin Yazıcıoğlu çile çektirilen, çile çeken çilekeş, şâir, gönül adamı, siyâsetçi, pek çok özellikleri olan bir kul, erişilmez bir sevgi dağı idi. Yazıcıoğlu, 27.3.2009' da helikopter kazâsında Hakkın rahmetine kavuştu. Türk halkı, ona rey verip, rey sâhibi, yâni başbakan edip, yönetimini tadmasını benimsemedi. Yazıcıoğlu' nu, güzel yurt köşelerimizden başı mor dumanlı, beyaz karlarla yüklü Göksün Dağları; geri vermemek üzere aramızdan ve elimizden aldı, amma aziz milletimizin yüreğinden söküp alamadı... Yazıcıoğlu'na, helikopterdeki arkadaşlarına Yüce Allah dan rahmet; geride kalan ve yüreğine kor düşen acılı âilesine, Alp Erenlere, sevenlerine Sabr-ı Cemîl, Ecri Celîl, sağlık ve âfiyet diliyorum. Bildiğime göre Göksün Dağları, 3300 metreye varan yüksekliği, geceleri eksi 20 dereceyi bulan soğuğu ile bilinen sarp kaya, derin dere ve dik yamaçlardan, yoğun sislerden meydana geliyor ve aldığını kolay kolay sağ olarak vermiyor... Bir şey var ki ecel, ömrün sona ermesi! Bu güne kadar eceli durduran herhangi kuvvet olmamış, yaratılan ne varsa, Yaradan'a rûhunu teslim etmiştir. Yazıcıoğlu'da cezâevi duvarları arasında yazdığı şiiriyle sonsuzluğa ulaşmak istediğini belirtmiş ve Rabbine kavuşmuştur. Her ne kadar Yazıcıoğlu'nu, 31 Mart 2009 târihinde Başkentimiz Ankara'da toprağa verip, Hakka emânet edeceklerse de Yazıcıoğlu'nu; çok, amma pek çok sevdiği Göksün Dağları bağrına bastı; Yazıcıoğlu'nun cesedini koyduğu döşek; başını koyduğu yastık Göksün Dağları oldu. Rûhu şâd, yurdu cennet ola... 30.3.2008 Nice yıllar var ki, çileler çekti, Îmânı sarsılmaz, yüreği pekti, Gittiği her yere birliği ekti, Aldın Muhsin'imi Göksün dağları! Mâteme büründü Yurdun bağları... Keskinli Yetîmi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.