KIRIKKALE EVLİYALARI- MUSTAFA ALTINAY
Hayal ile yürüdüm vardım dostun yanına Tokuş Baba derlermiş öz koduna sanına Mekânını görünce huzur geldi canıma Meşaleyi elinde tutanlara eyce...
Hayal ile yürüdüm vardım dostun yanına
Tokuş Baba derlermiş öz koduna sanına
Mekânını görünce huzur geldi canıma
Meşaleyi elinde tutanlara eyce bak
Halil Dede’yi gördüm öptüm hemen elini Boyun büktüm önünde sordum güzel halini Mekân tutmuş bu zatlar Kırıkkale ilini Böyle kutsal toprakta yatanlara eyce bak Aç gözünü ey gafil Haydar Sultan’a bir bak Evliyaya baş etmiş bu hoş canı yüce hak Her birinin ışığı yanıyor burada mutlak Üzerinden şafaklar atanlara eyce bak Koçu Baba’yı bir gör ne kadar büyük zatmış Nice nice irfanın yetip elinden tutmuş Gecelerde ağlayıp aşına yaşı katmış Sabreyleyip zehiri yutanlara eyce bak Balışeyh’e varıp da birazcık akıl danış İnsana yol gösterir onunla otur konuş Uyan ey cahil insan sende onlara dönüş Öz nefsini yenip de utanlara eyce bak Şeyh Halil İbrahim’ in önün açmış babası Ehli yönü insana öğretmektir çabası Bana nasip olaydı giydiceği abası Müminata bildiğin satanlara eyce bak Şeyh Mustafa Ümmühan müşterektir türbesi Bu canların giydiği kara toprak urbası Kudretinden doludur bade ile kırbası İçip de bülbül gibi ötenlere eyce bak Unutmuştum o güzel arif Hasan Dede’yi Bize öğreten onlar edep ile kadeyi Hatırlatan dostuma pirler sunsun badeyi Hak aşkıyla yanıpta tütenlere eyce bak Şeyh Şami’nin türbesin bir kez ziyaret edip Taşına başım koyup uyuyup azcık yatıp Altınay’ım diyor ki gelip elimden tutup Beni de o kervana katanlara eyce bak
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.