KİMSE KALMASIN SİMİDE MUHTAÇ
Bazen insan duruşuyla sessiz sakindir. Aslında ne fırtınalar kopar içinde. Herkesin aradığı mutluluktur. Kimisi açtır. Onu küçük bir simit parçası...
Bazen insan duruşuyla sessiz sakindir. Aslında ne fırtınalar kopar içinde. Herkesin aradığı mutluluktur. Kimisi açtır. Onu küçük bir simit parçası mutlu eder. Kimisi sevgiye muhtaçtır bir bakış, bir tatlı söz hayatını değiştirir. Kimisi dünya eline geçse; çocuğun elindeki simidin, o kalan parçasındadır gözü. Kimisi hayatının en mutlu anlarında bile yeni hazlar yeni tatlar arar. Doymaz ki! Hayatın doğrusu itidaldir. Yani orta yol. Ne kimse aç kalsın bir simide muhtaç. Ne de kimse villada oturup gözü kalmasın aç. (Villada oturmasına bir engel yok elbet, bir çocuğun elindeki simide gözünü dikmemişse Hakkıyla kazanmışsa; helal olsun yani). Sonsuzluğu isteyen insanoğlu ulaşamayacağı her şeyi isteyebilir. Önemli olan bunları istemesi değildir. Önemli olan o istediği şeyi ele geçirmek için. Kimsenin canını yakmadan, huzursuz etmeden mutsuz kılmadan kazanmaktır. Hakkı olmayanı almamaktır. Ve hoşgörülü olmaktır. İnanın bir çocuğun gözündeki gülümsemeyi hiçbir şeye değişmem. Bir de sevdalı bakış vardı onu da hiçbir şeye değişmem. Aşk işte! Hayatın anlamı tadı tuzu olan şeyler birisi adamlık insanlık birisi de aşktır elbette. Burada bunları söylerken işin dini boyutunu demiyorum. O ayrı ALLAH oldu mu? Konu o başka bir mutluluktur yüreklerde. Bizi yaratan Allah’ımız, bize akıl fikir ihsan etmiş. Diğer canlılardan ayırmış. Bize dünyayı hayatı ve yaşantımızı sorgulamamızı ister. İlk ayetinde oku demiş (Oku – Anla ve Uygula ). Namaz kılmak, oruç tutmak gibi diğer ibadetler bir yana. İnsanların tavırlarının ne olması gerektiğidir aslında hayat. Çünkü doğru dürüst ve iyi niyetli olmayanın yaptığı ibadet samimiyetsizlik olup münafıklığın ta kendisidir. Yüce Allah’ımız münafık olmaktan bizleri korusun. Hak yemekten de alıkoysun.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.