Kardeşçe yaşamak

Başta teknoloji olmak üzere her alanda çabuk tüketen bir toplumda yaşamakta yada yaşatılmaktayız. Bu tarih boyunca da böyle olmuştur. Tarihsel süreç içerisinde, toplumların özgürlük ve bağımsızlık mücadelelerinde onlara her anlamda katkı sağlayan ve geleceklerini tayinlerinde çok büyük etkilere sahip olan yüzlerce devlet adamı ve komutan olmuştur. Ne yazıktır ki günümüzde tarihe ve milletlerinin geleceğine yön veren bu insanların büyük bir çoğunluğu bırakın hatırlanmayı isimleri bile tarih sayfalarından çoktan silinmiştir. Oysa kuruluşu şan ve şerefle dolu olan Cumhuriyetimizin büyük kurucusu, ulu önderimiz Mustafa Kemal ATATÜRK'ü ve kahraman silah arkadaşlarını, yine cumhuriyeti emanet ettiği başta gençler olmak üzere tüm halkımız sonsuza kadar hatırlayacak ve onun açtığı yolda giderek her zaman hem hatırlanmasına katkı sağlayacak hem de binlerce şehidin kanıyla sulanmış bu topraklar üzerinde kurulan bu eşsiz devletin idamesini sağlayacaklardır. Atatürk'ü, kahraman silah arkadaşlarını ve bizlere canları pahasına emanet ettikleri en büyük eserleri olan başta demokrasinin ve insanca yaşamanın sembolü Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Türkiye Cumhuriyetini yaşatma anlamındaki kararlılığımızın bir göstergesi olan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramının coşkun bir şekilde ve anlamına yakışır bir şekilde toplum alarak kutlanması gerekmektedir. Sadece yumurta taşıma ve çuval yarışından ibaret olmayan Ulusal Egemenlik Ve Çocuk Bayramı kutlama programları tüm dünya çocukları ile birlikte kutlana gelen sevginin, kardeşliğin, hoşgörünün ve barışın hakim olduğu bir dünya isteğinin tüm dünyaya haykırıldığı ve aslında herkesin düşmanca değil kardeşçe duygularla birbirine yaklaştığında bütün problemlerin çözülebileceği mesajını da vermektedir. Tarihi büyük mücadeleler ve kahramanlıklarla dolu bir milletin kendisini tarih sayfasından silmek isteyenlere karşı verdiği büyük savaşların ve dökülen kanların neticesinde kurulan bu eşsiz vatanı koruma ve yüceltme görevi herkese eşit olarak düşmektedir. Bu nedenle Atatürk'ü ve bizlere emanet ettiği en büyük eseri olan Türkiye Cumhuriyetini sonsuza kadar yaşatma anlamındaki kararlılığımızı, nedenleriyle birlikte çocuklarımıza anlatmalıyız. Anlatmalıyız ki, gelecek kuşaklar uyanık, kararlı ve bilinçli aynı zamanda da kendileri için verilen mücadelelerin farkında olabilsinler. Dolayısı ilede tarihi mirasımızı koruma ve kollama konusundaki görevlerini eksiksiz olarak yerine getirebilsinler. Bu anlamda sevginin, kardeşliğin, hoşgörünün ve barışın hakim olduğu bir dünyada herkesin dil, din, ırk ve renk ayrımı yapmadan el ele yaşaması ümidiyle; herkesin Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Kutlu olsun...