Kafede oturmanın keyfi kaçtı! Uzun süre oturmak pahalıya mââl olacak

Kafede oturmanın keyfi kaçtı! Uzun süre oturmak pahalıya mââl olacak

Bazı kafe ve restoranlarda uygulamaya konulduğu iddia edilen ve “Taksimetre Dönemi” olarak adlandırılan, sipariş vermeden oturulan her yarım saat için kişi başı ücret (masa işgal ücreti) talep edilmesi uygulaması büyük tartışma yarattı.

Son günlerde ülke genelinde bazı kafe ve restoranlarda uygulamaya konulduğu iddia edilen ve halk arasında “Taksimetre Dönemi” olarak adlandırılan ‘masa işgal ücreti’ uygulaması, tüketici hakları savunucularının sert tepkisine neden oldu. Uygulamaya göre, sipariş vermeden kafede oturulan her yarım saat için kişi başına 50 TL gibi ücret talep ediliyor.

Konuyla ilgili önemli açıklamalarda bulunan Tüketiciyi Koruma Derneği (TÜKODER) Antalya Şube Başkanı Abdullah Özçulcu, bu uygulamanın “doğru olmadığını” ve belediyeler tarafından acilen denetlenmesi gerektiğini belirtti. Başkan Özçulcu, Antalya’da henüz böyle bir duyum almadıklarını ancak uygulamanın İstanbul başta olmak üzere bazı illerde başladığını ifade etti.

“MAL VEYA HİZMET SUNUMU OLMADAN ÜCRET TALEP EDİLEMEZ”

Başkan Özçulcu, uygulamanın mantığını, yoğun talebin olduğu yerlerde masaların uzun süre boş tutulmasını engelleme ve daha çok ciro yapacak müşterilere yer açma çabası olarak değerlendirdi. Ancak, ticari ahlakın temel kuralını hatırlatarak bu tür bir ücretlendirmenin yasal zeminini sorguladı:

“Her zaman temel bir kural vardır. Mal veya hizmet sunumu olmadan ve o sunulan hizmetle paralel olan ücretin dışında bir ücret talep edilemez.”

Özçulcu, bu uygulamanın yaygınlaşmasının fırsatçılık ve aşırı kâr hırsının bir sonucu olduğunu vurguladı.

“TAKSİMETREYE BENZETMEK BİLE YANLIŞ”

Uygulamaya verilen “Taksimetre Dönemi” isimlendirmesine de karşı çıkan Özçulcu, benzetmenin dahi hatalı olduğunu söyledi:

“Taksimetreye benzetmek bile doğru değil. Çünkü taksimetre, kişinin işgal ettiği süreyi veya katettiği mesafeyi ölçer. Bu uygulama ise ondan çok daha kötü bir durumdur ve kabulü mümkün değildir.”

TÜKETİCİLERE ‘BOYKOT’ ÇAĞRISI, BELEDİYELERE ‘DENETİM’ ZORUNLULUĞU

TÜKODER Başkanı, vatandaşların bu haksız talep karşısında ne yapması gerektiği konusunda iki ana kurala işaret etti:

Bilinçli Tüketici Boykotu: Tüketicilerin bu tip yerleri tercih etmeyerek boykot etmesi ilk adımdır.

Belediye Denetimi: Belediye zabıtaları gibi denetim mekanizmalarının derhal devreye girerek bu uygulamayı yapan iş yerlerini denetlemesi gereklidir.

Özçulcu, böyle bir ücret talep edildiğinde tüketicilerin mutlaka fiş istemesi gerektiğini, fişte ne gibi bir hizmet bedeli yazılacağının ise muamma olduğunu belirtti. “Yemeyeceğine göre ben ne yedim, ne içtim?” diyerek uygulamanın yasal dayanağının olmadığını bir kez daha ifade etti.

Başkan Özçulcu, özellikle randevuyla gidilen ve çok yoğun çalışan iş yerlerinin bu uygulamaya geçebileceğini, ancak bunun doğru olmadığını ve vatandaşın şikayeti halinde bu işin cezai sorumluluğu olabileceğini sözlerine ekledi. Müşteriler arasında “çok oturdu, az oturdu, çok yedi, az yedi” diyerek ayrım yapılmasının doğru olmadığını savundu.

 Yazı İşleri Müdürü
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.