Helikopter kazasından pis kokular yükselmeye devam ediyor

Helikopter kazasından pis kokular yükselmeye devam ediyor

BBP'nin merhum lideri Muhsin Yazıcıoğlu, 3 partili arkadaşı, pilot Kaya İstektepe ve gazeteci İsmail Güneş’in hayatını kaybettiği helikopter kazası...

BBP'nin merhum lideri Muhsin Yazıcıoğlu, 3 partili arkadaşı, pilot Kaya İstektepe ve gazeteci İsmail Güneş’in hayatını kaybettiği helikopter kazası konusunda her geçen gün yeni gelişmeler yaşanıyor. Taraf gazetesi yazarı Alper Görmüş, gazeteci İsmail Güneş’in 30 Mart 2009 tarihinde yapılan otopsi sonuçlarının kamuoyuna yanlış aktarıldığını ortaya çıkardı. Görmüş’ün köşe yazısında belirttiğine göre, İsmail Güneş’in çene kemiğinin kırık olması otopsinin yapıldığı gün medyadan gizlendi. Görmüş, "Acaba İsmail Güneş’in çenesi, donarak ölmeden önce onu bulan birileri tarafından mı kırıldı?” sorusunu gündeme getirdi. Türkiye, 25 Mart 2009 tarihinde helikopter düştükten 23 dakika sonra gazeteci İsmail Güneş’in 15.26’da, 112 Acil'i arayıp, ‘Muhsin Yazıcıoğlu ile birlikte biz helikopterle düştük.’ demesiyle olayı öğrendi. İsmail Güneş, sadece bacağının kırık olduğunu, helikopterin içinde sıkıştığını ve hareket edemediğini söylüyordu. Fakat Cihan Haber Ajansı, 18 Temmuz 2011 tarihinde gazeteciye ait otopsi raporlarını yayınladı, ölen gazetecinin bacağının yanında çenesinin ve kaburgasının da dört yerden kırık olduğunu ortaya koydu. Çene ve beyin cerrahları da alt çenesi kırık halde İsmail Güneş’in bu netlikte bir konuşma yapamayacağını belirtti. Taraf Gazetesi Yazarı Alper Görmüş, bugünkü köşesinde, İsmail Güneş’e 30 Mart 2009 tarihinde yapılan otopsiden sonra ‘çene kemiği kırık’ bilgisinin kamuoyundan gizlendiğini yazdı. Görmüş, yaptığı araştırmalar neticesinde 30 Mart 2009 tarihinde otopsi yapıldıktan sonra 3 haber ajansına otopsi sonuçlarına ilişkin bazı bilgiler verildiğini, bu bilgiler arasında İsmail Güneş’in çenesinin kırık olduğunu belirten bir bilgi olmadığını vurguladı. "RAPORU MEDYA İLE PAYLAŞAN KİŞİ KIRIĞI GİZLEYEREK, DEZENFORMASYON YAPMIŞ" Konuyla ilgili daha önce de köşesinde yazılar kaleme alan Taraf gazetesi yazarı Alper Görmüş’ün bugünkü yazısının konuyla ilgili bölümü şöyle: “O günlere dönüp baktım; gerçekten de 30, 31 Mart ve 1 Nisan 2009 tarihlerinde otopsiden söz eden haberlerle karşılaştım. Bunların tümü AA, DHA ve İHA’nın abonelerine geçtiği bilgilere dayandırmışlardı haberlerini. Bu haberlerin hiçbirinde çene kırığından söz edilmiyordu. Üç ajansın muhabirlerinin de haberlerini otopsi raporunu görmeden yazdıkları anlaşılıyor. Görselerdi, mutlaka çene kırığını da haberlerinde belirtirlerdi. Geriye şu ihtimal kalıyor: Muhabirler, rapordan değil ama raporu okuduğunu söyleyen birinden almışlardı bu bilgileri. Ve o kişi de, ‘çene kırığı’nı gizleyerek açık bir dezenformasyon yapmıştı. O gün, otopsi raporunun gerçek halini öğrenebilseydik, ‘nasıl olur diye sormayacak mıydık: ‘Nasıl olur da çenesi kırık biri böyle pürüzsüz konuşabilir?’ Ve tabii peşinden şu soru aklımıza gelmeyecek miydi: Acaba İsmail Güneş’in çenesi, donarak ölmeden önce onu bulan birileri tarafından mı kırıldı?” GAZETECİ İSMAİL GÜNEŞ, 112 ACİL İLE KIRIK ÇENEYLE Mİ KONUŞTU? Öte yandan gazeteci İsmail Güneş, kazanın olduğu 25 Mart 2009 tarihinde 112 Acil Servis ile 9 defa iletişim kurmuştu. Güneş, 7 aramayı kendisi yaparken 2 kez de 112 Acil tarafından aranmıştı. İlk aramayı 15.26.59'da son aramayı ise 17.23.33’te yapan Güneş ile bir daha da iletişim kurulamamıştı. Helikopter düştükten 5 gün sonra İsmail Güneş'in cesedi, enkazın 500 metre aşağısında donmuş olarak bulunmuştu.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.