Alaattin Karaer

Alaattin Karaer

FAS GEZİMİZ! (17)

FAS GEZİMİZ! (17)

alaattin-karaer--kose-yazisi1-023.jpg

Kazablanka’ya doğru yol alıyoruz. 85 Km kadar yolumuz var.

    Bu arada Kazablanka’yı tanımaya başlayalım.

    İkinci dünya savaşında Çek direnişçi örgütün lideri Viktor Lazlow Alman konsantrasyon kampından kaçarak Casablanca’ya gelir. Amacı Lizbon’a oradan da ABD’ye iltica etmektir. Fakat bütün umutları şans eseri Casablanka’nın en büyük kulübünün sahibi olan Rick’e bağlamıştır. Rick kaçış için gerekli olan pasaportlara sahip olan tek kişidir. Öte yandan Rick’in, Viktor’un yakalanması ya da öldürülmesi için gerekli nedenleri vardır. Victor’un karısı Ilsa,  Rick’in bir zamanlar kendisini terk ettiğine inandığı ve kalbinin derinliklerine gömdüğü büyük aşkıdır. 

     Kısaca konusundan bahsettiğimi, çekimler boyunca filmin sonunu yönetmenden başka kimsenin bilmediği; Yönetmenliğini Michael Curtiz’in, yaptığı, Humphrey Bogart ve İngrid Bergman’ın baş rollerini paylaştığı, Hollywood klasikleri arasında özel bir yere sahip,  ilk gösterimi 1942 yılında New York’ta, 1946 yılında ise ülkemizde yapılan “Casablanca” film ile tanınan Fas’ın batısında, Atlas Okyanusu kıyısında bulunan ve en büyük şehri olan Kazablanka.

     Aynı zamanda Liman kenti ve bölgenin en önemli ticaret merkezi. Bir zamanlar Fransız sömürüsü altında olduğundan dolayı da bölgede Fransız mimarisinin etkileri görülmekteymiş.

     Beyaz şehir olarak da adlandırılıyormuş. Şehirde önemli sayıda sanayi tesisi mevcut olup, ülkenin ana sanayi bölgesi olarak bilinmektedir. Buna en büyük etken dünyanın en büyük suni limanlarından birisi ve Kuzey Afrika’nın ikinci büyük limanının Kazablanka’da bulunmasıdır. Ayrıca Kraliyet Fas Deniz Kuvvetleri için deniz üssüne ev sahipliği yapıyor olmasıdır.

     Kazablanka, yüzyıllardır çok fazla trafiğe ve ticarete sahip bir liman olmuştur. 1906 yılında yeni iskeleler ve diğer önemli yapılar üzerine çalışma başlatıldığında bugünkü devasa, modern liman yapısına geçiş yapmıştır. Küçük gemiler özel bir marinası ve onarım için bir tersanesi olan Kazablanka Limanı, kalabalık bir demiryolu ağı ve çeşitli yolların yakınında bulunduğu için kargoyu verimli bir şekilde nakledebilmektedir. Liman, Moulay Youssef İskelesi yoluyla okyanus unsurlarına karşı korunmaktadır. İskelenin uzunluğu 3.180 metredir ve çapraz iskelesi yaklaşık 1.140 metre uzunluğundadır. Bu nedenle limanı ve gemileri kaba denizlerden veya kuvvetli rüzgarlardan korur.

alaattin-karaer--kose-yazisi2-019.jpgalaattin-karaer--kose-yazisi3-017.jpg

     İl durağımız Kordon Boyu. Kısa bir ihtiyaç ve fotoğraf çekme molası olacak. Korniş bölgesi de deniliyormuş. Şehrin en hareketli ve gözde yerlerinden olduğu ilk görüşte anlaşılıyor. Ayrıca plajlarıyla da ünlü olduğu söyleniyor. Etrafı saran palmiyeler, denizin verdiği esinti yorgunluğumuzu alıyor. Çok sayıda deniz kenarına sıralanmış kafe ve restoranlar var. Özellikle gece, plaja nazır kulüpleri, havalı otelleri, barları ve kafeleriyle Kazablanka’nın göz bebeğiymiş.

     Kafelerin çoğunun alt katlarında spor salonları bulunuyor ve birçok Fas’lı okyanus manzarasının keyfini çıkararak spor yapıyormuş. Kral ve ailesiyle çekilmiş fotoğrafları her yerde olduğu gibi burada da görmek mümkün!

     Fotoğraf çekmekten yorulduğumu söyleyen Av. Mustafa Duman restorana davet ediyor bizi. Eşim ve onlar dondurma istediler. Bende nescafe.

     Yurdanur Duman karşılaştığı güzel Fas kızlarıyla tanışıp sohbete başladı bile!

alaattin-karaer--kose-yazisi4-015.jpg

 

Bir saat dahi sürmedi, otobüsten inmemizle binmemiz. Saat 17.00 olmuştu.

      Daha. Muhammet V Meydanı (Birleşmiş Milletler Meydanı), II. Hassan Camisi vardı sırada…

      Otele gidilecek, yemek yenecek, isteyen olursa rezervasyon yapılarak, Casablanka filmindeki kafe ile aynı isme sahip ve benzer dekorlu olan “Rick’s Cafe”ye de gitme imkanı bulacak. Biraz zora benziyor da!

      Sağ salim otele atalımda kendimiz, bakarız sonrasına…

      Şehrin merkezindeki modern binaların olduğu yollardan Birleşmiş Milletler Meydanındayız. İnanırmısınız. Burada da otobüsten inmemizle binmemiz 9 dakika sürmüş. 10 dakika da değil. Nereden biliyorsun derseniz. Otobüsten iner inmez çektiğim fotoğrafla, otobüse bindiğimizde, otobüsten çektiğim fotoğraflar üzerindeki saatten. Bu nu niye söylüyorum, biliyor musunuz. Gidince karşılaştığımız arkadaşlar. Oh size ne var . Gezin bakalı,. bibi sözlerine karşılık. Öyle kolay olmadığını görsünler Kültür gezilerinin.

      Muhammet V Meydanı (Birleşmiş Milletler Meydanı ):  Kentin merkezi konumunda. Kazablanka Fransız himayesinde kaldığı süre içerisinde, Fransız Mimar Henri Prost’un tasarımları ve planlamalarıyla görüntüsü modernleşmiş. Atlantik Okyanusu ile arasında Anfa bulunan Birleşmiş Milletler Meydanı bu sıralarda modellenmiştir. Muhtemelen Fas’ın en etkileyici yeni şehri olan Ville Nouvelle, meydandan doğuya ve güneye inen caddeler üzerinde oluşmuştur. Var olan resmi binalar ve yeni yapılan otellerle daha da güzelleşen meydan da Hispano-Mauresque ve Art Deco tarzları hakimdir.

    Gelen turistlerin uğrak yeri olmuş bir meydan!

alaattin-karaer--kose-yazisi5-015.jpgalaattin-karaer--kose-yazisi6-007.jpgalaattin-karaer--kose-yazisi7-003.jpg

devam ediyor…

 

 

 

Bu yazı toplam 975 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Alaattin Karaer Arşivi