Dokuz hane

Yine kalleş bir pusu sonrası el yapımı uzaktan kumandalı yada kablo düzenekli bir tuzak bombanın özellikle operasyona giden askeri birliğimizi taşıyan zırhlı aracın geçmesi sırasında patlatılması yaralı yüreklerimizi bir defa daha kanattı: dokuz şehit ve iki gazi. Vatan sağ olsun. Ateş düştüğü yeri daha çok yakıyor. Dokuz hane dokuz yangın. Dokuz hane doksan bin yangın. Dokuz hane dokuz milyon yangın. Dokuz hane yetmiş milyon yangın. İşte ateşin düştüğü yerde körük çekercesine bir TV kanalımız sesli olay yeri görüntüleri veriyor. -bu Allah bilir hangi şehidimizin kar maskesi, bu tahminim askerlerimizden birinin tabancasının kılıfı, bu palaskası, bu fişeklik acaba hangisinin idi olay yerinin şu kadar uzağında bulunan vs... -El insaf be kardeşim bir stant da ürün tanıtımı mı yapıyorsun. Önerim o şehitlerin yakınlarına da, ülkene de saygılı ol. Sahip çık. Ne şehit ailelerini üz, ne ülkeni incit. Ancak gazetecilik bir aşk bir hizmettir diyorsan ki öyledir. Ama ne olur bilmeden birilerine değil, bilerek Gazetene, Kanalına, Aşkına ve sonuç: Ülkene hizmet et. Güzel olan yakışanda budur. ORDU MİLLET HEPİMİZİN BAŞI SAĞ OLSUN.