Dernek ve Vakıflardan Birlik ve Beraberlik Yemeği

Kırıkkale’de yaptığı yardım faaliyetleri ile kendilerinden sıkça söz ettiren dernek ve vakıflar, Dost Eller Derneği önderliğinde, Vural Alabalık tesislerinde verilen iftar yemeğinde bir araya geldi. BİR ÇOK DERNEK VE VAKIF KATILDI Düzenlenen iftar programına Geylani Hizmet Vakfı, Ravza Eğitim ve Kültür Derneği, Seher Derneği, Dolunay Derneği, Zehra Eğitim Vakfı, Anadolu Kimsesizleri Koruma Derneği, Aktif Gençlik Kulübü Derneği, İHH İnsani Yardım Vakfı yöneticileri, üyeleri ve basın mensupları katıldı. Dost Eller Derneği tarafından tertip edilen iftar yemeğinde bir araya gelen Dernekler ve Vakıflar adına yemekten önce açıklamalarda bulunan Dost Eller Derneği Başkanı Yakup Utku, dernekler olarak beraber hareket etmelerini gerektiren pek çok neden olduğunu söyledi. YARDIM KONUSUNDA BİR ARADAYIZ İftar yemeği öncesi açıklamalarda bulunan Dost Eller Derneği Başkanı Yakup Utku bir çok dernek ve eğitim vakfı ile irşad, eğitim işleri yanı sıra yardım faaliyetleri yaptıkların söyledi. En son olarak tüm derneklerin bir araya gelerek Suriye’ye yardım yaptıklarını belirterek “ Her birimiz farklı alanlarda olsak da yardım konusunda bir aradayız” şeklinde konuştu. Utku, yaptıkları kermeslerden, Diyarbakır’da eylem yapan annelere ve Irak ve Suriye’de yaşanan olaylara ilişkin değişik konularda açıklamalarda bulundu. GAYEMİZ KAMUOYU İLE HASBİHAL YAPMAK Kırıkkale’de irşad, eğitim, yardımlaşma dernekleri olarak belirli aralıklarla bir araya geldiklerini ifade eden Utku, “Bazı organizasyonlarda da birlikte hareket ediyoruz. Örnek olarak birkaç ay önce 25 Dernek olarak Suriye’ye yardım organizasyonu yaptık, valiliğimizin izni dahilinde. Bu basın toplantısını yapmaktaki gayemiz, çeşitli hassasiyetlerimiz ve düşüncelerimizle ilgili kamuoyu ile bir hasbihal yapmak, bir bilgilendirme yapmaktır. İnsan olarak hepimiz mütedahil dairelere mensubuz. Yani bir aileye mensubuz, bir mahallede oturuyoruz, belli bir aidiyetimiz var, belli bir şehrimiz var, bir ülkeye sahibiz ve mensup olduğumuz dairelerle ilgili kalp ve vücut dairesinden ve memleket ve dünya dairesine kadar dairelere mensubiyetimiz içerisinde tabii ki en küçük dairede en büyük vazifemiz var” DİNDAŞ OLARAK HEPİMİZİ ÜZÜYOR “En geniş daireye ait mensubiyetimizde de ara sıra bazı vazifeler ve bazı düşüncelerimiz veya elemlerimiz, kederlerimiz oluyor. Hemcins olarak dünyanın neresinde olursa olsun, çekik gözlü olsun, kahverengi derili olsun herhangi bir insanın, özellikle bir çocuğun mağduriyeti, mazlumiyeti hepimizi incitir. Hemcins olduğumuz için bu böyledir. Hemdin olduğumuz için de dünyanın neresinde olursa olsun herhangi bir müslümanın zulüm görmesi, mağdur ve mazlum duruma düşmesi yine bir dindaş olarak hepimizi üzüyor. Fakat, dünya ölçeğinde gerçekten hepimizi tarif edilmez bir şekilde üzen ve bir mağduriyet var. Ne elimiz yetiyor, ne kolumuz yetiyor. Dua etmekten başka çoğumuzun yapabileceği pek bir şey yok” HİÇ BİRİMİZİN GÜCÜ VE ELİ YETMİYOR “Hemcins olarak diğer insanların, mazlum ve mağdur olan insanların elemleri ile müteellim olduğumuz gibi, dindaşlarımızın elemleri ile de gerçekten müteellimiz, kederleniyoruz. En acı taraf şu ki, aramızda birlik ve beraberliğe vesile olacak pek çok hakikat varken, mesela Allah’ımız bir, Kitabımız bir, Peygamberimiz bir, Kıblemiz bir, böyle olduğu halde maalesef Allahuekber diyerek kurşun sıkan, Allahuekber diyerek can veren karşılıklı Müslümanlar var. Bu bizi derinden üzüyor. Fakat geniş dairedeki olaylara hiç birimizin gücü ve eli yetmiyor” HEPİMİZİN BİR ORTAK PAYDASI VAR “Hepimiz Kırıkkale’nin yerel dernekleri olarak, Kırıkkale'mizde, Kırıkkalelilerimize neler yapabiliriz bunun endişesiyle yıllardır hepimiz gerek irşad, gerek eğitim, gerekse yardım olmak üzere elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Allah’a şükür ki hepimizin bir ortak paydası var. Hepimiz Ehl-i Sünnet V’el-Cemaat’iz. Farklı mezheplerimiz, tarikatlarımız, vakıflarımız olsa bile ortak paydamız pek çok. Birlik ve beraberlik içerisinde hareket etmemiz için pek çok neden var” ifadelerinde bulundu. KISA SÜREDE BİTEN PEK ÇOK EVLİLİKLER VAR Kırıkkale’de geçtiğimiz sene nikah sayısı kadar boşanma sayısı olduğunu ifade eden Utku, “Bu yıl ülke çapında 5 evlilikten biri boşanma ile sonuçlanıyor ve henüz 1 yılı doldurmadan. İşte bu da başka bir keder, başka bir elem. Ne bay, ne de bayan tarafı birbirlerinin hukukları ile ilgili, örfleri ile ilgili, gelenekleri ile ilgili herhangi bir disiplinden, eğitimden ders almaksızın hayatlarını birleştiriyorlar ve kısa bir sürede biten pek çok evlilikler var. Biz Kırıkkale’de faaliyet gösteren Dernek ve Vakıflar olarak bu gibi bir soruna biz nasıl çare olabiliriz, elimizden ne gelebilir bunların derdindeyiz” MÜFTÜMÜZ KENDİSİ İLE YARIŞIYOR “Kırıkkale'mizde kötü alışkanlık kullanım yaşı ortaokul seviyelerine düştü. Biz irşad ve eğitim faaliyeti yapan dernekler ve vakıflar olarak neler yapabiliriz. Bu konularda yaptığı çalışmalar dolayısı ile Saygıdeğer Müftümüz Bekir Gerek Bey’i özellikle zikretmek istiyorum. Son zamanlarda Kırıkkale'mize gelen müftüler içerisinde gayret ve çalışmaları hepimizin takdirini kazanan bir müftü efendimiz. Kendisine şükranlarımızı, teşekkürlerimizi sunuyoruz. Kendisi ile yarışan bir müftü. Her yıl Kur’an-ı Kerim öğretilen öğrenci sayısını kendine dert edinmiş, her yıl bunu bir kat arttırmak için uğraşan birisi” ÇOCUKLARINIZI KUR’AN KURSUNA GÖNDERİN “Kız ve erkek çocuklarımızı gerek Müftülüğümüzün açtığı Kur’an kurslarına, gerekse hasbi olarak hiçbir karşılık beklemeksizin çalışan bu dernek ve vakıflarımızın kurslarına tavsiye etmelerini, göndermelerini özellikle istirham ediyorum. Biz elimizden gelebilecek olan maddi ve manevi yardımları yapan insanlarız, yapmaya gayret ediyoruz. Bu hizmetleri hasbi bir şekilde, kimseden karşılık, teşekkür beklemeksizin yapmaya çalışıyoruz” KERMES FAALİYETLERİ 52 HAFTADA BİR HAFTA OLUYOR Her derneğin yılda bir kere bir hafta kermes yapma hakkı olduğunu vurgulayan Dernek Başkanı Utku, “Bu yasal bir hak, mevzuat bize böyle bir faaliyet hakkı tanıyor. Fakat çilingirci de fotoğrafçı da Valilik nezdinde çıkıp bu kermes faaliyetlerinden şikayetçi olabiliyor. Yaptığımız kermes onun herhangi bir ticari faaliyetine engel olmadığı halde Valilik nezdinde tatlıcı, dönerci gibi o da şikayetçi oluyor. Biz de bu konuda düşüncelerimizi söylemek isteriz. Bu kermes faaliyetleri 52 haftada bir hafta oluyor. Şimdi o 7 gün de 5 güne indirildi. Kaç yoksul ailenin nasıl bir derdine, yarasına merhem olduğunu ben biliyorum” AMMENİN MENFAATİNDEN ÜSTÜN GÖRMEYİZ “Biz karıncanın bile incitilmesine izin vermeyen bir dinin mensubuyuz. Kendi meşrebimizi, hizmetimizi, faaliyetlerimizi ammenin menfaatinden üstün görmeyiz. Annelerin yüreğine ateş düşüyor. Ülkemiz son günlerde, son zamanlarda Allah’a şükür ki terör olaylarının azaldığını müşahede ederek yaşıyoruz. Bu terör olayları içinde Türkiye’de şimdiye kadar yaşanmamış, görülmemiş bir olayla karşı karşıyayız. İlk defa Diyarbakır’da kendi isimlerini, resimlerini ortaya koyabilen bir anneler grubu çıktı ve evlatlarımızı istiyoruz dediler. Bu çok önemli bir olay. Terörün bitmesi için bu annelere sembolik olarak katkı yapabilirdik. Maddi bir yardım yapamasak bile onlara bir gölgelik çadır gönderebiliriz” DİYARBAKIRLI ANNELERE DE BİZ DESTEK OLUYORUZ “Parkta bile oturmalarına izin verilmedi. Türk-Kürt kardeşliğini sağlayacak olan yegane insanlar biziz. O annelerimize anne diyerek sahip çıkabilecek bir durumdayız. Yüzyıllar boyunca beraber yaşamışız. Kız alıp kız vermişiz. Etle tırnak gibi olmuşuz. Bir ve beraber olmanın yollarını bulmamız lazım. Hiç olmazsa sembolik de olsa onlara destek vermeliyiz. O Diyarbakırlı annelere de biz destek oluyoruz. Onlar için dua ediyoruz. Elimizden gelse onlara maddi yardım yaparız. Onları seviyoruz, onların bu eylemlerine, duruşlarına saygı duyuyoruz, destek oluyoruz. Hepinize katıldığınız için teşekkür ediyoruz. Ramazanınız ve şimdiden de Ramazan Bayramınızı tebrik ediyoruz. Allah bundan sonraki günlerimizi hayırlara vesile etsin” dedi.