Alaattin Karaer

Alaattin Karaer

CUMHURİYET BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN!

CUMHURİYET BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN!

gazeteye-cumhuriyet-bayrami.jpg

     Yıllar geçiyor… Yalnız kutlama günlerimiz değişiyor.

     Değişmeyen tek şey Cumhuriyetimiz!

     Cumhuriyet Türk tarihinde kazanılmış en büyük zaferdir çünkü. Cumhuriyet binlerce yıllık Türk tarihinde görülmemiş bir devrimdir. Bu nedenle de çok değerli ve öncelikle korunması gereken hazinemizdir.

     İşte bu hazinemizi, daha heyecanlı kutlardık benim çocukluğumda!

     Burukluğumuz yoktu benim çocukluğumda!

     Her gün şehit haberleri gelmiyordu benim çocukluğumda.

     Teröristler, canlı bombalar, vatan hainleri yoktu benim çocukluğumda!

     Feto- meto yoktu benim çocukluğumda!

     O nedenle, bugün diğer yıllara göre daha buruk kutluyoruz, bu gerçek bayramımızı.

     Cumhuriyet Bayramı, gerçek bayramdır. Cumhuriyet Bayramı, özel bir gündür!

     Cumhuriyet Bayramı! Türk topraklarındaki en büyük ve en önemli bayramdır.

     29 Ekim 1923 ülkemizde Cumhuriyet yönetiminin ilan edilmiş olduğu gün olduğu için, özel bir gündür. Bu nedenle de, bu gün gerçekten bizler için bayram’dır.

     Tek kişi egemenliğinden, bir nevi diktatörlükten kurtulan ülkemiz, diğer anlamda krallardan, sultanlardan, babadan oğla geçen, sorumsuz, bilinçsiz denetimlerden, gericilikten kurtuluşun günüdür bugün.

     İnsanın insanca yaşayabilmesine olanak veren, insanların özlemini çektiği demokratik düzenin kazanıldığı gündür bugün.

     Ulusuna inanan, ülkesini ve insanlarını seven Mustafa Kemal Atatürk, 19 Mayıs 1919’da Samsun’a geldiği, Erzurum’da, Sivas’da düzenlemiş olduğu kongrelerde; söylediği söz şuydu:

“ Tek bir egemenlik var, o da Milli egemenliktir. Ülkeyi yine ulusun kendi gücü kurtaracaktır.”

     İşte böyle inanmıştı ülkesine ve insanlarına Mustafa Kemal Atatürk. Nasıl inanmazdı, Çanakkale’de, Sakarya’da Dumlupınar’da İnönü’de bu ülke için canlarını verenlerin yaşadığı bu ulusun insanlarına.

     Yurdumuzun dört bir tarafından Ankara’ya gelen temsilciler, Milletvekilleri, 23 Nisan 1920 günü Büyük Millet Meclis’inde toplantı. Meclis Mustafa Kemal Atatürk’ü Başkan seçti.

Mustafa Kemal Atatürk önderliğindeki, Büyük Millet Meclisi, Ulusal Kurtuluş savaşını başlattı. Düzenli ordumuz sayesinde, İnönü’de, Sakarya’da, Dumlupınar’da zaferler kazanıldı.

     Yurdumuza göz diken düşmanlar, yenilgiye uğradı.

     Kendi çıkarlarını her şeyden önde tutan, rahatını düşünen Padişah’ta yenilgiye uğrayan düşmanlarla birlikte kaçtı.

     Lozan Barış Antlaşmasının imzalanması ile ülkemizde yeni bir güneş, yeni bir ufuk, yeni bir devlet doğmuştu. Ancak bu devlet yönetimi biçimlenmemişti.

     En kritik dönüm noktasındaydı ülkemiz.

     İkinci dönem Büyük Millet Meclisi 11 Ağustos 1923’de ilk toplantısını yaptı. 13 Ekim 1923’de Ankara’yı Başkent yaptı. Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk; düşmanın yurdumuzu terk edip gitmesinden ve sınırlarımızın belirlenmesinden sonra, çoktan beri tasarladığı Cumhuriyetin ilanı üzerine hazırlıklar yapmaya başladı. 28 Ekim 1923 akşamı yakın arkadaşlarını Çankaya’ya çağırdı ve onlara ”Yarın Cumhuriyeti ilan edeceğiz” dedi.

     29 Ekim 1923 günü Mustafa Kemal Atatürk Milletvekilleri ile görüştükten sonra; taslağı hazırlanan Cumhuriyet önergesi Türkiye Büyük Millet Meclisine verildi. Meclis tarafından önerge kabul edildi.

     Böylece yeni bir çağın, yeni bir yaşamın başlangıcı olan Cumhuriyet kuruldu.

     Yurdumuzun her köşesinde sevinç ve coşku ile kutlandı.

     İş’te o sevinç ve coşku o gün bu gündür aynı duygular içinde daha da coşkulu kutlanılmaktadır.

     Mustafa Kemal Atatürk’ün önderlik ettiği Türkiye Cumhuriyeti’nin 94. yıldönümünde, yine Atatürk’ün kişiliğinin ve uygulanabilirliğinin üstün bir başarıyla kanıtladığı Uygarlık projesinin dünya bilim, düşünce ve siyaset adamları arasında yine aynı beğeni ve övgülerle değerlendirildiği görülmektedir.

     94 yıl geçmiş olmasına rağmen, bu ülkede doğup büyüyen, bu ülkenin havasını soluyan,  ekmeğini yiyen, suyunu içen, Cumhuriyetin sağladığı olanaklarla, bu ülkenin tüm değerlerinden yararlanıp, önemli görevlerde yer alan; ama Cumhuriyeti kabullenemeyen, farklı emelleri olan, takiyye yapanlar, Cumhuriyetimizin sağlam temelleri ile yenilgiye mahkumdurlar.

      Bu ülke toprakları asla ama asla Cumhuriyetin kazanımlarından vazgeçmeyecektir.

      Pazar günü coşkuyla kutlayacağımız, tüm ulusumuzun Cumhuriyet Bayramı Kutlu olsun!

 

Bu yazı toplam 1825 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Alaattin Karaer Arşivi