BİR KIRIK DİLEKÇE-KAYA SAK

BİR KIRIK DİLEKÇE-KAYA SAK

Ey İlminin ve Rahmetinin hududu olmayan, kalplerimizi emanet olarak verdiğin bizlerden çok daha iyi bilen Rabbimiz!.. Şu Mübarek aylar, günler ve geceler...

Ey İlminin ve Rahmetinin hududu olmayan, kalplerimizi emanet olarak verdiğin bizlerden çok daha iyi bilen Rabbimiz!.. Şu Mübarek aylar, günler ve geceler hürmetine Huzur-u İlâhi’ye sunduğumuz kırık dökük cümlelerden oluşan şu KIRIK DİLEKÇE’mizi lütfen kabul buyur. KAYA SAK-sohbet-i canan Rabbimiz! Biliyoruz sana lâyık kul, Habib-i Edibine lâyık ümmet olamadık. Bu hatamızın bedelinin bu kadar ağır olacağını da bilemedik, ne olur bize merhametinle muamele eyle, Alem-i İslâm alev alev yanıyor biz hala oyunda oynaştayız ne olur kalp gözümüzü aç, aç ki dünyanın dünyadan ibaret olmadığını anlayabilelim. Ey bizi bizden çok daha iyi bilen Yaratanımız! Bizi içine düştüğümüz şu makam, mansıp, şan, şöhret, mal mülk para hırsı yüzünden kapıldığımız enaniyet rüzgârından, Masiva bataklığından  bir an evvel kurtar, kurtar ki biz de bilerek veya bilmeyerek Mazluma zulüm eden Zalimlerden olmayalım. Ey kalpleri elinde tutan Sahibimiz !. Her kim; senin bize hayat kataloğumuz olarak gönderdiğin Kur’an’a, O’nu bize talim ettiren, öğreten Habib-i Edibin, Rehber-i Ekmelimiz olan Efendimizin yoluna aykırı yol izliyorsa, Halen geçerli olan kanunlara aykırı olarak hareket edip halkın huzur ve güvenini bozan ve bozacak olan icraatta bulunuyorsa bu kullarına düşündüklerini fiiliyata geçirme fırsatı verme ve onları ıslah eyle. Ey Rabbimiz! Eğer unuttuk veya kasıtsız olarak yanlış yaptıysak bundan dolayı bizi sorumlu tutma, affet bizi, lütfen kusurlarımızı bağışla , bize merhamet buyur , Sen bizim Mevlâmızsın biz de senin kulunuz kâfir topluluklara karşı bize yardım eyle, İnananların aleyhinde plânlar kurup gayret sarf eden ne kadar zavallı varsa bütününe bizleri muvaffak eyle , onlara menfur emellerine ulaşmalarına fırsat verme ve nusretinle ve hıfz-u inayetinle muamele eyle, Ey Rabbi Rahimimiz ve ey Halık-ı Kerimimiz! İslâm Aleminin bu gün düştüğü durumun sebebi ; Avam olsun Havvas olsun herkes tarafından gayet açık ve net olarak bilinmektedir.Ancak ne var ki Kalbimizin en mutena yerine Nefs-i Emare ve Şeytan marifeti ile oturmuş Masiva tutkusudur; Seni hakkıyla tanıyamadık,Resulü nün yolunu hakkıyla izleyemedik eğer bunları becerebilseydik bir tarafta kâfir çoluk çocuk , kadın erkek , genç ihtiyar demeden pervasızca katliam yaparken biz diğer tarafta rüşvete “hediyeleşmek sünnettir.”kılıfını geçirip rüşveti meşru göstermezdik,eğer bunları becerebilseydik “Ne yapalım siyasetin doğasında vardır eğer çalışıyor bir şeyler yapıyorsanız tabii ki yiyeceksiniz Bal tutan parmağını yalar.”zihniyetinin hakim olduğu önemli bir kitle oluşmazdı. Rabbimiz ! Alâm-ul Kuyub olan Sen hakkıyla bilensin ki biz bu ve daha bir çok suçları işledik ve günah bataklığında kulaç atmaktayız ne var ki bizi içine düştüğümüz bu bataklıktan ancak sen kurtarırsın, Kapına geldik , Bahtına düştük , şu anda bizim “LÂ TAKNATU “ dan yani senin şanına yakışan Rahmet Deryandan asla ümidimizi kesmedik,Şu mübarek aylar,günler,geceler aşkına : Bizi affet,bize şuur ihsan eyle,bizi koru,bizi bir an bile olsa Nefs-i emaremizle ve şeytanla baş başa bırakma,bize ; Atacağı her adımda Sana hesap vereceği korkusu ile yaşayan nesiller ihsan eyle , Kalp gözümüz hep açık olsun , bizi hırsımıza esir etme, bizi maddenin emrinden çıkart kendi emrine al,maddeyi bizim emrimize ver ki biz sapıtmayalım ve yolumuzu şaşırmayalım. Ey Merhametlilerin en merhametlisi! Bu günlerde tamamen kaybettiğimiz ve hava kadar,su kadar ihtiyacımız olan Uhuvvetimizi yani gerçek islâm kardeşliğini bize yeniden bahşeyle Allahım , Biz aciz,fakir,zayıf kullarız biz hep hata yapar ve günah işleriz ama arkasındanda sana iltica eder kapına gelir sadece senden yardım dileriz elbet öyle olması gerek çünkü Rahman ve Rahim olan sadece sensin Rahmetini bizden esirgeme , Kâfir topluluklar karşısında bizi yenik düşürme ve bizi Nusretinle teyit buyur. Rabbimiz ! duamızın sonunda sana olan minnet ve şükran hislerimizi tekrar ediyor ; Efendiler Efendisini , Ehl-i Beyt ini , Ashabını tekraren salavatlarla yad ediyor , dualarımızı kabul buyurmanı diliyor ve dileniyoruz , Ne olur Allah’ım bizi dualarına icabet edilmeyen mahrumlardan kılma. Amin Bi hürmeti Seyyidül mürselin velhamdulillâhi Rabbil alemin.   Değerli Can Dostlarım !.. Önümüzde Rabbimiz lûtfederse idrak etmeyi umarak beklediğimiz bir Ramazan Bayramımız var. Bayram katiyyen bilinmelidir ki Ramazandan çıkmış olmanın, oruç günlerini geride bırakıp rahatça yiyip içme serbestliğine kavuşmanın sevinci değildir. O bayram ki Kulluk vazifesini eda etmiş olarak Rabbimizin Gufranına yani af ve mağfiretine kavuşma ümidi ile gelen gönül inşirahı yani gönül hoşluğu gönül rahatlığıdır ve günahlardan arınmanın sevincinin adıdır Bayram. Avlarlı Efe Hazretlerinin:  MEVLÂ BİZİ AFFEDE BAYRAM O BAYRAM OLUR,                                                     CÜRM-Ü HATALAR GİDE BAYRAM O BAYRAM OLUR. Bu sözler bizim genel duygu ve düşüncelerimizi hakkıyla ifade eder diye düşünüyorum. Aziz Can Dostlarım! Bizim bayramımız: Evveli Rahmet, Ortası Mağfiret, Sonu da Cehennemi azabından kurtuluş olan Ramazan-ı Şerifi hakkıyla değerlendirip, cehennem azabından azat olma ümidi üzerine kurduğumuz bir bayramdır. Rabbim cümle ÜMMET-İ  MUHAMMEDİN (S A V ) bu dilek ve temennilerini kabul buyursun. Ülkemizde ve dünyanın dört bir yanında zulme maruz kalan Müslümanların kurtuluşuna vesile kılsın. Cumanız ve Bayramınız Mübarek olsun. Amin.      

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.