BİR, İKİ,ÜÇ. ANLAMASI, SAVUNMASI ÇOK GÜÇ

Önce bu üç nedir? Birincisi BOR. İkincisi URANYUM. Üçüncüsü de TORYUM madenleridir. Birinci önemi bu üç maddenin en çok olduğu Ülke TÜRKİYE’DİR. İkinci önemi bu üç maden, dört beş sene sonra dünya enerji ihtiyacını bu üç madenden sağlanacaktır. Diye uzmanlar söylüyor. Üçüncü önemi de süper güçler bu üç madeni ele geçirmek sevdasındadır. Bunu da ben söylüyorum. EY TÜRK MİLLETİ!  EY TÜRKİYE TOPRAKLARI ÜZERİNDE YAŞAYAN BİZLER! SİZLER! 2020 LERDE,  STRATEJİK MADENLERİNİN BUNLAR OLDUĞUNU VE BU ÜÇ MADDENİN NEDEN ÖNEMLİ OLDUĞUNU BİLİYOR MUYUZ? Biliyorsunuz ya da bilmiyorsunuz. Ama mutlaka bu sese kulak veriniz. Şu üç nedenle kulak veriniz! Birincisi dünyada petrol kaynaklarının sonuna gelindi. Bundan böyle benzin ve mazotla araçların kullanımı çok pahalı olacak. Aynı zamanda benzin ve mazotu bulmak çok zor olacak. Konunun uzmanları şöyle söylüyor. Dünya önümüzdeki yıllarda, BOR MADENİNDEN ELDE EDİLEN YAKIT ELDE ETTİLER. Bor yakıtı ile çalışacak yeni araçlar ürettiler. Bor ile çalışacak araç ve bor yakıtını anladıysanız ne var bunda demeyin. Efendim şu var. Piyasaya bor ile çalışan araçlar sürülecek. Bu araçların fiyatları da çok düşük olacak. Son model bir benzinle ya da mazotla çalışan araç elli milyar, atmış milyar şimdiki parayla elli milyon, atmış milyon liraya alınıp satılırken, bor ile çalışan bir araç beş milyar, altı milyar şimdiki parayla beş milyon, altı milyon gibi paraya alınıp satılır olacak. Bor yakıtı da çok düşük fiyatlarda olacak. Üstelik bir depo bor yakıtı aldınız. Yirmi bin km. yol gideceksiniz. Benzinli ya da mazotla çalışan aracınıza bir depo yakıt aldığınızda beş yüz, altı yüz km. yol gideceksiniz. Burada kendimize soralım. Ben söylemeyim. Siz söyleyin. Gelecekte bor yakıtı ile çalışan araçlara mı binmek istersiniz? Bir de piyasada benzin ve mazot bulmak hem zorlaşacak. Hem de fiyatları bu günkünden çok yüksek olacak. Hangisini istersiniz?  Bunun anlamı şudur. Piyasada bor yakıtı ile çalışacak araçlar yer alacak. Sizler bu araçları tercih edeceksiniz. Benzinli ve mazotlu araçlar piyasadan kalkacak. İkinci kaynak olarak dünyada URANYUM KULLANILIYOR. Uranyumdan nükleer santraller yapılıyor. Uranyumdan enerji üretiliyor. Uranyum enerji kaynağı olduğu gibi nükleer silahların üretiminde de kullanılıyor. Hem kazançlı bir maddedir. Hem de tehlikeli bir maddedir. Bir delinin elinde uranyum tüm dünyayı yok etmek gibi kullanımı da mümkündür. Bu bakımdan önümüzdeki yıllarda bu uranyumdan hem enerji üretiminden hem de nükleer silah olarak kullanımı konusunu yasaklamak istemektedirler. Bunu konunun uzmanları haykırıyorlar. İnsanlığa duyurmaya çalışıyorlar. Üstelik uranyumdan elde edilen enerji hem çok tehlikeli hem de çok pahalı diyorlar. Üçüncü kaynak olarak TORYUM dünyanın gündemine girmiş. TORYUMDAN ENERJİ ÜRETİMİ TEKNOLOJİSİNİ GELİŞTİRMİŞLER. Toryumun kullanılmasında patlama çatlama gibi bir risk yoktur. Hem de uranyumdan elde edilen enerjiye göre çok daha ucuza mal edilebilmektedir. Diyorlar. Uzmanları diyor. Bakın şöyle diyorlar. Rakama dikkat edin. Üç milyar beş yüz bin ton kömür ve iki yüz ton uranyum kullanılarak elde edilen enerjiyi, bir ton TORYUM kullanarak elde edilebiliyormuş. Kömürün yarattığı hava kirliliği yanında TORYUM İLE ENERJİ ÜRETTİĞİNİZDE hava kirliliği hiç olmuyormuş. Ben söylemiyorum. Konunun uzmanları söylüyor. Tekrarlıyorum. Konunun uzmanları söylüyor.   Bakın işin en önemli tarafı da şudur. Geleceğin enerji kaynağı olacak olan TORYUM MADENİ Türkiye’ de vardır. Bin yıl dünyanın ihtiyacını yetecek miktardadır diyorlar. Efendim konunun uzmanları böyle diyor. Benim de bu söz gurumu okşuyor. Hoşuma gidiyor. Aynı zamanda uranyum konusunda da bin yıl dünyanın ihtiyacını karşılayacak miktardadır diyorlar. Bor içinde dünyanın yüzde seksen ihtiyacını karşılayacak miktarda BOR’UMUZ VAR DİYORLAR. Bu söz de benim hoşuma gidiyor. Evet. Sözü toplayım. Bu üç madenin işletilmesi, ekonomiye kazandırılması nasıl olacak? Kim tarafından işlenecek? Bu maddelere Türkiye olarak sahip olabilecek miyiz? Dünyanın süper güçleri bu madenlere sahip olmak için ne gibi dolaplar çeviriyor? Ey Türkiye. Senin aklın başında mı? Ne yazık ki ben bir Irak gibi, Libya gibi,  Tunus gibi, Mısır gibi, Suriye gibi olmaktan korkuyorum. Saddam’ı (Irak’ta), Kaddafi’yi (Libya’da), Burgiba’yı (Tunus’ta), Mursi’yi (Mısır’da), Esed’i (Suriye’de), DİKTATÖR diyerek Amerika ve Rusya ve Avrupa, yerli işbirlikçilere verdikleri desteklerle, bu ülkeleri kan gölüne çevirdiler. Liderlerini öldürttüler. Halklarının yarısını öldürttüler. Yarısını göç ettirdiler. Kalanlarının da tosunluklarını ellerinden aldılar. İğdiş ettiler. Demokrasi kılıfı altında bu sefil oyunu oynamıyorlar mı? Petrol zengini olan bu ülkeleri ve halklarını per perişan ettiler. On yıldan beri bu Ülkelerde kan gövdeyi götürüyor. Tüm dünyanın gözü önünde bu oyun devam ediyor. Ey Türk Halkı! Bu kirli oyun gözlerimizin önünde devam etmiyor mu? Ediyor. Balkan Savaşları, Birinci Dünya Savaşı ve KURTULUŞ SAVAŞIMIZ DA, Yüz yıl önce böyle olmadı mı? On yıl içinde Osmanlı darmadağın edilmedi mi? Avrupa sanayisini geliştirdi. Osmanlı petrollerinin ele geçirmediler mi? Kendileri kişi başı millî gelirleri kırk elli bin dolarlarda yaşadılar. Türk halkını iki üç bin dolar, millî gelirle yaşamaya mahkûm etmediler mi? Bunlara diyecek başka sözümüz yok. Ama devam eden sürece bakalım. Ortada bir kaçak saray sözü. Dahası On yıldır orta doğuda oynadıkları oyun gibi, Tayyip Erdoğan DİKTATÖR diye kurguyu Cumhurbaşkanı üzerinden oynatmıyorlar mı? Başkanlık sistemi? Yok anayasa. Yok yeni anayasa. HDP ye demokrasi oyunu oynatmıyorlar mı? Devlet Bahçeli’yi başkanlıktan düşürmek için tüm güçleriyle saldırmıyorlar mı? CHP yi ne dediği ne yapacağı belli olmayan bir yapı durumuna düşürmediler mi? Şimdi söyleyin bana. Bu iktidardakiler ve muhalefettekiler yapısıyla, kafasıyla BOR’UMUZU, URANYUMUMUZU, TORYUMUMUZU koruyabilir miyiz? Koruyabilecek miyiz? Ne dersiniz? Özelleştirme denir. Satılırsa. Kiralama denir. Elden çıkarılırsa. Yerli işbirlikçiler vasıtasıyla bunlara el konursa. Teknoloji transfer ediyoruz diyerek işin suyunu çıkarırlarsa! Biz Kürt –Türk, Alevi- Sunni, AKP- CHP, HDP- MHP oyunu oynarken, sözün sonunda önümüzdeki yılların zenginlik kaynakları BOR- URANYUM- TORYUM madenlerimiz bizim elimizden çıkarsa! BATILILAR- AMERİKA –RUSYA bu kaynaklarımızı ellerine geçirirse NE OLUR? NASIL OLUR? Petrol konusunda onlar lüks bir hayat yaşadıkları, biz ise sefil bir hayat yaşadığımız gibi bir durum ortaya çıkarsa? Ne olur? Söyleyin bana. NE DERSİNİZ? NE DİYORSUNUZ? Bunları bilelim. Geçmişten ders alalım. NOT. Bor konusunu MADEN MÜHENDİSLERİ tarafından anlatılmaktadır. Uranyum ve Toryum konusu ise CANİP SEVİNÇ VE REŞAT UZMEN TARAFINDAN anlatılmaktadır. ÖMER ÖZKAYA’NIN yaptığı bir TV programda. 15 Mayıs 2016 tarihli Gözcü programı. İnternete gir. Programı sen de izle.