BAYRAM GELMİŞ NEYİME
Şükürler olsun Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan bizler bu mübarek ramazanı şereflendirdik. Kadir gecesini idrak ettik. Bayramımızı yapmaya hazırlanıyoruz....
Şükürler olsun Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan bizler bu mübarek ramazanı şereflendirdik. Kadir gecesini idrak ettik. Bayramımızı yapmaya hazırlanıyoruz. Bu durumumuza ne kadar şükretsek az bile yapmış oluruz.
Bizler demokratik Türkiye Cumhuriyeti devleti sayesinde hürriyetine sahip al bayrağı gönderinde dalgalanan minarelerinde ezan sesleri duyulan içte polisi ve jandarması sınırda Türk silahlı kuvvetlerinin komutan ve elçilerinin bekçiliğinde huzur içinde yaşıyoruz. Amma bu hasletlerden mahrum bıraktıkları Iraklıları, Suriyelileri, Libyalılar, Filistin ve Gazzelileri ne yapalım, onların durumları ne olacak? Onları bu hale düşüren zamanının ve şimdiki idarecilerinin yaptıklarına ve yapacaklarına ne diyelim. Buraları yönetenler yurtlarını ve halkını bu durumlara düşürdükleri için hiç mi utanmayacaklar? Kendi halkını düşünmeyen makam düşkünü idarecilere ne demeli.
Halkının bu durumundan utanmıyorlar mı? Halen kendilerini haklı mı sayıyorlar* kendi yurdunu kendi halkını idare edemeyip fırsat bekleyenlere zemin hazırlamalarına ne demeli? Dıştan gelen senin gafletinden faydalanıp senin hürriyetini namusunu malını canını hiçe sayarak güya sana huzur getireceğini mi sanıyorsun? Öyle sanıyorsan Afganistan’ın, Irak’ın haline bir bak. Gazze’nin durumunu gör. Suriye’deki yöneticiler aklınızı başınıza alınız. Hep ben haklıyım diyerek karşısındakileri anarşist görmeyin. İşte kendini idare edemeyip Sünni alevi çatışmalarının baş mimarı Maliki’ye bir bakın. Başına IŞİD diye bir bela geldi. Sözüm ona Maliki’den intikam alacaktı. Şimdi önüne gelen Sünni’yi Alevi’yi, Türkmen’i kesip öldürüp devam ediyor. Niçin bunlara fırsat verildi. Kendi içinizde kendi halkınızın temsilcileriyle görüşerek istişareler yaparak daha iyisini bulsanız olmaz mıydı? En iyi hizmetin barış olduğunu niçin unutuyorsunuz. Kendi içinizde intikam almak için uğraşırken başınıza geleceklerden haberiniz olmuyor mu ?
Irak halkı neredeyse Saddam ı arar oldu. Şimdiki durumunu görüyoruz. Herhalde onlar da görüyorlardır. Enver Sedat halkının isteklerinin yerine getirilmesi için gayret sarf etseydi de yurdunu bu hale getirip halkını perişan etmeseydi. Halkını komşu devletlerin himayesine muhtaç etmeseydi. Kadın kız çoluk çocuk ölümler olmasaydı. Güzelim yurdu virane hala gelmeseydi daha iyi olmaz mıydı? Halkının isteklerini dinlemek bu kadar zor muydu, şimdi huzurlu mu, rahat mı? Filistin yöneticileri Hamas ve diğerleri İsrail denen canilere bu fırsatları vermeselerdi daha iyi olmaz mıydı? Bütün bu şartlar altında bizim de bayramımızı karalı geçirmemize sebep olmasalardı daha iyi olmaz mıydı? Bu şartlar altında bayram gelmiş neyimize.
Huzurlu bayram geçirebilecek miyiz. İşte bütün bunlardan ibret alarak güzelim yurdumuzun devletimizin hürriyetimizin kıymetini bilelim. İyiye iyi kötüye kötü demeyi bilelim. İllaki benim dediğim doğrudur diye karşımızdaki doğruları ve iyileri inkar etmeyelim. Türlü türlü dozunu kaçırmış beyanlarla halkı bölmeye çalışıp ondan sonra da karşımızdakileri suçlamayalım. Acaba ben yönetimde olsam nasıl yapardım diye bir düşünelim. Yönetimde olanlara dünyanın bilhassa kendi coğrafyamızın bu zor günlerinde yapıcı yolda yardımcı olalım.
Yurdumuzun genel gündemi cumhurbaşkanı seçimi ve çözüm süreci. Bunun ikincisi de yurdumuz için çok önemli. Birincisi ilk olarak cumhurbaşkanımızı halkımızın kendi oylarıyla seçilecek olması. İkincisi çözüm süreci bunun da çevremizden örnek alarak milletimizin 77 milyonun da menfaati doğrultusunda inatlaşmayı bırakarak çözümün sağlanması dileğiyle bütün İslam aleminin ramazan bayramını kutluyor, geleceğimizin daha iyi olmasını diliyoruz.
İHSAN AKÇA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.