Annem beni ikinci kez doğurdu

LÖSEMİYİ ANNESİNİN İLİĞİYLE YENDİ Yakalandığı lösemi hastalığını yenmek için kemik iliği nakli bekleyen Şenay Öztaş’ın imdadına 52 yaşındaki annesi yetişti. 3 kız kardeşinin dokusu tutmadığı için hüzne bürünen Öztaş, anne Nuray Başol’dan aldığı ilik ile Medicana International Ankara Hastanesi'nde Hematoloji Uzmanı Doç. Dr. Ender Soydan ve ekibinin gerçekleştirdiği ameliyat ile yeniden doğduğunu belirtti. “Annemin ilk ve son kızı oldum” diyen Öztaş, yarı uyumlu doku ile hayata tutunduğunu vurguladı. Anne Başol ise, iliğinin tutması için günlerce dua ettiğini kaydetti. ACI GERÇEKLE YÜZLEŞTİ Zonguldaklı Şenay Öztaş (30) griple başlayan rahatsızlığının vücudunda morarmalar başlaması üzerine doktora başvurdu.  Acı gerçekle yüzleşen genç kadın, 14 Şubat’ta lösemi olduğunu öğrendi.  Hastalığını ilk öğrendiğinde bir süre düşünen Öztaş, löseminin kendisini yenmesine izin vermediğini anlattı. Annesinden aldığı ilik ile Medicana International Ankara Hastanesi'nde hayata yeniden tutunan Öztaş, yaşadıklarını anlattı. KARDEŞLERİMİN İLİĞİ OLMADI Hastalığı için çareler arayan Öztaş, tedavi için annesiyle birlikte Ankara yollarına düştüğünü söyledi. 8 ay boyunca Ankara’daki Medicana Internatıonal Hastanesi’nde kemoterapi gören Öztaş, ilik nakli için önce kardeşlerinden uyumlu doku arandığını aktardı. Öztaş, “4 kız kardeşiz. Biri tutar diye ümit ediyordum. Biliyorsunuz nakilde kardeş önemli. Ama olmadı, biri bile tutmadı. Tam umudumu kaybetmişken imdadıma annem yetişti” diye konuştu. DERMANIM ANNEMDEN GELDİ Yüzde 100 doku uyumunu birinci derece akrabalarından ve dünya doku bankasından bulamayan Öztaş, kara kara düşünürken anne Nuray Başol (52) kızının elinden tuttu. Öztaş, “Derdi verenin dermanını da vereceğini biliyordum. Şükür benim dermanım annemden geldi. Doktorum anne ve babanın yarı uyumlu dokusundan nakil yapılabileceğini anlatınca ilik naklim gerçekleşti. Şimdi 6 gündür hayata daha farklı bakıyorum” dedi. İKİNCİ KEZ DOĞURDU Bir çocuk annesi olan Öztaş, oğlu Mehmet Efe’nin her gün “Ne kadar iğnen kaldı” diye sorduğunu dile getirdi. Efe’den hasta olduğunu hiç saklamayan Öztaş, oğluna kavuşmak için gün saydığını vurguladı. Hayatını annesine borçlu olduğunu kaydeden Öztaş, “Annemin ilk ve son göz ağrısı oldum. 30 yaşımda İkinci kez dünyaya getirdi. Torununa bu mutluluğu yaşattı” ifadesini kullandı. İLİĞİMİN TUTMASI İÇİN DUA ETTİM Dünyaya getirdiği ilk evladının acısını yaşamak istemeyen anne Nuray Başol, iliğinin tutması için günlerce dua ettiğini ifade etti.  Başol, “Kızlarımın birinin tutar mı diye ümitlenmiştim. Olmadı. Başkasından değil benim iliğimin tutmasını için gece gündüz rabbime dua ettim. Çünkü yakın akrabalar hep uzakta. Onlara ulaşamazsam korkusu beni yıkıyordu” diye konuştu. Verici olmaktan korkulmaması gerektiğinin altını çizen Başol, bağışçı olmanın insanı öldürmediğini söyledi. YÜZDE 50 UYUMLU DOKU HAYAT KURTARIYOR Kök hücre naklinde lösemi hastalarının ilk sırada geldiğini vurgulayan Medicana Internatıonal Hastanesi Hematoloji Uzmanı Doç. Dr. Ender Soydan, nakilde tek vericinin kardeş olmadığını kaydetti. Yüzde 50 uyumlu dokudan nakil yapılabildiğini açıklayan Soydan, özellikle birinci derecedeki akrabaların bu konuda önem taşıdığını belirtti. Soydan, “Kardeşten uyum yok, dünya doku bankasında da uyumlu doku bulunmazsa aile taraması yapıyoruz. Yarı uyumlu doku kişinin hayatını kurtarmak için iyi bir vericidir” dedi. İKİNCİ ŞANS VAR Hastalığın sonradan nüksetme durumu olduğunu ifade eden Soydan, bireylerin bir yıl önceden çalışma hayatına başlamasını istemediklerini aktardı. Soydan, “Enfeksiyonlara karşı dikkatli olması gerektiği için bunu istiyoruz. Dünya doku bankasından doku bulunmadığı için nakil yapılmıyor anlayışı yanlış. Kardeş değilse yarı uyumlu anne veya babadan olmadı yakın akrabadan yapılabiliyor. Yani bireylerin ikinci bir şansı var” ifadesini kullandı.