80 yaşındaki imam motosikletiyle gençlere taş çıkartıyor

80 yaşındaki imam motosikletiyle gençlere taş çıkartıyor

Rize’de 80 yaşındaki emekli bir imam, 1954 model motosikletiyle genç sürücülere adeta taş çıkartıyor. Rize’nin Çayeli ilçesine bağlı Erenler...

Rize’de 80 yaşındaki emekli bir imam, 1954 model motosikletiyle genç sürücülere adeta taş çıkartıyor. Rize’nin Çayeli ilçesine bağlı Erenler Köyünde yaşayan imam Cevat Şahin, her türlü ulaşımını, kendisine ait iki motosikletle gerçekleştiriyor. Motor tutkunu Şahin, 1954 model BMW marka olan iki motosikleti ile genç motosiklet sürücülerine adeta taş çıkartıyor. Cevat Şahin, motosiklet sürmenin kendisi için bir tutku olduğunu ifade ederek, “Motor dedin mi benim için akan sular durur. En pahalı, en lüks araba bile olsa vız gelir. Motor benim için ayrı bir tutkudur. Arabam da vardır, ama genellikle motor sürerim Son motorumu iki ay önce İstanbul’a giderek aldım. İlk motorum da 1966 yılında Almanya’dan getirilen 1954 model BMW marka motordur. Elimde şu an son aldığım motor ile ilk aldığım motor durmakta. Bu yaşta, motor alarak gençlerin bile diline düştüm.” dedi. İmamların motosiklet kullanmasında hiçbir sakınca görmediğini belirten motor tutkunu Şahin, “36 yıl imamlık yaptım. Camiye motosikletim ile gider gelirdim. Bir gazetede bir imamın motosiklet kullandığı ve motor üzerinde dar pantolon giydiği için görevden alındığını duymuştum. Ben din adamlarının motosiklet kullanmasında bir sakınca görmüyorum. Önceden bu tip araçları şeytani olarak görürdü insanlar. Motor kullanmanın bir günahı yok.” şeklinde konuştu. YAPTIĞI EL SANATLARI BÜYÜK İLGİ GÖRÜYOR Şahin, motosiklet tutkusunun yanında el sanatları işi ile de uğraştığını belirterek şöyle dedi: “1954 yılında bir arkadaşımı yağlı boya ile besmele yazarken gördüm. Sonrasında ben de bu işi yapmaya karar verdim. Beyoğlu’nda gezerken bir dükkânın vitrininde ağaçtan yakma, kabartma ve oyma levhalar gördüm. Cam üzerine yapmış olduğum levhalar camın düşüp kırılabilme ihtimali olması nedeni ile uzun ömürlü olması açısından ağaç işine yönelmeye karar verdim. İstanbul’dan kendime bu iş için gerekli olan kıl testere, kontraplak gibi malzemeleri aldım. Hiç kimseden ders almadan ve sırf kendi hevesimle bu işi öğrendim. Çayeli’nde iki kere sergi açtık. Bu sergide levhalar oldukça rağbet gördü. Çok sayıda levhayı, yaptığım çalışmaları sattığım da oldu. Şu an yaklaşık 100’ün üzerinde tablom var. İsteyen oldukça bunların içerisinden veriyorum. Sipariş ile de yaptıklarım da oluyor. Ayrıca çok vali, kaymakam ve müftülere verdiğim hediye tablolarım var.”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.