23 Nisan 2014

23 Nisan 2014

İlk Türkiye Büyük Millet Meclisimizin kuruluşu (açılışı) 23 Nisan 1920 tarihi çok önemlidir. O günleri bilenlerimiz, bilenlerden öğrenen bizler aradan...

İlk Türkiye Büyük Millet Meclisimizin kuruluşu (açılışı) 23 Nisan 1920 tarihi çok önemlidir. O günleri bilenlerimiz, bilenlerden öğrenen bizler aradan geçen 94 yıla rağmen o günkü gibi kutlamaya devam etmeliyiz. Ulu önder Mustafa kemal bu bayrama çocuk bayramı demiştir. Çünkü çocuk daima sevilir, çocuk ilgi ister sevildikçe ilgilenildikçe büyür gelişir her derde çare olmaya başlar. Türkiye Büyük Millet Meclisimizi de öyle sevmek, geliştirmek, onun bu milletin yüce menfaatlerine nasıl faydalar sağlayacağını düşünmek faydalı olabilmesi için dün ne yapılmış, bu gün ne yapılıyor bunların analizini iyi yapmak gerekiyor.

1920’li yılların o yoksulluğunda, o yorgunluğunda bu milleti temsil edenler nasıl hizmet etmişler koca bir Osmanlı İmparatorluğundan kalmış bir parça Anadolu’yu nasıl korumuşlar, nasıl kazanmışlar bunları iyi düşünmemiz lazım. Bir liderin ne kadar önemli olduğunu onun etrafındaki vatanseverlerin o lidere ne kadar güvendiklerini, başarıları böyle kazandıklarını iyi hatırlamak lazım. O yüce lider Mustafa Kemal’i unutmamak ve unutturmamak lazım. Bu millete Allah bir daha İstiklal Marşı yazmayı nasip etmesin diyen Mehmet Akif Ersoy’ları unutmamak, unutturmamak lazım. İşte bunları canlı tutabilmek için her yıl 23 Nisan gününü milli bayram olarak kutlarız. Bu bayramın özünü yavrularımıza iyi anlatmamız lazım. 23 Nisan 1920’lerdeki çocukların durumları ile zamanımızı iyi kıyaslamamız lazım. Şimdiki hürriyetimizi, şimdiki rahatımızı, şimdiki elimizdeki her türlü imkânların onların sayesinde gerçekleştiğini iyi öğretmemiz lazım ki şimdiki yaşamımızın kıymetini bilelim. O zamanın çocuklarının babalarının, analarının, ağabey ve ablalarının neler çektiğini unutmayalım. Bizlere bu cennet vatanı hediye edebilmeleri için neler yapmışlar genç kafalara iyi yerleştirelim. Bunun kıymetini bilmeyip, bu milletin içine nifak sokan, sokmaya çalışan öncelikle iç düşmanlarımıza fırsat vermeyelim. İçimizdeki bu yurdun havasını teneffüs eden, bu yurdun ekmeğini yiyip suyunu içen ondan sonra da hainlik yapmaya kalkanlara imkân tanımayalım. Bizi içimizden yıkmaya çalışanları bertaraf edersek, dıştan bu milleti kimse yıkamaz. Bu milletin kimsenin toprağında gözü yoktur. Kimsenin de bu milletin bir çakıl taşına yan gözle bakmaya hakkı yoktur. Bunu bu güne kadar kimse yapamadı, bundan sonra da yapamayacaktır.

Türkiye Cumhuriyeti doğusuyla, batısıyla, kuzeyiyle ve güneyiyle bir bütün. Türküyle, kürdüyle, lazıyla, çerkeziyle, arabıyla, süryanisiyle T.C. vatandaşıdır. Bunu kimse bölemez, ayıramaz. Ayırmak isteyen, bölmek isteyen geri zekâlılar çıkarsa onlar da kendilerine Türkiye Cumhuriyeti sınırları dışında yer bulmaları gerekir. Hürriyeti hazmedemeyen, demokrasiden nasibini alamamış olanların bu milletin huzurunu bozmaya hiçbir hakları yoktur. Bunlara eskiden olduğu gibi ne TBMM ve ne de onun hükümetleri müsaade etmez, edemezler. Her bayram yıl dönümünün öncesinden daha iyi olması dileğiyle saygılar sunuyoruz.

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.