Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin yeniden doğuşunun simgesi olan 23 Nisan, 19 Mayıs, 29 Ekim tarihleri ve onların getirdikleri unutulur mu? 600 yıllık Ulu Çınar Osmanlı bitirilmiş üzerine ölü toprağı saçılmıştı, onun külleri üzerinde yeni Cumhuriyetin temeli öncelikle bu toprakların özgürlüğüne kavuşmasıyla olacaktı, işte onun için 19 Mayıs 1919’da Samsun’dan doğan güneş bütün yurdumuzu aydınlatmış Ulu Önder Mustafa Kemal’in Başkanlığında bağımsızlık duygusu bütün yurda yayılmış (Hürriyet benim karakterim)diyen Ulu Önder bütün yurtta bağımsızlığın ateşini yakmış. Samsun’dan doğan bu hürriyet güneşi en kısa zamanda Amasya, Erzurum, Sivas toplantılarıyla Ankara’da noktalanmış ilk Büyük Millet Meclisi 23 Nisan’da toplanarak milletin kurtuluşu için gerekli bütün kararları alarak 30 Ağustos’ta yurdundaki yabancı güçleri temizlemiş, 9 Eylül İzmir’de bayrağını göndere çekmiştir. 29 Ekim’de devletin yönetimi yine aynı meclis tarafından Cumhuriyet olarak kabul edilmiş, milletin kendi kendisini yönetme şekli demokrasi işlemeye başlamıştır. İşte onun için yukarda zikredilen tarihleri ve anlamlarını anılarını unutmak mümkün mü, o günleri, o tarihleri bu millete yaşatanları unutmak mümkün mü, şimdiki güzel Türkiye’miz de yaşamayı bu milleti bağışlayanlara şükranlarımızı sunmayı unutur muyuz, onun kıymetini bilmek bu milletin bugünkü evlatlarının boynunun borcudur. Onun için bu milli tarihleri her yıldönümlerinde daha iyi daha başarıyla kutlamak milletimizin görevidir. Bağımsız Türkiye Cumhuriyeti’ni bizlere bağışlayan Ulu Önder Mustafa Kemal ve arkadaşlarını onların kahraman askerlerini tekrar saygıyla anıyor ruhları şad olsun diyorum.

Eserlerine en iyi şekilde sahip çıkacağımızdan hiç kuşkuları olmasın!