İnsan kokusuna duyarlı 'İz Takip Köpekleri' geliyor

İnsan kokusuna duyarlı 'İz Takip Köpekleri' geliyor

Kayıp çocuklar ile suçluların bulunması amacıyla 'İz Takip Köpekleri' devreye giriyor. Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla...

Kayıp çocuklar ile suçluların bulunması amacıyla 'İz Takip Köpekleri' devreye giriyor. Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı Köpek Eğitim Merkezi Şube Müdürlüğü, 'Şehir İçi İnsan ve İz Takibi' Ar-Ge çalışması başlattı. Almanya'daki köpek eğitim merkezlerinde de incelemelerde bulunan yetkililer, 3,5 ay önce başlayan projenin iki yıl içinde bitirilmesini hedefliyor. Ankara'nın Gölbaşı ilçesindeki Köpek Eğitim Merkezi'nde konuya ilişkin 5 köpek eğitim görüyor. Köpekler, eğitimlerini tamamladıktan sonra sahaya inecek.  Köpek Eğitmeni Sedat Tepedelenlioğlu, 'Kuşka' adlı iz takip köpeğinin kaybolan bir insanı nasıl bulduğunu gösterdi. Önce poşetin içine bir nesne konuldu. Ardından 'Kuşka'ya poşetteki koku koklatıldı. Yaklaşık 500 metre yüründükten sonra köpeğin bulması istendi. Uzaklaşırken bırakılan kokuyu takip eden Alman köpeği 'Kuşka', büyük bir başarıyla hedefi buldu ve ödülünü aldı. Uzman Köpek Eğitmeni Komiser Taner Uludağ, kayıp olan kişiyle ilgili olarak köpeğe örnek bir koku koklatıldığını söyledi. Kişilerin, bir yerden bir yere hareket ederken, üzerlerinden koku moleküllerinin döküldüğünü anlatan Uludağ, şöyle devam etti: "Köpeğe de burda örnek koku ile o kişinin dökerek gittiği kokuyu takip etmesini istiyoruz. Önden örnek bir koku koklatıyoruz köpeğe, daha sonra bu kokuyu takip etmesini istiyoruz. Bu eğitimde zor olan taraf; patlayıcı ve narkotik köpek gibi önceden öğretilen bir kokuyu bulmuyor. Anında yeni öğretilen bir kokuyu beynine yazıyor ve sizin bıraktığınız izi örnek kokuyu kokladıktan sonra bu izi takip ediyor." "EN İNCE NOKTA BİLGİNİN ÇOK HIZLI GELMESİ" Uludağ, "İz takip köpekleriyle ilgili toplum şunu bilmeli; bu köpekler, kayıp insan derken üç ay önce kaybolmuş, beş ay önce kaybolmuş veya bir yıl önce kaybolmuş insanların bulunmasıyla ilgili değil. Burdaki en önemli nokta; kayıp kişiler, yakını kaybolduğu zaman, kaçırıldığından şüphe edildiği zaman, anında bilginin gelmesi. Çünkü en son görüldüğü noktadaki bırakılan kokunun mümkün olduğu kadar bilginin bize çabuk gelmesi lazım ki doğa şartlarında o koku kaybolmasın ki biz o izi takip edebilelim. Burdaki en ince nokta, bilginin çok çabuk ve hızlı şekilde bize gelmesi. Yıllar sonra gelen bilgiyle bu köpeğin bulması mümkün değil. Çünkü sizin takip ettireceğiniz iz kokusu kaybolmuş oluyor." diye konuştu. "HER EĞİTİMDE FARKLI İNSAN KOKUSU GEREKİYOR" Projenin 3,5 ay önce başladığını dile getiren Uludağ, hedeflerinin, iki yıl içinde bu projeyi tamamlayarak sahaya inmek olduğunu vurguladı. Projede zorlandıkları kısımlar bulunduğuna dikkat çeken Uludağ, şunları söyledi: "Sivil toplum örgütleri ve vatandaşlarımızdan yardım bekliyoruz. Bu eğitimleri yaparken, her seferinde, her eğitimde farklı bir insan kokusu, farklı yaş grupları, farklı cinsiyetleri kullanmak zorundayız. Çünkü normal kaybolan insanlar, kimin kaybolacağı belli değil. Bu yaşlı, çocuk, genç olabiliyor. Bizim köpeğe bir ezberden ziyade, her seferinde farklı bir kokuyu bulabilmesi için eğitimlerde de farklı kokulara ihtiyaç var. Bundan dolayı da gönüllülük esasına göre bize yardımcı olmak isteyen vatandaşlarımızdan, sivil toplum örgütlerinden, izci klüplerinden bu akla gelen her yer olabilir. Bize gelip, eğitimlerde, önden yürüyüp kaybolan insanı canlandırabilmek için bize yardım gerekiyor. Bu konuda toplumumuzdan yardım bekliyoruz." "İKİ YIL İÇİNDE SAHAYA İNMEK İSTİYORUZ" Projenin, daha Ar-Ge safhasında olduğunu ve yüzde 100 olacak diye birşey olmadığını ifade eden Uludağ, iki yıl sonunda bunu neticelendirmek istediklerinin altını çizdi. Şu an eğitimde beş köpek ile 5 de eğitmen bulunduğunu anlatan Uludağ, "Bunu devam ettiriyoruz. Bu proje gerçekleşirse; zaten Asayiş Daire Başkanlığı ile Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı'yla müşterek bir çalışma yürütüyor, bu konuyla ilgili. Çünkü Kayıp İnsanlar Bürosu Asayiş Dairesi'nde, onlarla beraber yürütüyoruz. Bu projeyi destek veriyorlar bize. İki yılın sonunda sahaya inmeyi planlıyoruz. Almanya ile arkadaşlarımız bilgi paylaşımı yaptılar. Almanya'da da yaklaşık 4-5 yıldır bu iş yürüyor. Orda da yüzde 100 oturmuş bir süreç yok. Çünkü bu eğitim zor bir eğitimdir. İnşallah biz de iki yıl sonunda neticelendirmeyi düşünüyoruz." şeklinde konuştu

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.