DEMİRTAŞ’IN TEHDİDİ VE…

5.10.2014 târihinde, yıkılıp yeniden yapılan Nur Câmiine kurban derisi götürdüm. Kırıkkale Müftümüz Bekir Gerek Efendi’nin bizzat derilerin toplanıp Nur Câmi’inin hayrına harcanması için nezâret ettiğini gördüm. Gayretin böyle güzeline sevindim.

¶

Mâden ocağında 301 kişiyi şehit veren Soma’da şehitlerin her birinin mezarının başında Şanlı Bayrağımız vardı ve bir şehit çocuğu mezarlığa bakıyor, “Bayraklı tarla” diyordu…

¶

ÇTR Haber. Çorum televizyonunu gördüm. Çorum İlçeleri’nin Belediye Başkanları televizyonda İlçe halkının bayramını kutluyor, aynı zamanda İlçelerin sorunlarını dile getiriyor, sorunlara nasıl çâre üreteceklerini anlatıyorlardı.

Bu da yetmemiş olmalı ki, televizyon muhabiri İlçe halkına İlçenin sorunlarını soruyor, Çorum televizyonu üstelik İlçelerin hava raporunu veriyordu. İnsanın böyle bir şeye hey, hey yine de hey diyeceği geliyor.

¶

Kırıkkale hem de koskocaman Kırıkkale böyle imkâna ne zaman kavuşacak? “ne zaman Kırıkkale’nin bir televizyonu olacak?” ve “bir zamanlar Kırıkkale’nin iki televizyonu vardı” diyecektim az daha. Evet Bir zamanlar Kırıkkale’nin iki televizyonu vardı, ne oldu onlar?

“Kırıkkale televizyonu, Kırıkkale halkına ne zaman irfan ehli insanların diliyle yayında bulunacak, mesajlar ulaştıracak ve Kırıkkale esnafı Kırıkkale televizyonuna ne zaman reklam verecek?

¶

Burdur-Bucak İlçesinin televizyonunu gördüm. Çorum’da olanlar, Bucak televizyonunda da vardı. Burdur-Bucak televizyonu reklamları yayınlıyor, İlçelerin derdini İlçe Belediye Başkanlarıyla dile getiriyordu.

Bucak İlçesine ve bir de koskocaman Kırıkkale İlimize baktım, epeyce hüzünlendim. Bir İlçe, İl ve İlçelerin hatta, köylerin ihtiyaçlarını dile getirip ilgililere duyururken, Kırıkkale bunu neden yapmaz? Kırıkkale televizyonu neden İlçeleri de öte geçip köylere ulaşamaz?

Kırıkkale’mizin zenginleri bir televizyon kurup Kırıkkale ve Kırıkkale İlçeleri’nin derdine derman olmaya gayret ederse, kıyâmet mi kopar?

¶

SELEHATTİN DEMİRTAŞ: Evet Selehattin Demirtaş, Kobani’deki Kürtlerin Hükûmetimiz tarafından muhafaza edilmesini istiyor. Arada bir de aşırı lodosa tutulmuş gibi savruluyor.

Bir zamanlar Cumhurbaşkanı adayı olan Demirtaş kimi tehdit ediyor. Kimi tehdit edecek? Cumhurbaşkanlığına aday olduğu devleti tehdit ediyor. Vay be şu akıla bakınız!

Bay Demirtaş! Türkiye’deki Kürtlerin çocuklarını pkk dağa çıkarıyor, ana ve babaların yüreği yanıyor, o çocukları terörist olarak yetiştirip Türk halkının üstüne salıyor, teröristler halkı vuruyor, kırıyor öldürüyor ve bakıyoruz pkk ile sarmaş dolaş olan Vekiller var, bu ne iş böyle?

Demek T.C.Hükûmeti Kobani’deki Kürtleri koruyacak, sen Demirtaş olarak Türkiye halkından olacaksın ve “Kobani düşerse, Ankara düşer” olmadı “sokağa dökülün” diyecek, Türkiye’nin her yerini karıştıracak ve Milletin vekiliyim diyeceksin! Vicdanın merhametin nerde?

¶

Kendisinde Arapça okuduğum merhum hocam Hacı Ahmet Efendi, Demirtaş’ın tipindeki akıllılara bakar, “hay senin aklına yanayım” derdi. Hocam sağ olsaydı Demirtaş’ın aklına döne, döne yanardı.

Kobani düşerse Ankara düşer’miş. Türkiye’de Cumhurbaşkanlığına aday olan Bay Demirtaş’ın ettiği lafa bakın ve siz Demirtaş’a bravvvo demeyin de görelim.

Demirtaş’ın aklı herhâlde kendine çok uzaklarda bir yerde. Demirtaş’a diyorum ki, kimse; senin dünyâda biricik, aklına yanmasın! Çün ki, yaşamak ve yaşatmak çok daha iyi, pek daha güzel ve özeldir. Eğer varsa, elini vicdânına koy şu güzel Türkiye’ye ettiğine bak!