Bir Musevi Türk İmparatorluğu “Hazarlar” 2

Bir Musevi Türk İmparatorluğu “Hazarlar” 2

İslâm Dünyası’nda en çok rağbet gören kürkler, Hazarlar tarafından üretilirdi. Siyah ve kızıl tilki kürkleri en değerlileriydi.   Hazar kılıcı...

İslâm Dünyası’nda en çok rağbet gören kürkler, Hazarlar tarafından üretilirdi. Siyah ve kızıl tilki kürkleri en değerlileriydi.   Hazar kılıcı ve Sabir zırhı da üreticisini ve alım satımını yapan kişileri zengin eden ticari eşyaların ilk sıralarında yer alıyordu.   Tarım ve hayvancılık, ekonominin önemli bir unsuru idi.  “Hazar Barış Çağı” olarak bilinen bu dönemde; Yahudi, Hıristiyan, Müslüman tüccarlar Hazar şehirlerinde güvenli bir şekilde alışveriş yapıyorlardı.   Hazar ülkesinde farklı inanışlara mensup halk ibadetlerini özgürce yerine getirebiliyordu.  Tarım ve hayvancılık, ekonominin önemli bir unsuru idi. Ülkede Cami, Kilise ve Havra yan yana bulunmaktaydı.   Mahkemelerde iki Müslüman, iki Hıristiyan, iki Musevi ve bir tane de eski Gök Tanrı inanışına bakan yargıç görev alıyordu. Başşehir Etil, aynı zamanda Asya ile Avrupa arasındaki ticaretin merkezi idi. Alışverişte kurşun paralar ve Ekin adı verilen kumaş ve kâğıt paralar da kullanılırdı.   İbn Fadlan'ın belirttiğine göre, Hazarların devlet teşkilâtında çifte krallık düzeni uygulanıyordu. Kağan, doğrudan doğruya devlet işlerine karışmaz, temsil görevi üstlenirdi. Yönetim, Kağanın naibi olan ve Hakanbeğ olarak anılan kişinin elinde olurdu. Hazar medeniyetine ait şehirler ve eserler, Rusların 968 yılında başlayan saldırıları ile önce harap sonra da yok oldu. Hemen ardından Selçuklular, Hazar ülkesine geldiler. 1066'da Sultan Alparslan, Kafkasya’da Hazarlara ait toprakları fethetti.  Ardından Moğollar geldiler.   Hazar İmparatorluğu'nun topaklarında Moğolların devamı olan Altın Orda Devleti kuruldu. Altın Orda halkının İslâmiyet'le şereflenmesinden sonra Hazarlar ile iyice kaynaştılar.    Hazar halkının Musevî inancına mensup olanları Kırım ve İstanbul'da Karaimler, Hıristiyan olanları Türkiye'de ve Moldova' da Ortodoks Türkler, Müslüman olanları ise aramızda Türk kültünü özümsemiş insanlar olarak hayatlarını sürdürüyorlar. (Kaynakça: Oğuz Çetinoğlu, Hazar Türkleri, M. İ.Armatonov Hazarlar)      

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.