Babacan: AB üyeliğine uzun vadeli çıkarlar perspektifinden bakılmalı

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Türkiye’nin AB üyeliğine uzun vadeli çıkarlar perspektifinden bakılması gerektiğini söyledi. Almanya'nın başkenti Berlin’de düzenlenen Alman-Türk CEO Forumu’nda konuşma yapan Babacan, dünyanın bugün her zamandan daha güçlü bir Avrupa’ya ihtiyacı olduğunun altını çizerek, “Demokrasi, hukuk devleti, bireysel haklar gibi değerleri ile güçlü olan Avrupa’ya ihtiyacı var dünyanın. Dünya transformasyon sürecinde. Türkiye, bu süreçteki ülkelere örnek teşkil ediyor. Türkiye’nin içinde olduğu AB, değerlerini daha iyi yayabilir.” dedi. Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği’nin (TÜSİAD) Almanya’daki muadil kuruluşu Alman Sanayicileri Federasyonu (BDI) ortaklığında “Türk-Alman CEO Forumu” düzenlendi. Forumda iki derneğin Yönetim Kurulu Başkanları Ümit Boyner ve Hans Peter Keitel’in yanısıra, AB Komisyonu'nun enerjiden sorumlu üyesi Günther Öttinger, Alman anamuhalefet Sosyal Demokrat Partisi (SPD) Federal Meclis Grup Başkanı Frank-Walter Steinmeier ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan birer konuşma yaptı. Ali Babacan, Türklerin Almanya’yı vatan edinmesi gibi, Almanların da Türkiye’yi vatan edindiğine dikkat çekerek, “Hatta Alman vatandaşı olanların belediye başkanı ve muhtar olmaları yönünde talepler oluyor.” dedi. Bir insanın yabancı dil öğrenmesi için ilk önce kendi ana dilini konuşması gerektiğinin altını çizen Babacan, “Biz Almanya’daki Türk vatandaşlarımızın çok iyi derecede Almancaya hâkim olmasını istiyoruz. Ama tüm bilimsel araştırmalar bir insanın kendi anadiline hâkim olmadığında başka bir dili iyi bilmesinin zor olduğunu kanıtlamıştır. O yüzden ben Almanya’da Türkçe eğitime değer veriyorum. Ki insanlarımız daha iyi Almanca öğrenebilsin, konuşabilsin.” diye konuştu. Dünyanın her zamankinden daha güçlü bir Avrupa’ya daha fazla ihtiyacı olduğunu belirten Babacan, Türkiye’nin içinde olduğu AB’nin demokrasi ve insan hakları gibi değerlerini dünyaya daha hızlı yayabileceğini vurguladı. Babacan, “Türkiye –Avrupa Birliği (AB) ilişkisini biz kazan-kazan ilişkisi olarak değerlendiriyoruz. Türkiye’nin AB üyeliğine uzun vadeli çıkarlar perspektifinden bakılmalıdır.” dedi. Türkiye ile Almanya arasındaki ticari hacmin 30 milyar doları geçtiğine dikkat çeken Babacan, “Almanya Türkiye’nin en önemli ticaret ortağı. 4 bin 688 Alman şirketi Türkiye’de iş yapıyor ve yatırımlarının hacmi 4,6 milyar dolar. Dünyanın 5’ci büyük ekonomisi Almanya ile 16’cı büyük ekonomisi Türkiye arasındaki işbirliği daha yoğun olabilir. Bunun için siyasi iklim hazırlanmalı.” diye devam etti. Babacan, enerji konusunda Türkiye’nin ne kadar önemli olduğu hep dile getirildiğine dikkat çekerek, “AB üyeliği sürecinde enerji faslı müzakerelere açılmadı. Türkiye ise teknik olarak bu fasla hazır ki enerji faslı 33 fasıldan sadece biri. Siyasi sebep ve engellerden dolayı ‘önemli’ olan bu fasıl açılmıyor.” diyerek, bu konudaki siyasi engellere dikkat çekti. Babacan ayrıca AKP hükümeti ile değişen Türkiye hakkında bilgiler verdi. Türkiye’nin banka sektöründe yaptığı reformlarını örnek gösteren Babacan, “Bugün Yunanistan’ın mali tablosu Fransız maliyesini tehdit ediyorsa, bugün Portekiz’in reformu yavaş olması İspanya’nın büyümesini yavaşlatıyorsa, buna bir çözüm bulmak gerekiyor. Reformlar çok önemlidir.” dedi. KEITEL: AB'NİN CAZİBESİNİ KAYBETMESİNİ İSTEMİYORUZ "Türk-Alman CEO Forumu”nun açılış koşmalarını TÜSİAD ve BDI Yönetim Kurulu Başkanları Ümit Boyner ve Hans Peter Keitel yaptı. Keitel, Türkiye’nin AB üyeliğinin önünde siyasi engeller olduğuna dikkat çekerek, “AB’nin bir gün cazibesini kaybetmesini ve Türkiye’nin AB’ye girmeyeceğiz demesini istemiyoruz.” dedi. Boyner ise Türkiye ile Almanya arasındaki ekonomik işbirliği hakkında bilgiler vererek, 21. yüzyılın korkular üzerine değil, fırsatlar üzerine dizayn edilmesi gerektiğini belirtti. AB Komiseri Ötinger ise enerji konusunda bir sunum yaparak, AB’nin çevre bölgelerde aktif olmamasının enerji kaynaklarının Rusya ve Çin’e kaymasına sebep olacağını söyledi. SPD’li Steinmeier ise Türklerin Almanya’nın kalkınmasında çok önemli rol oynadığını belirterek, “Her şey için teşekkür ederiz.” dedi. Forum, Almanya ve Türkiye'nin önde gelen yaklaşık 50 şirketinin yönetim kurulu başkanı ve genel müdürleri ile siyaset, akademi ve medya temsilcilerinden davetlilerin katılacağı akşam yemeğiyle sona erdi.